Logo

1. Hukuk Dairesi2022/2817 E. 2022/3148 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının kadastro öncesi zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil istediği taşınmazın kayıt malikinin Hazine değil, dava dışı kişiler olması nedeniyle davanın husumet yönünden reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu iptali ve tescil davalarının kayıt malikine veya mirasçılarına yöneltilmesi gerektiği, davalı Hazine'nin ilgili parselde kayıt maliki olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : DİYARBAKIR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince verilen 31.12.2021 tarihli, 2021/843 Esas ve 2021/1463 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmaz üzerinde davacının ırsen gelen zilyetliği bulunuğunu belirterek, taşınmazın davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmaz ile ilgili kadastro çalışmalarının yapılmasının üzerinden 10 yıl geçtiğini, davacının dava açma hakkının ortadan kalktığını, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden oluduğunu ve yol olarak tescil harici bırakıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, taşınmazın 282 ada 16 parsel sınırları içerisinde kaldığı, bu taşınmazın ise davada taraf olmayan ... ve ... adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle; Hazineye karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçelerinde özetle, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın 100 yıldan fazla zamandır davacı ve davacının atalarının zilyetliğinde bulunduğunu, dava konusu taşınmazın giriş kapısının davacıya ait olan 282 ada 21 parsel sayılı taşınmazın avlusunda yer aldığını, dava konusu deponun Midyat Belediyesi şehir planında açıkça yer aldığını, ziletlikle edinim koşullarının davacı lehine gerçekleştiğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 31.12.2021 tarihli, 2021/843 Esas ve 2021/1463 Karar sayılı kararıyla; davanın tapu iptali ve tescile ilişkin olduğu, davacının hak iddia ettiği bölümün 282 ada 16 parsel sayılı taşınmazın altında kaldığı, 282 ada 16 parsel sayılı taşınmazın malikinin davalı Hazine olmayıp, dava dışı kişiler olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesini tekrar etmiş, 282 ada 21 parsel sayılı taşınmazın avlusunda girişi bulunan, kayadan oyulmuş deponun davacı adına tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesinin 1. maddesinde, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”

3.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinin 1. maddesinde, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3.3. Değerlendirme

Somut olayda; dava tarihinde çekişmeli 282 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tapuda dava dışı ... ve ... adına kayıtlı olduğu, tapu iptali ve tescil davalarının kayıt maliki, kayıt maliki ölmüş ise mirasçılarına yöneltilerek açılmasında zorunluluk bulunması ve davalı olarak gösterilen Hazinenin bu parsel yönünden kayıt maliki olmamasına göre İlk Derece Mahkemesince davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde ve Bölge Adliye Mahkemesince usulden red kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14.04.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.