"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına dair verilen karara, mahkemece uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalılar ..., ... ve ... yönünden kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından adli yardım istekli temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan ......’ın evlatlığı olduğunu, mirasbırakanın 423 parsel sayılı taşınmazını dava dışı ...’a, 486 parsel sayılı taşınmazını davalı ...’a, 488 parsel sayılı taşınmazını davalı ...’ya satış suretiyle devrettiğini, anılan kişilerin de temlik aldıkları taşınmazları davalı ...’a devrettiklerini, ...’ın borçları nedeniyle taşınmazların icra yolu ile üçüncü şahıslara satıldığını, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 40.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiş, ıslah dilekçesiyle talebini 81.000 TL’ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
II.1.Davalı ..., mirasbırakanın yaşlanınca bir çok rahatsızlığı ortaya çıkıp felç geçirdiğini, torununa düğün yaptığını ve borçlandığını, bu nedenlerle taşınmazlarını sattığını, kendisinin de bu kişilerden bedeli karşılığı taşınmazları satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
II.2.Davalılar ... ve ..., satışların gerçek olduğunu, ayrıca kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13/11/2015 tarihli ve 2014/660 E., 2015/554 K. sayılı kararıyla; temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle 63.913,00 TL bedelin 8.009,00 TL'sinin satış işleminin tarafı olan davalı ...'tan, 21.848,50 TL'sinin davalı ...'dan ve ...'tan, 34.055,00 TL'sinin ise ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı ve davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 06/07/2020 tarihli ve 2020/1455 E., 2020/3449 K. sayılı kararıyla; “...Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle,mirasbırakanın taşınmazlarını diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak ara malik kullanmak suretiyle davalı ...’a temlik ettiği saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine. Ne var ki, 20.04.2015 günlü keşif sonucu ziraat bilirkişisi tarafından düzenlenen 21.05.2015 tarihli raporda; çekişme konusu taşınmazların tamamının dava tarihi itibariyle değerinin 162.000,00 TL olarak belirlendiği, bu taşınmazlarda davacının toplam miras payının 81.000,00 TL'ye isabet ettiği görülmektedir. Bu durumda, 21.05.2015 tarihli bilirkişi raporu esas alınıp, dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle belirlenen değerinden, davacının miras payına karşılık gelen meblağ tespit edilerek ve davacının dava ve ıslah dilekçesinde istediği miktar da gözetilmek suretiyle saptanacak bedele hükmedilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle,çekişmeli taşınmazların davalı ... adına kayıtlı iken cebri icra yolu ile satıldığı tarihteki değerleri üzerinden yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan, muvazaanın tarafı olan ara malikler ... ve ...’in de son kayıt maliki ... ile birlikte, kendilerine devredilen taşınmaz bedeli miktarında tazminattan sorumlu olacağı açıktır. Ancak, infazda tereddüt oluşturacak şekilde, davalıların sorumlu tutuldukları tazminat miktarlarının hüküm yerinde açıkça gösterilmeyerek tüm tazminat miktarından her üç davalının müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulması da doğru değildir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 17/12/2020 tarihli ve 2020/293 E., 2020/280 K. sayılı kararıyla; bozma ilamında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili, temyiz dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece her ne kadar tazminat miktarı yönünden talep gibi karar verilmiş ise de muvazaanın tarafı olan davalı ara malikler ... ve ...’nın son kayıt maliki ... ile birlikte tazminat miktarının tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmadan, kendilerine devredilen taşınmaz bedeli miktarında tazminattan sorumlu tutulmalarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel istemine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2. Muris muvazaasında, 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
6.3. Değerlendirme
(IV/2.) numaralı paragrafda yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 80,70 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.