Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3978 E. 2023/6847 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, mirasbırakanlarına ait taşınmazın davalı tarafından haksız olarak kadastro çalışmaları sırasında adına tescil ettirildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava tarihinde davalı adına kayıtlı olmadığı ve kadastro tespitleri sonucu tapu kaydının kesinleştiği, ayrıca taşınmazın üçüncü kişilere devredildiği gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1293 E., 2022/121 K.

DAVA TARİHİ : 24.11.2020

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/100 E., 2021/104 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakanları ...’nun zilyedi olduğu taşınmazını mirasçısı ...’ya satış yaptığını,...’in de bu taşınmazı 2006 yılında davalı ...’a sattığını, ...’in iradesinin taşınmazın babasından satın aldığı kısım olan 6.318 m2'yi devretmek olduğunu...’ın ...’den aldığı taşınmazın kadastro çalışmalarında 132 ada 1 parsel olarak adına tescil edildiğini, ancak Elfaz’ın ...’den aldığı yer dışında mirasbırakanları Gaffar’a ait diğer taşınmazları da haksız biçimde 163 ada 44 parsel sayılı taşınmaz olarak kadastro çalışmalarında adına tescil ettirdiğini...’ın her iki taşınmazı dava dış... Turizm Hayvancılık Limited Şirketine sattığını, her iki taşınmazın tevhit işlemi sonucu 163 ada 50 parsel sayılı taşınmazın oluştuğunu, ... tarafından 163 ada 44 parsele konu kısmın hiç bir surette Elfaz’a satılmadığını ileri sürerek çekişme konusu 163 ada 50 parsel sayılı taşınmazın ... tarafından satılan kısmı hariç olmak üzere tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı; taşınmazın tamamını kadastro tespitinden önce ...’dan satın aldığını, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, her iki taşınmazı 04.05.2011 tarihinde dava dış... Turizm Hayvancılık Limited Şirketine sattığını, dava tarihi itibariyle kayıt maliki olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.04.2021 tarihli ve 2020/100 Esas, 2021/104 Karar sayılı kararı ile; dava tarihinde taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olmadığı gerekçesiyle pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece, eldeki dava ile hukuki ve fiili irtibatlı bulunan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/8 Esas sayılı dosyası ile birleştirilme taleplerinin haksız olarak reddedildiğini, dava konusu taşınmazın mirasbırakanları ...’ya ait olduğunu, mirasbırakanın ise 2016 yılında vefat ettiğini, bu nedenle davanın hak düşürücü süreye tabi olmadığını, davalının ...’ya ait olan taşınmazı kadastro tespiti sırasında haksız bir şekilde adına tescil ettirdiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 09.02.2022 tarihli ve 2021/1293 Esas, 2022/121 Karar sayılı kararıyla; kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilememiş olmasına ve tüm dosya kapsamına göre Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesindeki taleplerinin tekrarı ile kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi,

2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

2008 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu, ...ili ... ilçesi ...köyü çalışma alanında bulunan 132 ada 1 parsel sayılı 3.328,82 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz ile... köyü 163 ada 44 parsel sayılı 8.622,84 m2 yüz ölçümündeki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak belgesizden davalı ... adına tespit edildiği, kadastro tespitlerinin kesinleşerek taşınmazların tapuya tescil edildikleri, taşınmazların 04.05.2011 tarihinde dava dış... Turizm Hayvancılık Limited Şirketine satıldıkları, daha sonra 18.10.2011 tarihinde tevhit edilerek 163 ada 50 parsel numarasıyla ve 11.951,66 m2 yüz ölçümlü olarak tapuya tescil edildiği, bu taşınmazın da 27.12.2019 tarihinde dava dışı Türkiye Halk Bankası A.Ş.'ye satış yoluyla devredildiği, taşınmazın halen dava dışı Türkiye Halk Bankası A.Ş. adına tapuda kayıtlı olduğu, eldeki davanın ise 24.11.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.