Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1378 E. 2024/240 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2696 E., 2021/2689 K.

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ünye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/79 E., 2021/546 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; ... köyü eski ..., yeni 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanları ...'den kaldığını, taşınmazı mirasbırakanları ...'e satan maliklerden dava dışı ...'un taşınmazın tapu kaydını verasete esas oranda taksim edilmek üzere mirasçılardan davalı ...'e verdiğini, kadastro çalışmaları sırasında davalının ...'den aldığı bir vekaletnameyi göstererek taşınmazı kendi adına tespit ve tescil ettirdiğini, taşınmaz üzerindeki evin de dava dışı mirasçı ...'e ait olduğunu, taşınmazda fındık toplayıp, çadır kurarak aylarca kaldıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, davaya süresinde cevap vermemiş; aşamada, dava konusu taşınmazı dava dışı kişilerden bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30.07.2019 tarihli ve 2018/357 Esas, 2019/569 Karar sayılı kararıyla; ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması sonucu Bölge Adliye Mahkemesinin 18.02.2021 tarihli ve 2021/115 Esas, 2021/355 Karar sayılı kararıyla; "Davacının kadastro öncesi ya da kadastro sonrasında her hangi bir tarihteki yazılı veya sözlü satış nedenine dayanıp dayanmadığı dava dilekçesinden anlaşılamamıştır. Davacılara mirasbırakanları ...'in taşınmazı kadastro öncesi mi yoksa sonrasında mı tespit gören ...'dan ya da mirasçılardan satın alma yolu ile veya başka bir sebebe dayanarak ne şekilde aldığının açıklattırılması, ondan sonra davanın nitelemesi yapılarak esas hakkında karar verilmesi gereklidir. Ayrıca keşif sırasında alınan davalı beyanına göre "...taşınmaz tarım arazisi olması nedeniyle diğer mirasçıların kanuni miras hisselerini devretmem mümkün olmadı..." şeklinde beyanı olmakla davalıya bu beyanından neyi kastettiğinin sorulması, davacıların miras payları oranında davayı kabul beyanı varsa bunu açıkça beyan etmesi için davalıya süre verilmesi ve keşifteki davalı beyanı değerlendirilerek davanın esası hakkında hüküm tesis edilmesi gerekmektedir." gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilip davanın yeniden görülmesi için dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiş; İlk Derece Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/79 Esas, 2021/546 Karar sayılı kararı ile; kaldırma kararı doğrultusunda davalının isticvap yoluyla alınan beyanında davayı kabule yönelik bir iradesinin olmadığı, davacıların miras payları oranında taşınmazda haklarının olduğunu ikrar etmediği, bununla birlikte davacı vekilinin beyan dilekçesinde mirasbırakan ...'in taşınmazı kadastro öncesinde satın almış olduğu yönündeki açıklaması, ayrıca her ne kadar bir satıştan söz edilse de sözleşmenin yazılı veya sözlü ne suretle gerçekleştirildiği, satış bedelinin ne olduğu ve bu bedelin ödenip ödenmediği hususlarının ispat edilememesi karşısında yeniden keşif yapılmasının yargılamaya bir yenilik katmayacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili, tanık olarak gösterdikleri ..., tapu kaydını mirasbırakan ... mirasçıları olan davacılara devretmek amacıyla hareket ederken davalı ...'un söz konusu taşınmazı kendi uhdesine geçirdiğini, hâkim izni sebebiyle ... 'yi dinletemediklerini, aradan geçen süre zarfında da ... 'nin öldüğünü, davalının ödediğini beyan ettiği bedel ile taşınmazın değeri arasında fahiş fark olduğunu, davalının isticvap beyanının tanık anlatımları ile çeliştiğini, zira tanıkların taşınmazın mirasbırakan ... 'den geldiğini ve onun kullanımında olduğunu beyan ettiklerini, davalının keşifteki ikrar içeren beyanı, dinlenen tanık anlatımları, diğer bilgi ve belgeler nazara alındığında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin hukuka aykırı olduğunu belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde ve hükmün fer'ilerinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

Dosya içeriği ve toplanan delillerden, kadastro çalışmaları sonucunda ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına dayalı olarak dava dışı ... ... adına tespit gördüğü, tespitin itiraza uğramadan 22.08.1952 tarihinde kesinleşip taşınmazın tespit maliki adına tescil edildiği, onun ölümü ile mirasçıları dava dışı ...,...,...,...'a 1/5'er paylarla intikal ettiği, mirasçılardan ...'nin kendi adına asaleten diğer mirasçılar adına vekaleten taşınmazlardaki paylarının tamamını 25.07.2002 tarihinde davalı ...'e satış suretiyle temlik ettiği, 2014 yılında 3402 sayılı Kanun'un 22/A maddesi uygulaması ile taşınmazın 113 ada 4 parsel olduğu; davacıların mirasbırakanı ...'in 07.10.1993 tarihinde öldüğü geride mirasçıları olarak davanın tarafları ile dava dışı kişilerin kaldığı kayıtlarla sabittir.

Ön inceleme duruşmasında davanın "tapu iptali ve tescil" olarak nitelendirildiği, Bölge Adliye Mahkemesinin 18.02.2021 tarihli kaldırma kararından sonra İlk Derece Mahkemesi tarafından davacılara dava dilekçelerini açıklamaları için süre verildiği, davacılar vekilinin 31.05.2021 havale tarihli dilekçesinde, davacıların mirasbırakanları ...'in dava konusu taşınmazı kadastrodan önce dava dışı ... ...'dan satın aldığını, satın alma ile taşınmazın fiili kullanımını da devraldığını, ancak kadastro tespitinin hukuka aykırı olarak davalı adına yapıldığını ileri sürdüğü görülmektedir.

İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre, davanın kadastro öncesi harici satın almaya dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu açıktır. Davaya konu taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği 22.08.1952 tarihi ile davanın açıldığı 25.05.2018 tarihi arasında 3402 sayılı Kanunu'nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır. Hak düşürücü süre dava şartı olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetileceğinden davanın bu gerekçe ile reddi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir.

Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonucu itibarıyla doğru bulunan İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilip düzeltilerek onanması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası hükmü gereğidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirmeye yönelik temyiz itirazının kabulü ile;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Sonucu itibarıyla doğru olan İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilerek ve DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgililere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.