"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : OF ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın, dahili davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar dava dilekçesinde özetle: Trabzon ili, Of ilçesi, Yazlık Mahallesinde yapılan kadastro sonucu 147 ada 7 parsel ile 184 ada 9 numaralı parselin ... çocukları ...,...,...,...,..., ve ... adına tapuya tescil edildiğini, dava konusu taşınmazların tarafların kök murisi olan ... 'tan intikal ettiğini, annesi ...'nın da ... 'ın kızı olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında yapılan yanlışlık sonucu hisse verilmeyen annesinin de bu taşınmazlarda yasal miras hakkının bulunduğunu ve bu hakkını satmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile anneleri ...'ın mirasçıları adına veraset ilamındaki payları oranında tapuya tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
II. SAVUNMA
Davalı ...'ın cevap dilekçesinde özetle, davacı ...'nin kayıtlarda kız kardeşi ...'nın kızı olmadığını, davacının babasının diğer eşinden olma çocuğu olduğunu, dava konusu edilen bu taşınmazları kendisinin annesi ... ile kızkardeşleri ...ve diğer kardeşlerinden zaman içerisinde haricen satın aldığını, davacının veya annesinin hakkı olmadığı gibi diğer kardeşlerinin de bu taşınmazlarda hiç bir hakkının bulunmadığını, bu konuyla ilgili olarak açtığı Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/125 Esas sayılı davasının bekletici mesele yapılmasını, kızkardeşi ...'a zamanında annesi ve babasından kalan tüm miras hisselerine karşılık olarak Of ilçesi, Lega köyünde arsa satın aldığını ve üzerine ev yaptırdığını, tapusunu da davacı ve diğer kardeşlerinin üzerine yaptırdığını, bunun dışında aynı köyde çaylıklar yaptırdığını, çay fideleri diktirdiğini bunların tapusunu da yine davacı ve kardeşlerinin üzerine yaptırdığını, kızkardeşi ve yeğenleri olduğu için kendilerinden yazılı belge almadığını ancak, bu konuda tanıklarının olduğunu belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava konusu taşınmazların kök muristen intikal etttiği ve mirasçılar arasında herhangi bir harici taksim yapılmadığı, davacının annesi ...'nın miras payını herhangi bir şekilde sattığı veya bağışladığının ispat edilemediği, bu nedenlerle kök muristen intikal eden dava konusu taşınmazları, mirasçılar arasında yapılan herhangi bir harici taksim de bulunmadığından ...'in tereke adına zilyet ettiği, davanın davacının miras payı oranında kabulüne, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat ... tarafından yapılmış olduğundan tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Dahili davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu parsellerin kısmen kök muris ...'ten mirasçılara intikal ettiği, kısmen ... oğlu ... tarafından satın alındığı ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devir alındığı, tapu kaydı ve dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile sabit olmasına rağmen bu gerçekliğin dikkate alınmadığı, davalı taşınmazın tümünün miras olarak intikal ettiği kabul edilerek değerlendirme yapıldığı, davacı ...'nin sadece kendi adına talepte bulunabileceği, davacının, annesinin miras payına dayalı olarak ayrıca kardeşleri adına talepte bulunma hakkı olmadığı, bu kurala aykırı olarak yerel Mahkeme kararında, davacının annesi ...'ın miras payı ölçüsünde tapunun iptali ile veraset ilamındaki paylar oranında davacı olmayanlar için de tescil hükmü kurulmuş olmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, istinaf yoluna başvurmuştur.
3. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesinin 19/04/2019 tarihli ve 2019/123 E., 2019/738 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların kök muris ...'ten geldiği, davacıların annesi ...'nın taşınmazlar üzerindeki miras payını herhangi bir şekilde (satış, bağış vb.) devretmediği alınan beyanlardan anlaşıldığından, Mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı için dahili davalı ... vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu parsellerin kısmen kök muris ...’ten mirasçılara intikal ettiğini, kısmen ... oğlu ... tarafından satın alındığı ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devir alındığını, muris ... ve davalı ...'e ait yerler dava konusu edilen yerler olup, bunun dışında bu mevkide ... ve ...'e ait başka arazi olmadığını, dosyaya sunulan kayıtlardan anlaşılacağı gibi, davalı ...’in annesi Ayşe'nin, ölünceye kadar bakma sözleşmesi karşılığında iki taşınmazdaki hissesini ...’e devrettiğini, bir taşınmazdaki hissesini ise bağışladığını, Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi, mahalli bilirkişi ve tanık anlatımları ile doğrulanan tapu kayıtlarında da gözüken resmi işlem ve kayıtlara dayalı bu pay devirlerini yapılmamış gibi hiç dikkate almadığını, Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/125 Esas sayılı dosyası ile görülen davanın tarafları farklı olup, davacının bu dosyada taraf olduğunu, davacının annesi ...'ın miras payı ölçüsünde tapunun iptali ile veraset ilamındaki paylar oranında davacı olmayanlar için de tescil hükmü kurulmuş olmasının açıkça hatalı olduğunu öne sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mirasçılar arasında kadastro öncesi nedenlere dayalı açılan tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 640. maddesinde - Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler .
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükümlerine yer verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
3.3.1. Çekişmeli 147 ada 7 parsel ile 184 ada 9 parsel sayılı taşınmazlar senetsizden irsen intikal, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile ...,...,...,...,..., ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
3.3.2. Davacı taraf, çekişmeli taşınmazların kök muris ... Kılıç’tan geldiğini, anneleri ...’ın miras payını verilmediğini iddia ederek miras payları oranında adlarına tescilini talep etmiştir.
3.3.3. Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III) ve (IV/3) no.lu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.243,12 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 10/05/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.