Logo

1. Hukuk Dairesi2021/8455 E. 2023/3564 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı ..., Hazine, ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ... ili, Kumluca ilçesi, Gölcük köyü, Kozarası mevkiinde kain 116 ada 52 ile 71 parsel sayılı taşınmazların arasının yol olarak tespit dışı bırakıldığını, bu yolun çevre parsel maliklerine yararının bulunmadığını ve fiiliyatta da yol olmadığını ileri sürerek, yolun iptali ile yol geçmesi gerekliliği durumunda 116 ada 71 parsel sınırından diğer komşu parsele taşmaksızın yol geçirilmesini veya mahkemenin uygun göreceği bir yerde yol tespit edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçelerinde; davanın reddini savunmuşlar, davalılardan Hazine vekili bilahare sunduğu 18.07.2014 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporunda A3 ile gösterilen alanın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI VE YARGILAMA SAFAHATİ

1- Davanın açıldığı Kumluca Kadastro Mahkemesinin 07.11.2008 tarihli ve 2007/169 Esas, 2008/150 Karar sayılı kararıyla, dava konusu yerle ilgili kadastro tutanağı tanzim edilmediği anlaşıldığından davaya konusu taşınmazların değeri dikkate alındığında Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 08.10.2020 tarihli ve 2009/7802 Esas, 2010/5649 Karar sayılı kararı ile hüküm düzeltilerek onanmıştır.

2- Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21/01/2015 tarihli ve 2011/63 Esas, 2015/33 Karar sayılı kararıyla bilirkişi raporunda A1 ve A2 ile gösterilen kısmın Kadastro Kanunun 13. ve 14. maddeleri uyarınca imar-ihyaya uygun kazanım koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, A3 ile gösterilen kısım yönünden ise imar ihyaya uygun kazanım koşulları sağlanmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

3- Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.11.2017 tarihli ve 2015/15852 Esas, 2017/8009 Karar sayılı kararı ile ''Dava Hazine ile Gölcük Köyü Tüzel Kişiliği hasım gösterilerek açılmıştır. 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince -- ... Büyükşehir Belediyesi’ni davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkili sağlanmalı, dahili davalının davaya ilişkin savunması ve delillerini sunması bakımından imkan tanınmalı, varsa tüm delilleri toplanmalı daha sonra işin esasına ilişkin hüküm kurulmalıdır." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

4- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının yol olarak tespit edilen kısmın 116 ada 71 parsele eklenmesi suretiyle tescilini talep ettiği, 116 ada 52 parsel sayılı taşınmazı maliklerinin de ortak beyanlarında yol olarak gösterilen kısmın tarafların zilyetliklerinde bırakılmalarına talep ettiği, bu hususta müdahil davacılar arasında husumet olmadığı, bilirkişi raporunda A1 ve A2 ile gösterilen kısımlar yönünden imar-ihyaya uygun kazanım koşullarının oluştuğu ancak, A3 ile gösterilen kısım yönünden imar-ihyaya dayalı kazanım koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile dava konusu 116 ada 52 parsel ile 116 ada 71 parsel arasında yol olarak gösterilen 281,14 m²'lik alanın bilirkişi raporunda A1 olarak gösterilen 98,25 m²'nin 116 ada 71 parsele eklenmesi, A2 ile gösterilen 119,20 m²'lik kısmın 116 ada 52 parsele eklenmesi suretiyle tapuya tesciline, krokide A3 ile gösterilen 63,69 m²'lik kısım yönünden ise açılan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ..., Hazine ve ... temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, kazandırıcı zamanaşımı koşullarının oluşmadığını, yargılama giderleri yönünden verilen kararın hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı Hazinesine vekili temyiz dilekçesinde özetle; aleyhlerine yargılama giderine hükmedilemeyeceğini, bilirkişi raporunda A3 ile gösterilen kısmın talepte bulunmalarına rağmen adlarına tescil edilmediğini, taşınmazın özelliği itibariyle davacının zilyetlik iddialarının hukuki değerinin olmadığını, yeterli araştırma yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; bu tür davalarda Belediye tüzel kişiliğinin hasım olduğunu, aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713. maddesinin 1. fıkrasında; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."(...) 6. fıkrasında "Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler.”

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinin 1. fıkrasında; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.” düzenlemeleri mevcuttur.

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16. maddesinin 3. fıkrasında; "Yol, meydan, köprü gibi orta malları ise haritasında gösterilmekle yetinilir."

3. Değerlendirme

TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin davalarda TMK'nın 713/6. maddesi uyarınca, davalılar ve itiraz edenler aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler.

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın tescili istemiyle açılan davada, davalılardan Hazine vekili çekişmeli taşınmaz bölümünün Hazine adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, bilirkişi raporunda A1 ve A2 ile gösterilen kısımlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ancak krokide A3 ile gösterilen kısım yönünden ise açılan davanın reddine karar verilmesine karşın davalı Hazinenin tescil talebi yönünden bir karar verilmemiştir.

Hal böyle olunca; Mahkemece, davalı Hazine’nin tescil talebi yönünde bir değerlendirme yapılarak olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilmesi isabetsizdir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile davalı Hazine'nin temyiz itirazının açıklanan nedenlerden dolayı kabulüyle hükmün BOZULMASINA,

Alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine,

21.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.