"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda bozulması üzerine, Yerel Mahkeme tarafından bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı yan, kadastro sırasında tescil harici bırakılan, güneyinde 595 ada 45 parsel, doğusunda 600 ada 3 parsel batısında 596 ada 6 parsel sayılı arazilerle çevrili dava dilekçesine ekli krokide gösterilen 3.186.24 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın otuz yıldan fazla bir zamandır zirai amaçlı kullanıldığı, kadastro tespit çalışmaları sırasında bu alanın dere yatağı niteliğiyle tespit dışı bırakıldığı, oysa ki TMK'nın 713/1. maddesinde belirtilen olağanüstü zamanaşımı sebebi ile taşınmazın mülkiyetinin iktisabı için yasal şartların oluştuğu belirtilmek sureti ile davaya konu yerin adına tesciline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine aşamalarda sunduğu sözlü ve yazılı beyanlarında davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 07.09.2010 tarihli, 2009/606 Esas, 2010/632 Karar sayılı kararında, davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3.186,24 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yerel Mahkemenin sözü edilen kararına karşı yasal süresi içerisinde davalı Hazine tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05.11.2013 tarihli, 2012/14116 Esas, 2013/15872 Karar sayılı kararında özetle, "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu belirtilerek, doğru sonuca varılabilmesi için dava tarihinden geriye doğru en az 25-30 yıl öncesine ve iki ayrı zamana ait 1/25.000 ve 1/35.000 ölçekli hava fotoğraflarının ve topografik haritalarında getirtilmesi, bu haritaların jeodezi mühendisi ve harita mühendisi bilirkişiler tarafından zemine uygulanması, çekişmeli taşınmazın tapulama tarihinden sonraki yıllarda çay yatağı niteliğinde olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, çay yatağının günümüzde zeminde olmaması nedeniyle doldurulmak suretiyle kapatılıp kapatılmadığı hususunun tartışmasız şekilde belirlenmesi, akademik ünvana sahip jeoloji mühendisi ve ziraat mühendisi bilirkişi marifetiyle taşınmazın çeşitli yerlerinden sondaj kuyusu açılmak suretiyle numune alınması böylece taşınmazın öncesinde aktif dere yatağı olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması, zilyetliğin başladığı tarih tespit edildikten sonra eğer taşınmaz imar planı kapsamında ise bu planın kesinleştiği tarihe göre iktisap koşullarının değerlendirilmesi gerekirken noksan inceleme sonucunda karar verilmesinin doğru olmadığı" gereğine değinilmiştir.
3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bozma ilamının gerekleri benimsenmek suretiyle verilen 07.02.2019 tarihli, 2014/61 Esas, 2019/81 Karar sayılı kararında, çekişmeli taşınmazın aktif dere yatağı özelliği taşıdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yukarıda sözü edilen kararına karşı yasal süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı temyiz dilekçesinde, dosya arasına sunulan bilirkişi raporlarına göre davacı yanın dava tarihinden önce 20 yıl süreyle taşınmaza zilyet olduğunu ispat ettiği, taşınmazın imar ve ihya edilerek ekim dikim yapmak suretiyle zirai faaliyetini aralıksız devam ettirdiği, taşınmazın çay vasfının uzun yıllar önce yitirdiğini, jeoloji raporunun bu yönde olduğu bozma ilamına uygun şekilde toplanan delillerin davacı lehine olduğu buna rağmen davanın reddini hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tescili isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesi
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddeleri
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, Mahkemece hükmüne uyulan bozma kararlarında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre kararın (IV.3) numaralı paragrafında yer verilen Mahkeme kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.