"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi tarafından bozulması üzerine Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle, dava konusu ... ilçesi... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu tapudan satın aldığı 8.035 m2 yüz ölçümlü taşınmazın 509.11 m²'sinin kendi adına yazıldığını, geriye kalan kısmın ise 120 ada 49 parsel sayılı taşınmaz olarak Hazine adına tespit ve tescil gördüğünü, bu yerin uzun yıllardır kendi zilyet ve tasarrufu altında olduğunu ve halen kendisinin kullandığını ileri sürerek, tapu kaydının iptaliyle adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Elbistan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/04/2013 tarihli ve 2012/424 E., 2013/168 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 3.903,86 metrekarelik yerin tapusunun iptali ile davacı ... tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 07/03/2019 tarihli 2017/2529 E., 2019/1494 K. sayılı kararıyla; ".. davacının dayandığı tapu kaydı Hazinenin de taraf olduğu tescil hükmü ile oluşmuş olduğundan Hazine aleyhine kesin hüküm teşkil ettiğini, kayıt miktarı olan 8.025 metrekarenin haritaya bağlandığını, davacının dayandığı tapu kaydının doğu hududunu okuyan Hüseyin oğlu Yusuf Edizer taşınmazının, doğuda 120 ada 55 sayılı parselin maliki evveli olduğu, batı hududu olan ... evi ve arsasının, davacı ... tespit gören 16 sayılı parselin batısındaki 14 sayılı parselin tespit maliki olduğu, kuzey hududu olan Keyfo oğlu ... evinin, davacının kardeşi adına tespit gören 17 parselin kuzeyindeki 18 parsel sayılı taşınmazın maliki evveli olduğu, güney hududu olan İsmail oğlu ... evinin ise taşınmazın güney batısında kalan 54 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki olduğunun, gerek komşu parsel tutanaklarından gerekse tanık ve yerel bilirkişi sözlerinden anlaşıldığını, bu sebeple Mahkemece, davacı ... tespit edilen 16 sayılı parsel ile davacının kardeşi adına tespit edilen 17 parsel sayılı taşınmazın da davacının dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı göz önüne alınarak, tapu kayıt miktarı olan 8.025 metrekarelik bölümün dava konusu 120 ada 49 parsel sayılı taşınmazdan ifrazı ile davacı ... tesciline karar verilmesi gerekirken, daha az miktarda taşınmaz bölümü hakkında tescil kararı verilmiş olmasının isabetsiz olduğu" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
3.Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Elbistan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/11/2020 tarihli 2019/162 E., 2020/221 K. sayılı kararıyla; davacı ..., 03.05.1956 tarihli ve 18 sıra numaralı sicilden gelen 15.07.1975 tarihli ve 9 sıra numaralı tapu kaydına dayandığı, davacının dayandığı tapu kaydının Hazinenin de taraf olduğu tescil hükmü ile oluştuğu için Hazine aleyhine kesin hüküm teşkil ettiği gibi, kayıt miktarı olarak 8.025 metrekarenin haritaya bağlandığı, davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyduğunun gerek komşu parsel tutanaklarından gerekse tanık ve yerel bilirkişi sözlerinden anlaşıldığı, davacı ... tespit edilen 16 parsel ile davacının kardeşi adına tespit edilen 17 parsel sayılı taşınmazın da davacının dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı, 120 ada 17 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, dava konusu 120 ada 60 parsel (eski 120 ada 49 parsel sayılı taşınmazdan) sayılı taşınmazdan 12/10/2020 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 6.835,60 m²'lik kısmın davacı ..., aynı fen bilirkişi raporunda (B) harfiyle gösterilen 1.575,79 m²'lik kısmın dava konusu 120 ada 60 parsel sayılı taşınmazla arasındaki bağlantının kopacak olması nedeniyle söz konusu kısım yönünden ise aynı ada içerisinde son parsel numarası alarak Hazine adına "Ham Toprak" vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazda zilyetlik koşullarının oluşmadığını, raporların eksik ve yetersiz olduğunu, dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanmaya elverişli alanlardan olmadığını, objektif beyanda bulunmayan mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına itibar edilerek karar verildiğini belirterek, temyiz isteminde bulunmuştur.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Kadastro sonucu Kahramanmaraş ili Elbistan ilçesi İkizler köyü çalışma alanında bulunan 120 ada 49 parsel sayılı 663.799,62 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek, ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra ifraz edilerek 120 ada 59 ve 60 parsel sayılı taşınmazlar oluşmuştur.
6.2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
6100 sayılı HMK’nın 190/1. maddesi; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20. maddesi,
“Tapu kayıtları ile diğer belgelerin kapsadığı yeri tayinde;
A) Kayıt ve belgeler, harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, harita, plan ve krokideki sınırlara itibar olunur.
B) Harita, plan ve krokiye dayanmayan kayıt ve belgelerde belirtilen sınırlar mahalline uygulanabiliyor ve bu sınırlar içinde kalan yer hak sahibi tarafından kullanılıyor ise, kayıt ve belgelerde gösterilen sınırlar esas alınarak tespit yapılır.
C) Harita, plan ve krokiye dayanmayan kayıt ve belgelerde belirtilen sınırlar, değişebilir ve genişletilmeye elverişli nitelikte ise, bunlarda gösterilen miktara itibar olunur. Ancak değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlardaki taşınmaz malların kayıtları, fizik yapıları ve konumları itibariyle belli bir yeri kapsıyorsa, tespit o sınır esas alınarak yapılır.
D) Hazinece, özel kanunlar hükümlerine göre değişmez ve genişlemeye müsait olmayan sınırlarla miktar üzerinden satılan, tefviz veya tahsis veya parasız dağıtılan taşınmaz mallarda çıkan fazlalık, taşınmaz malla birlikte satış, tefviz, tahsis ve dağıtım tarihinden itibaren on yıl geçmiş ise, miktarına bakılmaksızın kayıt sahibi adına tespit edilir.
Bu maddede yazılı taşınmaz mallarda meydana gelen fazlalıklar hakında şartlar uygun bulunduğu takdirde, 14. ve 17. madde hükümleri uygulanır.” hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, Mahkemenin dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (IV/3.) numaralı paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 24/10/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.