"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasının reddine dair verilen karar hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesinde yer alan 518 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kendisine, komşu 518 ada 10 parsel sayılı taşınmazın ise davalılara ait olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında yapılan çizim hatası sonucunda kendisine ait taşınmazın bir bölümünün davalılara ait taşınmazın sınırları içerisinde tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, dava konusu 518 ada 10 parsel sayılı taşınmazın çekişmeli olan bölümünün tapu kaydının iptali ile kendisine ait 518 ada 8 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., ..., ...; kadastro sırasında sınırların doğru tespit edildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalılar herhangi bir cevap vermemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 18.12.2019 tarihli ve 2018/305 Esas, 2019/210 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın üzerinde sınırı tam olarak belirlemeye yarayan bir bulgu tespit edilemediği, net ve tutarlı olmayan bilirkişi ve tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği, davacının dava konusu taşınmazın A harfi ile gösterilen alanı kadastro tespit tarihinden önce 20 yıl boyunca nizasız ve fasılasız zilyetliğinde bulundurduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Nedenleri
Davacı ...; mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının gerekçeli kararda belirtilenin aksine net ifadeler içerdiğini ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğunu, zeminde taşınmazları birbirinden ayıran elma ve kiraz ağaçları bulunduğunu ve bu ağaçların fen bilirkişi raporunda gösterildiğini, iki taşınmaz arasındaki sınırın ağaçların bulunduğu noktalara göre belirlenmesi gerektiğini, yöre kültüründe ileride arazi ihtilafı yaşanmaması için sınıra meyve ağacı dikmenin bir gelenek haline geldiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 09.12.2020 tarihli ve 2020/564 Esas, 2020/564 Karar sayılı kararıyla; davacı vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde eksik inceleme yapıldığı iddiasında bulunulmadığı, davanın sübut bulduğunun ileri sürülmesi ile tüm dosya kapsamıyla Mahkemece verilen ret kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi; "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi; "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir."hükümlerini içermektedir.
4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713/1. maddesi; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." düzenlemelerine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunu'nun 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.04.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.