Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5890 E. 2023/1233 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanlarından intikal eden ve üzerinde elbirliği mülkiyeti bulunan taşınmazın, mirasçılardan bir kısmı tarafından açılan tescil davasının diğer mirasçıların katılımı olmaksızın açılabileceği hususundaki uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Terekedeki taşınmazlar üzerinde elbirliği mülkiyeti devam ettiği ve mirasçılardan her birinin terekenin tamamı üzerinde hak sahibi olduğu, bu nedenle mirasçılardan bir kısmının diğer mirasçıları davaya dahil etmeden veya davalı göstermeden kendi adlarına tescil davası açamayacakları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; Gaziantep ili Şehitkamil ilçesi Karacaören Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında ekli krokide gösterilen tescil harici taşınmazın davacılara mirasbırakan dedeleri ... ...'dan kaldığını, eklemeli zilyetlik ile 50 yılı aşkın süredir malik sıfatıyla kullanıldığını ileri sürerek davacılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

3.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişme konusu taşınmazın davacıların mirasbırakan dedeleri ... ... terekesine ait olduğu ve taksim edilmediği, dava dışı mirasçıların bulunduğu, bu halde mirasçılardan birinin veya bir kısmının kendi hissesi için dava açamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili, taşınmazın davacılara murislerinden kaldığını ancak kadastro çalışmasının yapıldığı 1992 tarihinden itibaren taşınmaza sadece davacıların zilyet olduğunu, diğer mirasçıların zilyetlikleri ya da taleplerinin olmadığını, yapılan ilana karşı itiraz ve davaya müdahale olmadığını, davanın konusunun miras hukuku değil tescil harici taşınmazın kazandırıcı zaman aşımı yolu ile mülkiyetinin kazanılıp kazanılmadığı ile ilgili olduğunu, kadastro çalışmalarından sonra taşınmaza zilyet olarak imar ihya eden davacıların TMK'nın 713.maddesine göre taşınmazın mülkiyetini kazandıklarını belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu tescil harici taşınmazın davacıların mirasbırakan dedelerinden mirasçılık silsilesi ile geldiği, murisin taşınmazları ile ilgili keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler, tanıklar ve davacılar vekilince de son oturumdaki imzalı beyanı ile mirasçılar arasında taksim yapılmadığının sabit olduğu, murisin terekesinin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu, elbirliği mülkiyetinde mirasçılardan birinin veya bir kaçının terekedeki mallar üzerinde belli pay veya payları olmadığı için taşınmazın tamamının, bir bölümünün veya payının adına tescilini isteyemeyeceği, davanın da miras ortaklığı adına açılmamış bulunmasına göre diğer mirasçıların adlarına davetiye çıkartılmak suretiyle davaya dahil edilmeleri veya davalı olarak gösterilmek suretiyle Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 640 maddesinde belirtilen dava koşulunun yerine getirilemeyeceği, gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı TMK'nın 599. maddesi şöyledir:

"Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar.

Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, mirasbırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve mirasbırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar..."

640. maddesi şöyledir:

“Birden çok mirasçı bulunması halinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir.

Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan ... temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.

Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir.

Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır…”

2. Tereke (miras ortaklığı) TMK'nın 701 ve devam eden maddeleri uyarınca elbirliği (iştirak) mülkiyetine tâbidir. Elbirliği mülkiyeti, yasa veya yasada gösterilen sözleşmeler uyarınca, aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olmaları durumudur. TMK'nın 701-703. maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir ... da bulunmamaktadır. Mülkiyet, bir bütün olarak ortakların hepsine aittir. Başka bir deyişle, ortaklık tasfiye ile sona erinceye kadar ortaklardan her birinin ayrı bir mal veya ... olmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet türünde malikler, mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu ilke TMK'nın 701. maddesinde “...Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin ..., ortaklığa giren malların tamamına yaygındır." şeklinde düzenlenmiştir.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.