"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ BAKIRKÖY 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davası sonunda, Yerel Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince istinafı üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 23/05/2022 Pazartesi günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakanları ...'ın 236 ada 9 parsel sayılı taşınmazını davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, daha sonra taşınmaz üzerine kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile bina yapıldığını, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmazsa tazminata karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, dava konusu taşınmazın kendi kazancı ve birikimleriyle satın alındığını, üzerine öncelikle kendisi tarafından iki katlı ev yaptırılıp, daha sonra taşınmazın müteahhite verildiğini, hiçbir sosyal güvencesi bulunmayan mirasbırakana yaklaşık 50 yıl bakıp hizmet ettiğini, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, taşınmazın satış bedelinin gerçek değerinin çok altında olduğu, davalının akit tarihinde satın alma gücünün bulunmadığı, temlikin bedelsiz olduğu, dava konusu taşınmazın mirasbırakanın tek malvarlığı olduğu, mirasbırakanın ölünceye kadar davalı ve ailesiyle birlikte yaşadığı ancak davacı kızlarının da mirasbırakanla zaman zaman ilgilendikleri, mirasbırakanın akit tarihinde bakım ihtiyacı içerisinde bulunmadığı, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılama sırasındaki beyanlarını ve savunmalarını tekrar ederek eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile hüküm kurulduğunu, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek, kararının kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 26/10/2021 tarihli ve 2021/512 E., 2021/1577 K. sayılı kararıyla; davalının mirasbırakanla çok uzun yıllardır birlikte yaşadığı, mirasbırakanın ilerleyen yaşı ve son döneminde kalçasını kırması sebebiyle bakım ihtiyacı içerisinde olduğu, davalının ailesiyle birlikte ahlaki yükümlülüğün üzerinde bakım edimi ifa ettiği, gelir sahibi olmayan mirasbırakanın tüm ihtiyaçlarının davalı tarafından karşılandığı, davacılar ile mirasbırakan arasında mal kaçırmasını gerektirecek bir husumetin bulunmadığı, mirasbırakanın mal kaçırmak kastıyla değil, bakımını sağlamak amacıyla ve minnet duygusuyla hareket ettiği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2. maddesi gereğince hüküm ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, temlikin mal kaçırma amaçlı yapıldığını, davacı tanığı ...’nun beyanında mirasbırakanın ölmeden önce taşınmazın davalıya nasıl geçtiğini, neye imza attığını bilmediğini söylediğini, bu beyan ile mirasbırakanın yaptığı devir işlemini bilinçli olarak yapmadığını gösterdiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin taşınmazın bakım ve minnet karşılığı devredildiği gerekçesinin doğru olmadığını, temlikin 1986 yılında yapıldığını, bu tarihte mirasbırakanın bakıma muhtaç olmasının söz konusu olmadığını, diğer tanıklar da mirasbırakanın yaptığı devir sebebiyle pişman olduğunu beyan ettiklerini, asıl mirasbırakanın davalıya baktığını, mirasbırakan davalıya karşı duyduğu minnet ile devri gerçekleştirdiyse davalının satış bedelini ödediği savunmasının çelişki oluşturduğunu, mirasbırakanın henüz hiçbir sağlık sorunu yokken, sahip olduğu tek malvarlığı olan dava konusu taşınmazını kızlarından mal kaçırma kastı ile davalı oğluna devrettiğini, temlikin muvazaalı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceği belirtilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, (IV/3.) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 23/05/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.