Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4320 E. 2022/7831 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kütüğüne kağıt yapıştırılarak yapılan tescil işleminin yolsuz tescil oluşturup oluşturmadığı ve davalıların yargılama giderlerinden sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu kütüğüne kağıt yapıştırılarak yapılan tescil işleminin yasal olmadığı ve yolsuz tescil niteliğinde olduğu, Yargıtay’ın önceki bozma kararında da belirtildiği üzere davalıların yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : OSMANİYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 11/04/2022 tarihli, 2022/663 Esas ve 2022/596 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılardan ... tarafından yargılama giderlerine hasren temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ..., görev alanında bulunan taşınmazlarla ilgili evrakta sahtecilik yapılmak suretiyle bazı işlemler gerçekleştirildiğini, bu hususta Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/757 Soruşturma sayılı dosyası bulunduğunu, dava konusu 325 ada 319 parsel sayılı taşınmazın Maliye Hazinesi adına kayıtlı iken, kütükte malik isimlerinin bulunduğu bölümde Maliye Hazinesinin yazılı olduğu satırın hemen altına ve bilahare onun da alt satırına başka kişilerin isimlerinin ve taşınmazla hiçbir ilgisi bulunmayan tarih ve yevmiye numaralarının yazıldığını, ilk yazımda 21.11.2013 tarih 611 yevmiye numarası, ikinci yazımda 21.11.2013 tarih 675 yevmiye numarasının kalemle yazıldığını, ancak isimler karalandığı için okunamadığını, zira bu yazıların siyah mürekkepli kalemle karalanmak suretiyle okunmaz hale getirildiğini, tahrif edilen malik isimlerinin bulunduğu alanın üzerine kağıt parçası yapıştırıldığını, yapıştırılan kağıdın üzerine taşınmazın gerçek maliki olan Maliye Hazinesinin tescil edildiğini, taşınmazın hem elektronik sicilde hem de kütükte gerçek maliki Maliye Hazinesi adına göründüğünü, ancak kütük sayfasının kağıt yapıştırılarak ve karalama yapılarak tahrif edildiğini, karalanan isimlerin davalılar ... ve ... olduğunun tahmin edildiğini, lehine yolsuz tescil gerçekleştirilen kişilere ulaşılamadığı için TMK’nin 1027. maddesine göre dava açma zorunluluğu doğduğunu ileri sürerek, dava konusu 325 ada 319 parsel sayılı taşınmazın yolsuz olarak davalılar adına tescilinin iptali ile önceki haliyle Maliye Hazinesi adına tescilini istemiş; dava, Hasanbeyli Mal Müdürlüğüne de ihbar olunmuştur.

II. CEVAP

Davalı ..., diğer davalı tarafından kimlik bilgileri kullanılarak usulsüz işlemler yapıldığını, işlemlerden sorumlu olmadığını, Tapu Müdürlüğünde herhangi bir işlem yapmadığını, dava konusu taşınmazda hak iddiası bulunmadığını, taşınmazın halen Hazine adına kayıtlı olması nedeniyle davanın konusuz kaldığını; ön inceleme duruşmasındaki beyanında, diğer davalının kendisini arayarak uygun bir arsa olduğunu söylediğini ve almak isteyip istemediğini sorduğunu, daha sonra bu yere bakıp beğendiğini, kimlik fotokopisini diğer davalıya verdiğini, satış bedelini tamamlayamadığı için diğer davalının satıştan vazgeçtiğini ve işlemleri tapuda iptal ettireceğini söylediğini, kendisinin tapu dairesine gitmediğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

Davalı ..., diğer davalının tapuya hiç gitmediğini, davacının bir zararı oluşmadığını, zira taşınmazın halen davacı adına kayıtlı olduğunu belirterek, davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.07.2019 tarihli ve 2017/37 E., 2019/413 K. sayılı kararıyla; son olarak Maliye Hazinesi adına tescil yapılmak suretiyle tescil kaydının düzeltildiği gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Kaldırma Kararı

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18.02.2020 tarihli ve 2019/1550 E.- 2020/223 K. sayılı kararıyla; “ ... yargılama giderleri yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak işin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderlerinden davalı ...’ın sorumlu tutulmasına” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 10.11.2021 tarihli ve 2021/1697 E., - 2021/6658 K. sayılı kararıyla; "...Somut olaya gelince; davacı ..., davalılar adına kütükte yazılan tescil kaydının tahrif edilmek suretiyle üzerine yeniden kağıt yapıştırılarak Hazine adına tescil kaydı yazılmasının yolsuz tescil sonucunu doğurduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Bilindiği üzere, tapu kütük sayfasına kağıt yapıştırılmak suretiyle işlem yapılamayacağı, kütük üzerinde kazıntı, silinti ve çıkıntı yapılamayacağı, kazıntı, silinti, satır aralarına veya sayfa kenarına çıkıntı veya kayda ek yapılmak suretiyle düzeltme yapılamayacağı, yapılması halinde kağıt üzerine yazılan tescil kaydının hüküm ifade etmeyeceği ilgili yasal düzenlemeler ve tüzük hükümleriyle sabit olup, bu düzenlemeler nazara alınarak davanın kabulü ile Hazine adına yeniden tescil hükmü kurulması gerekirken; kütük sayfası üzerine kağıt yapıştırılarak taşınmazın son olarak Maliye Hazinesi adına tescil edilmek suretiyle sicilin düzeltildiği şeklindeki hatalı değerlendirme ile işin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de; davalıların yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu tutulmaları gerekirken sadece bir davalının sorumlu tutulması da isabetsizdir. gerekçesi ile bozulmuştur.

3. Bölge Adliye Mahkemesince Bozma Sonrası Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 11.04.2022 tarihli ve 2022/663 E., 2022/596 K. sayılı kararıyla; yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Yargıtayın bozma kararına göre; tapu kütük sayfasına kağıt yapıştırılmak suretiyle işlem yapılamayacağı, kütük üzerinde kazıntı, silinti ve çıkıntı yapılamayacağı, kazıntı, silinti, satır aralarına veya sayfa kenarına çıkıntı veya kayda ek yapılmak suretiyle düzeltme yapılamayacağı, yapılması halinde kağıt üzerine yazılan tescil kaydının hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Bölge Adliye Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... yargılama giderlerine hasren temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı ..., dava konusu 325 ada 319 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak kendisinin hiçbir işlem yapmadığının ve yapılan işlemlere iştirak etmediğinin Savcılık dosyası ve kamera kayıtları ile sabit olduğunu, Hazine adına kayıtlı olan taşınmazla ilgili olarak hiçbir zaman mülkiyet iddiasının bulunmadığını, diğer davalı Muhammet Mustafa Korkmaz’ın da beyanlarında, kendisinin ( davalı ...’ın) yokluğunda işlemlerin yapıldığını, işlemlere bir iştirakinin olmadığını bildirdiğini, tüm bu nedenlerle yargılama giderlerinden muaf tutulması gerekirken haksız yere aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesinin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu belirterek kararın bu yönden bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326/1. maddesinde; “Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir”

6.2.2. Yine aynı Kanunun 326/3.maddesinde, “ Aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebilir. Düzenlemelerine yer verilmiştir.

6.2.3. Öte yandan, bozma kararına uyulmakla taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğacağından mahkemenin bozma kararında belirtildiği şekilde işlem yapmak ve orada gösterilen doğrultuda hareket etmek zorunluluğu bulunmaktadır.

6.3. Değerlendirme

(V/2.) no.lu paragrafta yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle; davalı ...’ün yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, aşağıda yazılı 5.022,11 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 30.11.2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.