"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı Hazine, Artvin ili, Merkez İlçesi, Ortamahalle Aksakaloğlu mevkiinde bulunan 222 ada, 20, 21 ve 22 parsellerin kadastro çalışmaları sırasında eski 35 parselin uygulanması ile 222 ada 8 parsel olarak tesbit gördüğünü, bu tespitin kesinleşerek tapuya kaydedilmesini müteakip tespit maliklerince ifraz edilerek 20, 21, 22 parseller halini aldığını, hazineye ait eski cilt 1, sahife 65, 70 parselde kayıtlı taşınmazın ise uygulanamadığından bahisle tatbiksiz kaldığını, kadastro tutanaklarından da anlaşılacağı üzere nizalı 222 ada 8 parselin tesbiti sırasında davalıların dayanağı eski 35 parselden istifade edilemediğini, eski tapunun bu yere uymadığının belirtildiğini mahalli bilirkişilerin beyanları doğrultusunda davalıların üzerine yazıldığını, haksız olarak tesis olunan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Kadastro sonucunda 222 ada 8 parsel sayılı taşınmaz 1291,00 metrekare yüzölçümü ile 1978 tarih 173 nolu tapu kaydı zemine tatbik edildiğinde hiçbir şekilde istifade edilemediği belirtilmek ve cinsi her ne kadar tarla ve bahçe diyor ise de mahalllinde yapılan inceleme ve tetkik neticesinde bahçeli 2 adet 1’er katlı kagir ahşap 1 katlı ve kagir 2 katlı evler olarak tashihen düzeltilmek suretiyle tapu kayıt malikleri ..., ...... ......, ... ve ... adlarına posta mütaala edilmiş,komisyon tarafından üzerindeki yapıların hak sahiplerinin beyanlar hanesinde gösterilerek tespitine karar verilmiş ve tespit 5.5.1986 tarihinde kesinleşmiştir. Bilahare taşınmaz ifraz ve tevhid görmüş, dava konusu taşınmaz 222 ada 20, 23 ve 30 parsel numarası ile kaydedilmiştir.
Ilk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; "Öncelikle 23 parsel sayılı taşınmazın maliklerinin davaya dahil edilmesi, taraf tapularının ve komşu parsel tapularının yöreyi iyi bilen üç yerel bilirkişi aracılığıyla yeniden uygulanması, davalı tapusunun çekişmeli taşınmaza uymadığı anlaşıldığında nereye ait olduğunun saptanması, tapuların tesis tarihinden beri çekişmeli taşınmazın davalıların zilyetliğinde bulunma nedeninin açıklığa kavuşturulması, Hazine’nin dayandığı tapu kaydının nizalı taşınmaza uyduğu ve davalıların tapusunun uymadığının anlaşılması halinde Hazine tapusuna miktarıyla geçerli kapsam tayin edilmesi, fen memuru veya harita mühendisi yeteneğini taşıyan 3 uzman bilirkişiden keşfi izleme olanağı sağlayan ve olursa önceki raporlarla çelişkinin neden ileri geldiğinin açıklattırılması belirtilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda çekişmeli 222 ada 20, 22 ve 23 parsel nolu taşınmazların bilirkişi kurulunun kırmızı boya ile sınırlarını belirttiği, “B”, “C”, “C” harfleri ile gösterilmiş oldukları 766 metrekarelik taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile aynı numara ve parsel adı altında tapuya tesciline, “A” harfi ile gösterilen ve zeminde yol olarak görünen kırmızı boya ile çevrelenmiş yerin yol olarak tespitine karar verilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmediği Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydı bozma ilamında işaret edildiği gibi uygulanıp kapsamı belirlenmediği gibi uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmadığı, davalıların zilyetliğinin nedeni üzerinde durulmadan hüküm kurulduğu belirtilerek Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydının yerel bilirkişiler yardımı ve teknik bilirkişi aracılığı ile uygulanıp kapsamının belirlenmesi, kaydın kapsamı belirlenirken komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılması, teknik bilirkişilere kaydın kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmesi, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu kimden nasıl intikal ettiği ve kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi, ayrıca 23 numaralı parsel maliki İbrahim ve Cevat davaya dahil edildikleri halde bu şahısların karar başlığında gösterilip kararın kendilerine tebliğ edilmemesi, 21 numaralı parselin ifrazı ile oluşan 24 numaralı parsel hakkında hiç hüküm kurulmaması, teknik bilirkişinin krokisinden "B", "C" ve "D" harfleri ile gösterilen bölümler olduğu halde kararda bu bölümlerin "B", "C", "C" olarak gösterilmesi, davanın kısmen kabulüne ve tapunun 766 metrekarelik bölümünün iptaline karar verildiği halde bu bölümün kim adına tescil edileceğinin kararda gösterilmemiş bulunması da isabetsiz"olduğu gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir.
Ne var ki, Mahkemece iddia edilen eski tapu kaydı 70 parselin dava konusu taşınmazlara uymadığı ve davalıların mahalli bilirkişilerin olaya uygun beyanlarıyla sabit olduğu üzere iddia edilen taşınmazlarda ev yapmak ve bahçesini kullanmak suretiyle zilyet ettikleri, zilyetliklerinin eklemeli olduğu ve çok eskiye dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı Hazinenin dayandığı Eski 70 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 960,00 metrekare olup, kadastro çalışmaları sırasında uygulanamadığı, tapu kaydının batı hududunun “Aristak bahçesi” okuduğu, dava konusu taşınmazlara komşu 222 ada 7 parsel(Eski 69) parsel sayılı taşınmazın doğu hududunun ise “bedresyon hane ve bahçesi” okuduğu , bu hali ile eski 69 ve 70 parsel sayılı taşınmazların doğu ve batı hududu itibariyle kenarlaştıkları, bu hususunun dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporlarıyla da sabit olduğu, davacı Hazineye ait 70 nolu tapu kaydının bozma ilamında da değinildiği üzere mezarlık hududu itibariyle gayri sabit hudutlu olduğu, miktar itibariyle geçerli olacağı anlaşıldığından Mahkemece, dava konusu 222 ada 20, 23 ve 30 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline, 20.01.2016 tarihli teknik bilirkişi raporunda gösterildiği şekilde, kırmızı renk ile boyalı olarak A harfi ile gösterilen 137,81 metrekare, B harfi ile gösterilen 353,46 metrekare ve D harfi ile gösterilen 966,46 metrekare yüzölçümlü taşınmaz bölümlerinin Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.