Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1480 E. 2022/5788 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Belediye encümen kararıyla kapanmış yol olarak tescil edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca köy ve belediye sınırları içinde kapanmış yolların köy veya belediye adına tescil edilebileceği ve dosya kapsamında yapılan incelemede belediyenin bu yasal dayanağa uygun hareket ettiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE

MAHKEMESİ : BAFRA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TERKİN

Taraflar arasındaki tapu iptali ve terkin istemli dava sonunda Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 17.01.2022 tarihli, 2022/3 Esas ve 2022/95 Karar sayılı karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, davaya konu Samsun ili, 19 Mayıs ilçesi, Yukarı Engiz Mahallesi tapulama çalışmalarının 766 sayılı Tapulama Kanunu mucibince 1957 yılında yapılmış olup kadastro paftalarının oluşturulduğunu, 19 Mayıs Belediyesinin 19/02/2004 tarih ve 19 sayılı encümen kararında “...imar planı gereği kapanan ve imar adalarına rastlayan kadastro yollarının Tapu Kanunun 21. maddesi uyarınca Belediye adına ihdas edilmesi gerektiği...” şeklinde alınan karara göre düzenlenen değişiklik dosyasının Kadastro Müdürlüğünce gerekli arazi ve büro kontrolleri yapılarak yoldan ihdas suretiyle 2145, 2146, 2147, 2148 ve 2149 parsel numaralarıyla 19 Mayıs Belediyesi adına 04/03/2004 tarih 105 yevmiye ile tapuya tescil edildiğini, ancak söz konusu yoldan ihdas işlemine esas teşkil eden bir uygulama imar planı bulunmadığının ortaya çıktığını, buna göre ilgili teknik mevzuatına aykırı olarak yapılan yoldan ihdas işlemi sonucu oluşturulan taşınmazlara ait kayıtların hukuki dayanaktan yoksun olduğunun sarahaten ortada olduğunu, 2145, 2146 ve 2149 nolu parsellerin halen Belediye adına kayıtlı olduğunu, 2147 parselin 09/10/2006 tarih ve 867 yevmiye ile ...’a satıldığını, 2148 parselin ise önce 2005 yılında Mustafa Matur’a, daha sonra ise 23/10/2015 tarih ve 2115 yevmiye ile ...’e satıldığını, 2016 yılında Samsun Kadastro Müdürlüğünce kadastro paftasındaki teknik hatalardan dolayı tespit edilen pafta zemin uyumsuzluğu nedeniyle 22/A yenileme çalışmaları yapıldığını ve 2145, 2146, 2147, 2148 ve 2149 parsel sayılı taşınmazların sırasıyla 1058 ada 5, 7, 9, 10 ve 12 parsel numaralarını aldığını ileri sürerek eski 2145, 2146, 2147, 2148, 2149 sırasıyla yeni 1058 ada 5, 7, 9, 12, 10 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptaliyle terkinine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... Belediye Başkanlığı, mülkiyet hakkına dayalı davada ancak maliklerinin taraf sıfatını taşıyacağını, bu sebeple Tapu Müdürlüğünün aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, açılan davanın tamamıyla haksız ve hukuka aykırı olduğunu, 19 Mayıs Belediye Encümeninin 19/02/2004 tarih ve 19 sayılı kararı ile Yukarıengiz Mahallesi 10 nolu tapu paftasında yol olarak tespiti yapılan, ancak fiilen kapalı ve kullanılmayan alanların Tapu Kanunu'nun 21. maddesi gereğince Belediye adına ihdas edilerek tapuya tescil işlemlerinin yapıldığını, Belediye Başkanlığınca yapılan bu işlemin tapu paftasında yol olarak sınırlandırılmış olduğunu, ancak zamanla fiilen kullanılmayan yolların işgalini önlemek ve kamunun menfaatlerini korumak amacıyla söz konusu alanların tapu kütüğüne işlenerek kamu malının güvence altına alınması işlemi olduğunu ve Tapu Kanunu 21. maddesinin asıl amacının bu olduğunu, dava dilekçesinde iptal gerekçesi olarak imar planı olmayışının gösterilmekte olduğunu, halbuki yapılan işlem tarihinde dava konusu alanın imar planı mevcut olduğunu, söz konusu alanların planda yol olarak değil tarım alanı olarak belirlendiğini, herhangi bir nedenle kapanmış olan yolun belediye adına ihdas edileceğinin belirtildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/03/2021 tarihli ve 2017/326 E., 2021/78 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporlarından, encümen kararına konu işlemin açıkça Tapu Kanunu’nun 21. maddesine dayandırıldığı, ilgili madde gereğince yapılan ihdasların hukuka uygun olduğu kanaatinin oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... Müdürlüğü, davalı ... vekili, davalı ... Belediyesi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, Mahkemenin bilirkişi olarak davalı Belediye ile aynı işlemleri tesis etme pozisyonunda olan başka bir Belediye olan Bafra Belediyesinde çalışan ve serbest olarak görev yapmayan bir harita mühendisi raporuna itibar etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, 12.05.2020 tarihli bilirkişi raporunda usul ve yasaya uygun imar planı ve imar adaları olsa dahi plan gereği ihdas edilmiş olacak parsellerin 3. şahıslara satışının yapılmaması gerektiği hususuna vurgu yapıldığını, bu hususta Belediyenin tescil işlemi yaparken satışın bir an önce yapılması için encümen kararı çıkarttığını, ancak bu encümen kararının da dayanak imar planı ve imar adalarının olması gerektiği yönündeki temel meri mevzuata aykırı hareket ettiğini ve tescilden hemen sonra da satışları gerçekleştirmesinin Belediyenin tescil işlemi yaparken mevzuata uymadığı ve satış saikiyle hareket ettiğini, bu bağlamda iyiniyetle hareket edilmediğini gösterdiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2.2. Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: müvekkili adına kayıtlı dava konusu 2148 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi tarafından belirlenen değeri olan 37.619,32 TL üzerinden vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken, vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.3. Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: tapu iptali talebiyle ikame olunan davada taşınmaz değeri üzerinden vekalet ücretine hükmolunması gerekirken maktu vekalet ücretine hükmolunmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle kararın kaldırılması için istinaf talebinde bulunmuştur.

3. Gerekçe ve Sonuç

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 17.01.2022 tarihli, 2022/3 Esas ve 2022/95 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, davalılar ... ve 19 Mayıs Belediye Başkanlığının vekalet ücretine ilişkin istinaf başvurularının kabulü ile Yerel Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurularak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ile terkin istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1024/3. maddesinde, “ Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.

3.2.2. 2644 sayılı Tapu Kanunu 21. maddesinde; “Köy ve belediye sınırları içinde kapanmış yollarla yol fazlaları köy veya belediye namına tescil olunur.

(Ek fıkra:17/1/2019-7161/1 md.) Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü kullanımındaki kadastral yollar Hazine adına tescil olunur.” düzenlemesi yer almaktadır.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V/3.2.) nolu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) nolu paragrafta yer verilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, davacı ... Müdürlüğü harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 15.09.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.