Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1504 E. 2022/5927 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE

MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : VEKALETNAMENİN USULSÜZLÜĞÜNÜN TESPİTİ-TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL

Taraflar arasındaki vekaletnamenin usulsüzlüğünün tespiti, tapu iptali ve tescil ile bedel istemli dava sonunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 22.11.2019 tarihli 2019/2263 Esas ve 2019/1943 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili, davalılar ... ve ...vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde, mirasbırakan babası Selahattin’den intikal eden 4475 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile 15033 ve 15032 parsel sayılı taşınmazların oluştuğunu, mirasbırakanın ilk eşinden 3 çocuğu, ikince eşinden ise 8 çocuğu olduğunu, ikinci eşten olan kardeşlerin 15032 parsel sayılı taşınmazı ½’şer pay ile ... ve ...’e, 15033 parsel sayılı taşınmazları ise geriye kalan 9 kardeşe 1/9’ar pay verilmesi şeklinde paylaştıklarını, daha sonra ilk eşten olan kardeşlere haksızlık olduğu, bu nedenle 15032 parsel sayılı taşınmazın onlara verilmesi ve 15033 parsel sayılı taşınmazın ise ikinci eşten olan kardeşlere 1/8’er pay ile verilmesinin kararlaştırıldığını, bu işlemler için kardeşi Saniye’nin eşi ...’yi vekil tayin ettiğini, ancak ...’nin anılan vekaletname ile 15033 parsel sayılı taşınmazdaki 1/9 payını davalı ... ve ...’e temlik ettiğini, kendisine bir bedel ödenmediği gibi verilecek 1/8 payın da adına tescil edilmediğini, ayrıca düzenlenen vekaletnamede dava konusu taşınmazın parsel numarasının sonundaki “3”rakamının sonradan el yazısı ile yazıldığını, bu durumun Noterlik Kanunu’nun 81 inci maddesine aykırı olduğunu, vekaletnamenin de geçersiz olduğunu ileri sürerek vekaletnamenin geçersiz olduğunu tespitine, tapu kaydının iptali ile payının adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde bedelin ticari avans faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ..., vekaletnamede bir usulsüzlük bulunmadığını ve usulüne uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalılar ... ve ...; davacının vekaletname düzenlendiği tarihte 15032 parsel sayılı taşınmazda payı olmadığını, bu nedenle iddia ettiği durumun gerçeği yansıtmadığını, 15033 parsel sayılı taşınmazdaki payını da kendi isteği ile sattığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, vekaletnamenin usulsüzlüğünün tespiti talebinin reddine, tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ...vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1. Davacı istinaf dilekçesinde özetle, vekaletin kötüye kullanıldığı yönündeki Mahkeme kararının doğru olmasına karşılık vekaletnamenin usulsüzlüğü yönünden de davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2.2. Davalı ... ve ...istinaf dilekçelerinde özetle, aradan uzun zaman geçtikten sonra dava açılmasının davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, davacının kandırıldığını ispatlayamadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 22.11.2019 tarihli 2019/2263 Esas ve 2019/1943 Karar sayılı kararı ile davacının vekaletnamenin geçersizliğine yönelik talebinin de kabulü gerekirken bu yönden ret kararı verilmesi doğru olmamakla birlikte sonuç itibari ile davanın kabulü kararı doğru olduğundan istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ...vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Temyiz Nedenleri

2.1. Davacı temyiz dilekçesinde özetle, kararın gerekçesine vekaletnamenin geçersiz olduğu bu nedenle de işlemin geçersiz olduğunun eklenmesi gerektiğini ileri sürerek kararın düzeltilerek onanmasını istemiştir.

2.2. Davalı ... ve ...temyiz dilekçelerinde özetle, davacının iradesinin hangi şekilde yanıltıldığı ve yanıltma hususunda nasıl bir rolleri olduğunun açıklanmadığını, bizzat devrettiği parsel üzerinde hakkı olduğunu düşünerek vekaletname çıkarttığı iddiasının davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, 15033 parsel sayılı taşınmazın 22.000.000,000 TL tutarındaki bedelini davacıya elden ödediklerini, resmi senedin de bu durumu doğruladığını, 13 sene sonra iddiada bulunulmasının davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemişlerdir.

3.Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekaletnamenin usulsüzlüğünün tespiti ile vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmazsa bedelin tahsili istemlerine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506 ncı maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır.

3.2.2. Öte yandan, vekaletnamenin hile ile alındığı iddiası, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını da içermektedir.

3.2.3. TMK’nın 1023 üncü maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/1. maddesinde; “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.” 1024/2 inci maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” 1024/3 üncü maddesinde; “Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir

3.2.4. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/2 nci maddesinde; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verilebileceği düzenlenmiştir.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillere (V/3.2.) numaralı paragraflarda yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlerle, delillerin takdirinin yerinde olmasına, İlk Derece Mahkemesince (III) numaralı paragrafta yazılı olduğu üzere vekaletnamenin içeriğinin davacının iradesine uygun olması ve düzeltilen kısma noter mührü basılmış olması nedeniyle vekaletnamenin usulsüzlüğünün tespiti talebinin reddine, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptali ve tescili talebinin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesinin vekaletnamenin usulsüz olduğuna yönelik tespitleri yerinde olmadığı gibi HMK’nın 353/2 nci maddesi göz ardı edilerek İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilmesine rağmen yeniden hüküm kurulmaması da doğru değildir.

3.3.2. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçe ve hükme ilişkin kısmının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.

VI. SONUÇ

1. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, davalı ... ve ...vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı vekilinin, davalı ... ve ...vekilinin değinilen yönler itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile;

2.1. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 22.11.2019 tarihli, 2019/2263 Esas ve 2019/1943 Karar sayılı kararının gerekçesindeki “Noterlik Kanunu'nun 81. maddesine göre: "Noterlik işlemlerinde, ilgilinin imzasını ve noterin onayını taşımayan çıkıntılar geçerli değildir. Çıkıntılar el yazısı ile yapılamaz.Tamamlanmasından sonra bir noterlik işleminin değiştirilmesi veya fesih ve iptal veyahut evvelki işin nitelik ve değeri değişmemek şartiyle düzeltilmesi, evvelki işlemin yapıldığı şekilde yeni bir işlemle yapılır. Yeni işlemin tarih ve numarası, noterlik dairesinde bulunan evvelki işleme ait kağıda yazılır. Şu kadar ki, yeni işlem başka bir noterlikte yapılırsa, bu noterlik, yeni işleme ait kağıdın bir nüshasını, gerekli açıklama yapılarak ilk işleme ait kağıda bağlanması için o işlemi yapan noterliğe gönderir." Noterlik Kanunu'nun 81. maddesine göre el yazısı ile çıkıntı yapılamaz. Yasa'nın bu amir hükmüne rağmen noterlik mührünün bulunduğundan bahisle "2" rakamının "3" rakamı olarak elle düzeltilmesinin kabulü de mümkün değildir. Aksi durumun kabulü hem yasanın amir hükmüne aykırılık teşkil edecektir, hem de şekil şartı anlamında resmiyet kazandırma amacı taşıyan işlemin ruhuna aykırı olacaktır. Buna göre davacının vekaletnamenin geçersizliğine yönelik talebinin de kabulü gerekirken bu yönden ret kararı verilmesi doğru olmamakla birlikte sonuç itibari ile davanın kabulü kararı doğru olduğundan bu hususa değinilmekle yetinilmiştir.” cümlelerinin gerekçeden çıkarılmasına,

Hüküm kısmının tamamının hükümden çıkarılarak yerine “1/A-Davacı tarafın vekaletnamenin usulsüz olduğuna ilişkin talebinin reddine,

B-Davacının vekalet akdinin kötüye kullanılmasına ilişkin talebinin kabulü ile davaya konu İzmir, Bornova, Çamdibi Mahallesi 15033 parseldeki davalılar ... ile ...'in 3/9 şar şeklinde olan hisselerinin ayrı ayrı iptali ile; her iki davalının hissesinden toplamda 1/9 hissenin davacı ... (T.C. ....) adına tesciline, geriye kalan 5/9 hissenin davalılar ... ve ...üzerinde bırakılmasına (tapuda gerekli pay hesabı yapılmak suretiyle)

a) Alınması gereken 4.131,42 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 41,75 TL ile 992,00 TL tamamlama harcı toplamı olan 1.033,75 TL'nin mahsubu ile bakiye 3.097,68 TL harcın davalılar ... ve ...'den tahsili ile Hazineye irat kaydına,

b) Yürürlükte olan AAÜT'ye göre hesaplanan 7.002,86 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılar ...ve ... dışında kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılara ödenmesine,

c) Davacı tarafın yapmış olduğu müzekkere ve tebligat gideri masrafı olan 896,80-TL, 100-TL araç ücreti, 275,00-TL bilirkişi ücreti, 275,00-TL bilirkişi ücreti, 41,75-TL peşin harç, 25,20-TL başvurma harcı, 3,80-TL vekalet harcı, 206,30-TL keşif harcı, 992,00-TL tamamlama harcı, 85,70-TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 31,40-TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 2.932,95-TL yargılama giderinin davalılar ... ve ...'den alınarak, davacıya verilmesine,

d) Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırına iadesine,

2. Peşin alınan istinaf harçlarının yatıranlara iadesine,

3. Kullanılmayan istinaf gider avansının yatıranlara iadesine” cümlelerinin yazılmasına hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının yatıranlara iadesine, 20/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.