Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3969 E. 2022/7215 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, oğlu adına kayıtlı taşınmazın, oğlunun borcu karşılığında davalıya temlik edildiğini ancak borç ödenmesine rağmen tapunun devredildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil ile alacak isteminde bulunmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava tarihinde davalı adına kayıtlı olmaması nedeniyle davalının tapu iptali ve tescil istemine ilişkin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı ve alacak istemine ilişkin de davacının iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin tapu iptali ve tescil isteminin usulden, alacak isteminin ise esastan reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın tapu iptali ve tescil istemine ilişkin usulden, alacak istemine ilişkin esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, oğlu ...’in davalının dava dışı eşi ...’a olan borçlarını ödemek için çek, altın, para ve maliki olduğu 8 parsel sayılı taşınmazdaki 11 nolu bağımsız bölümü davalıya temlik ettiğini, borç kapanmış olmasına rağmen davalının eşi ...’ın, oğlu ... aleyhine ilamsız icra takibi başlattığını, oğlunun ...’ın yanında sigortalı olarak çalışması nedeniyle güvendiğini, dava konusu taşınmaz kaydının yolsuz hale geldiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bedelin ödendiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.12.2021 tarihli ve 2020/183 E., 2021/610 K. sayılı kararıyla;dava konusu taşınmazın satış suretiyle temlikinin davacı tarafından bizzat gerçekleştirildiği, taşınmazın borca karşılık verildiğinin davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Davacı vekili, müvekkilinin oğlu ...’in davalının dava dışı eşi ...’a olan borçlarını ödemek için çek, elden 95 gr. altın, para verip, maliki olduğu 8 parsel sayılı taşınmazdaki 11 nolu bağımsız bölümü davalıya temlik ettiğini, müvekkilinin 1947 doğumlu olup temlik işlemi öncesi akıl sağlığına ilişkin sağlık raporu alınmadığını, borç kapanmış olmasına rağmen davalının eşi ...’ın oğlu ... aleyhine ilamsız icra takibi başlattığını, oğlunun ...’ın yanında sigortalı olarak çalışması nedeniyle güvendiğini, davalının durumu bildiğini ve iyi niyetli sayılamayacağını, dava konusu taşınmaz kaydının yolsuz hale geldiğini belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 20.04.2022 tarihli ve 2022/383 E., 2022/580 K., sayılı kararıyla; dava tarihi itibariyle taşınmaz dava dışı...'ın mülkiyetinde olduğundan tapu iptali ve tescil talebi yönünden davalının pasif husumet ehliyetinin değerlendirilmesi gerektiği, 6100 sayılı HMK'nın 114/1-d maddesi gereği, davaya konu taşınmazın davalının mülkiyetinde bulunmaması ve davacının HMK'nın 124/3-4. fıkralarındaki düzeltme sebeplerine istinaden düzeltme yoluna da gitmemiş olması nedeniyle, tapu iptali tescil talebi yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, alacak istemi yönünden iddianın ispatlanamamış olması nedeniyle esastan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun bu yönden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın tapu iptali ve tescil istemine ilişkin pasif husumet yokluğundan usulden, alacak istemine ilişkin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; "Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.", 1023. maddesinde; "Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024.maddenin 1. fıkrasında "Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” düzenlemelerine yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.

3.2.2. TMK'nın 6. maddesinde;"Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür", HMK'nın 190/1. maddesinde; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir " düzenlemeleri yer almaktadır.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde olmasına, kararın dayanağı olan, (V/3.2) no.lu paragraftaki yasal ve hukuksal gerektirici nedenlere göre, Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3) no.lu paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.