Logo

1. Ceza Dairesi2025/908 E. 2025/1799 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara, katılan sıfatı bulunmayan kurum tarafından yapılan itirazın kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda mağdur olan zabıta memurlarının çalıştığı kurumun, bu suçtan doğrudan zarar görmediği ve 5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesi uyarınca katılan sıfatı bulunmadığı için, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz yetkisinin olmadığı gözetilerek, Ağır Ceza Mahkemesinin itirazı kabulüne dair kararı kanun yararına bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2023/65 Değişik İş

SUÇ : Kasten yaralama

KARAR : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın kabulüne dair

KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Adana 25. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.01.2016 tarihli ve 2015/14 Esas, 2016/39 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86/2, 86/3-c, 62. maddeleri uyarınca ayrı ayrı beş kez 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 231/5. maddesi uyarınca hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlara yönelik Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı tarafından yapılan itirazın kabulüne dair merci Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.01.2023 tarihli ve 2023/65 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 18.01.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 17.01.2025 tarihli ve 2024/13307 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 11.02.2025 tarihli ve KYB-2025/12027 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 11.02.2025 tarihli ve KYB-2025/12027 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Dosya kapsamına göre, inceleme dışı sanık ...'nın dolmuş şoförü olduğu, durak haricinde yolcu indirip bindirdiği gerekçesiyle hakkında zabıta memuru olan diğer inceleme dışı sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... ile aralarında tartışma yaşandığı, bu tartışmaya incelemeye konu sanıklar ... ve ...'nın da dahil olduğu, çıkan kavgada anılan sanıkların zabıta memurlarını darp ederek yaraladıkları ve zabıta memurlarının kullandığı Adana Belediyesine ait araçlara zarar verdikleri kabul edilen olayla ilgili olarak,

Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.01.2023 tarihli ve 2023/65 değişik iş sayılı kararı sonrasında basit yargılama usulü uygulanmak sureti ile yapılan yargılama sonucunda, sanıkların mahkûmiyetine dair Adana 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.05.2023 tarihli ve 2023/203 esas, 2023/265 sayılı kararına karşı sanıklar müdafii tarafından yapılan itiraz üzerine duruşma açılarak, bu kez genel hükümlere göre mahkemenin 2023/355 esasına kayden yapılan yargılama sırasında, kasten yaralama suçundan katılma hakkı bulunmayan kurum vekilince yapılan itiraz üzerine mahkemenin 25.01.2016 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilemeyeceğinden bahisle mahkemesince Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.01.2023 tarihli ve 2023/65 değişik iş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu,

Sanıklar hakkında basit yargılama usulü uygulanmak sureti ile yapılan yargılama sonucunda, verilen 14.05.2023 tarihli mahkûmiyet kararına karşı sanıklar müdafiinin itirazı üzerine duruşma açılmak sureti ile genel hükümlere göre yargılamanın mahkemenin 2023/355 esasında halen devam ettiği anlaşılmakla;

Sanıklar hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 09.01.2015 tarihli ve 2015/481 esas, 2015/398 sayılı iddianamesiyle kamu malına zarar vermek ve kasten yaralama eylemlerinden kamu davası açıldığı, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya usulünce katıldığı, sanıkların mala zarar verme suçundan mahkûmiyetine karar verilerek, hükmedilen hapis cezalarının ertelenmesine karar verildiği, kasten yaralama suçundan ise mahkûmiyetlerine karar verilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedildiği, mahkemenin 25.01.2016 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına kasten yaralama suçu yönünden katılma hakkı bulunmayan katılan kurum vekilince itiraz edilmesi üzerine, sanıklar hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de, katılan kurumun kasten yaralama suçunun zarar göreni olamayacağı, bu nedenle katılan kurum vekilinin söz konusu itirazının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinde düzenlenen “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması” müessesesinin uygulanabilmesi için, aynı maddenin altıncı fıkrasında belirtilen objektif ve subjektif koşulların bulunması ve yapılan yargılama sonucunda sanığın isnad edilen suçu işlediğinin belirlenmesi gerekmekle, 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinin onikinci fıkrasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı karar tarihi itibariyle itiraz yoluna başvurulabileceği hüküm altına alınmıştır.

2. Olağan kanun yollarından olan itiraz, 5271 sayılı Kanun'un 267 ilâ 271. maddeleri arasında düzenlenmiş olup aynı Kanun'un, "İtiraz olunabilecek kararlar" başlıklı 267. maddesinde yer alan; "Hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde, mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir." şeklindeki düzenleme gereği kural olarak sadece hâkim kararlarına karşı gidilebilecek olan itiraz yoluna, kanunlarda açıkça gösterilmiş olunması kaydıyla mahkeme kararlarına karşı da başvurulması mümkündür.

05.04.2023 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 7445 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinin onikinci fıkrasında yer alan; “(12) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir. İtiraz mercii, karar ve hükmü inceler; usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılık tespit ettiği takdirde, gerekçesini göstererek karar ve hükmü kaldırır ve gereğinin yapılması için dosyayı mahkemesine gönderir.” şeklindeki hüküm gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına itiraz halinde itiraz merciince, usule ve esasa ilişkin inceleme yapılması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

3. 5271 sayılı Kanun'un, Kanun yollarına başvurma hakkı başlıklı 260/1. maddesinde yer alan; “Hâkim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanun'a göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır.” şeklindeki düzenleme uyarınca 5271 sayılı Kanun'a göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlara kanun yoluna başvurma hakkı tanınmıştır.

5271 sayılı Kanun'un, İtiraz usulü ve inceleme mercilerini düzenleyen 268. maddesinin ilgili bölümleri uyarınca; "(1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35. maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263. madde hükmü saklıdır.

(2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir."

4. Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; sanıklar hakkında zabıta memuru olan katılanlara yönelik kasten yaralama suçundan açılan kamu davasına bu suçtan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle katılanların görev yaptığı kurumun davaya katılma hakkının bulunmadığı ve bu itibarla karara itiraz yetkisi olmadığı dikkate alınmadan Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının itirazının reddi yerine kabulüne karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.01.2023 tarihli ve 2023/65 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309/4. maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.03.2025 tarihinde karar verildi.