"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/40 E., 2021/205 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının onanmasına ve bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; ... köyünden yapılan kadastro çalışmalarında, maliki oldukları 106 ada 29 parsel sayılı taşınmazın 100 m2'lik kısmının davalılara ait 106 ada 24 parsel sınırı içinde, 105 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 50 m2'lik kısmının davalılara ait 105 ada 15 parsel sayılı taşınmaz sınırı içinde 106 ada 29 parsel sayılı taşınmazın 50 m2’lik kısmının davalı ... adına kayıtlı 106 ada 33 parsel sayılı taşınmaz sınırı içinde tespit ve tescil edildiğini, yine 106 ada 33, 34, 37 parsel sayılı taşınmazlar arasında bulunan ve yol olarak kullanılan kısmın da davalılar adına kayıtlı 106 ada 33 ve 34 parsel sayılı taşınmaz sınırları içinde tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek bu kısımların iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında 105 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden davadan feragat etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar; iddiaların haksız ve yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Şavşat Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.12.2015 tarihli ve 2012/67 Esas, 2015/247 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulüne, 106 ada 24 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 105 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, çekişmeli 106 ada 33 ve 34 parsel sayılı taşınmazların fen bilirkişi raporunda (C), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen sırasıyla 171.61, 2,44 ve 40,54 metrekare yüz ölçümündeki bölümlerin tapu kaydının iptali ile davacıların mirasbırakanı ... adına kayıtlı 106 ada 29 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi suretiyle tesciline, fen bilirkişi raporunda ‘yol 1” ve “yol 3’ olarak gösterilen 91,61 ve 68,01 metrekare yüz ölçümündeki bölümlerin davacıların mirasbırakanı ... ile davalıların mirasbırakanı ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.11.2020 tarihli ve 2020/9274 Esas, 2020/5554 Karar sayılı kararıyla; “Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle fen bilirkişi raporunda (C), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen bölümler hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına, davalılar vekilinin fen bilirkişi raporunda (yol 1) ve (yol 3) olarak gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, (yol 1) ve (yol 3) olarak gösterilen bölümlerin taraflarca müşterek yol olarak kullanıldığı kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Mahalli bilirkişi ve tanık anlatımları ile teknik bilirkişi raporlarından (yol 1), (yol 2) ve (yol 3) olarak gösterilen bölümlerin öteden beri sadece davacı ve davalılar tarafından kullanılan özel yol niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki taşınmaz bölümlerinin yol olarak kullanılabilmesi için devamlılık arz etmesi gerekmektedir. Somut olayda (yol 1) ve (yol 3) arasında (yol 2) olarak gösterilen bölümün davacıların murisi adına kayıtlı 106 ada 29 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığından yolun bağlantısı kesilmiştir. Başka bir anlatımla (yol 2) bölümünün 106 ada 29 sayılı parsel içinde kaldığı sürece bu devamlılığın sağlanması mümkün değildir. Hâl böyle olunca; Mahkemece davacı taraftan, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (yol 2) olarak gösterilen bölümün de müşterek yol olması hususunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı sorulmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Şavşat Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.10.2021 tarihli ve 2021/40 Esas, 2021/205 Karar sayılı kararıyla; bozma kararı çerçevesinde davacı tarafa fen bilirkişi raporunda yol - 2 olarak gözüken kısmın yol olarak kullanılmasına muvafakat edip etmediğinin sorulduğu, muvafakatlerinin olduğunun beyan edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 106 ada 24 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 105 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, 106 ada 33 ve 34 parsel sayılı taşınmazların fen bilirkişi raporunda (C), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen sırasıyla 171.61, 2,44 ve 40,54 metrekare yüzölçümündeki bölümler yönünden ise hükmün daha önce Yargıtay tarafından onandığı gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, fen bilirkişileri ... ve ... tarafından düzenlenen 10.12.2014 tarihli roparda ( yol 1-91,61 m2) (yol 2-86,07 m2) ve (yol 3-68,01 m2) kısımların davacıların muirasbırakanı ... ile davalıların mirasbırakanı ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 171,61 m2’lik alanın davacıların dava ettiği kısım olmayıp bu alanın davalılara ait olduğunun tanık ve mahalli bilirkişi beyanları ile sabit olduğunu, bu kısım yönünden davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, (F) harfi ile gösterilen kısmın ise yol olarak tescili talep edilen kısım olduğunu,bu kısım yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacılarca aynı hukuki nedenle açılan davanın daha önce reddine karar verildiğini, ancak Mahkemece bu hususun göz önüne alınmadığını,delillerin hatalı değerlendirildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu, ... köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 106 ada 33 parsel sayılı 5.112,52 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz ... adına; 106 ada 34 parsel sayılı 1.251,91 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz ise ölü olduğu tutanağın beyanlar hanesinde belirtilen ... adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir.
3. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve özellikle fen bilirkişileri ... ve ... tarafından düzenlenen 10.12.2014 tarihli roparda (C), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen sırasıyla 171.61, 2,44 ve 40,54 metrekare yüzölçümündeki bölümler yönünden davanın kabulüne ilişkin verilen önceki kararının kesinleştiği anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
06.02.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
...