"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1580 E., 2021/1664 K.
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM/KARAR : Ret / Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kulu Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/344 E., 2020/493 K.
Taraflar arasındaki Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ada 56 parsel sayılı taşınmazın Kulu Kadastro Mahkemesinin 2009/4 esas 2011/13 sayılı kararı ile davalı adına tescil edildiğini, bu tescil işleminin yolsuz olduğunu, ... bu yerin evveliyatının dayısı yani müvekkili ...'ın malik sıfatıyla zilyetliğinde iken ...'ın bu yeri kendisine bağışladığını beyanla kadastro mahkemesine başvurduğunu, olaya yeterince vakıf olmayan şahit ve bilirkişilerin iradesini fesada uğrattığını ileri sürerek 302 ada 56 parselin tapusunun iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ispat yükünün davacıda olduğunu, tapunun dayanağı olan mahkeme dosyasının içeriğinden anlaşılacağı gibi davacı tarafından 1975-1976 yıllarında köy boşluğu olan yere ev ve ahır inşa edildiği, taşınmazın 1992 yılında müvekkiline hibe edildiği ve o tarihten beri nisasız fasılasız malik sıfatıyla müvekkili tarafından kullanıldığını, tapusuz yerlerin devri herhangi bir şekil şartına tabi olmadığından ve zilyetliğin devri yeterli olduğundan taşınmazın mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu belirtip hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Kadastro Mahkemesinin 2009/4 Esas sayılı dosyasının Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin incelenmesinden geçerek onandığı ve kesinleştiği, kadastro tutanaklarına davacı ...'ın itiraz etmediği, Kadastro Mahkemesi kararının dosyada kuvvetli delil olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının hukuki mesnetten yoksun olduğunu, dosya kapsamındaki mahalli bilirkişiler ve tanıkların bizzat davacıdan dava konusu yerin davalıya bağışladığına dair herhangi bir söz işitmediklerini beyan ettiklerini, tanıklardan ...ve ...'ın davacının kardeşi davalının ise dayısı olması nedeniyle olaya tam vakıf olduklarını, davacının evi geçici olarak ...'in oturması için verdiğini beyan ettiklerini, tanık ... beyanında abisi ...'in dava konusu taşınmazı davacıdan satın almak istediğini, davacının evi satmadığını belirttiğini, davalı ...'in yaşlı annesi dışında bağışlama iradesine şahit olan kimse olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazın öncesinde davacı ...' a ait olduğunun tarafların kabulünde olup uyuşmazlığın, davacının taşınmazı davalıya bağışlayıp bağışlamadığı noktasında toplandığı, davacının yurt dışında ikamet etmesi, tanık beyanlarının duyuma dayalı olması, ilk ağızdan bilgi sahibi olduğunu söyleyen davalı tanıklarının davalıya yakınlık durumu değerlendirildiğinde dava konusu taşınmazın davalıya bağışlandığının davalı tarafça ispatlanamadığı, davacının payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulü ile, ... ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... adına kayıtlı olan 1555/2400 payın iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; evveliyatı tapusuz olan bu taşınmazı davacının (dava tarihi itibariyle) 26 yıl önce terk ettiğini, bu nedenlerle davacının taşınmazı terk ettiği tarihten bu yana 26 yıl geçtiğine göre davacının taşınmazı terk iradesi bulunduğunu, tapunun dayanağı olan mahkeme dosyasının içeriğinden anlaşılacağı gibi davacı tarafından 1975-1976 yıllarında köy boşluğu olan yere ev ve ahır inşa edildiğini, taşınmazın 1992 yılında müvekkiline hibe edildiğini ve o tarihten beri nisasız fasılasız malik sıfatıyla müvekkili tarafından kullanıldığını, zilyetliğin devri yeterli olduğundan taşınmazın mülkiyetinin davalıya ait olduğunu, tapunun dayanağı olan ve dava için kuvvetli delil niteliği taşıyan Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin incelemesinden geçerek onanan Kulu Kadastro Mahkemesinin 2009/4 Esas sayılı dosyasının aksinin ispatlanamadığını öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ıncı maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 302 ada 56 parsel (700 ada 3 parsel) sayılı 1.621,07 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde ... oğlu ...'nın kullanımında olduğu, üzerindeki ev ve müştemilat ...'ya aittir şerhi ve arsa vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, Kulu Kadastro Mahkemesinin 13.02.2013 tarihinde kesinleşen 2009/4 Esas ve 2011/13 Karar sayılı davası sonucu eldeki dosyanın davalısı ... adına tapuya tescil edilmiştir.Davadan önce imar ve kurumlar arası devir işlemleri ile tapunun 169/480 payı Kulu Belediyesine devredilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Bakiye 2.121,64 TL onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...