Logo

1. Hukuk Dairesi2021/6390 E. 2022/2812 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında cebel olarak tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün tescili istemine ilişkin açılan davanın temyiz edilebilirliğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava değerinin 2018 yılı temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362/1-a maddesi ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gözetilerek davalı Hazine vekilinin temyiz talebinin değerden reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : URLA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince verilen 07.05.2018 tarihli ve 2018/376 Esas - 2018/332 Karar sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.

-KARAR-

Dava kadastro çalışmaları sırasında “cebel” olarak tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün tescili istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, Urla ilçesi, Barbaros köyünde bulunan 18/03/2016 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli koordinatlı krokide kırmızı renkte gösterilen 2.069,25 metrekarelik alanın veraset ilamındaki payları oranında davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2018 yılı itibarıyla HMK'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00TL’lik kesinlik sınırı 47.530,00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır.

Somut olayda, dava 10.000,00 TL değer gösterilerek açılmış ve dava konusu taşınmazın keşfen saptanan değerine göre hesaplanan 31.443.75 TL üzerinden nihai karara bağlanmıştır. Buna göre dava değerinin, 2018 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 47.530.00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti olmayan kararlara karşı temyiz isteği yönünden mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da bir karar verilebilir.

Yukarıda açıklanan nedenden ötürü temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan eldeki dava yönünden davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE, 06/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.