"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 29.12.2021 tarihli ve 2021/82 Esas, 2021/399 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ....’nın ... parseldeki 1 ve 2 nolu bağımsız bölümleri ara malik kullanmak suretiyle davalı çocukları .... ve ....’e, 3 nolu bağımsız bölümü ise bizzat davalı oğlu .....’a satış suretiyle temlik ettiğini, kısa aralıklarla devredilen 1 ve 2 nolu bağımsız bölümlerde ara maliklerin hiçbir zaman zilyet olmadığını, ayrıca mirasbırakan ve davalı kardeşleri ile arasının açık olduğunu, tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmadığı takdirde tenkisini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın davacıya da altın ve para verdiğini, davacının evini yaptırmasına maddi katkıda bulunduğunu, mirasbırakanın paraya ihtiyacı olduğu dönemlerde dava konusu taşınmazları sattığını, kendilerinin de bedellerini ödeyerek devraldıklarını, mirasbırakanın mal kaçırma kastının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; husumet yönünden itirazlarının değerlendirilmediğini, davalı müvekkillerinin davaya konu taşınmazları, iyiniyetli olarak dava dışı kişilerden, bedellerini ödeyerek satın aldıklarını, toplanmasını talep ettikleri delillerin toplanmadığını, tanık ifadelerinin tartışılmadığını, haksız ve dayanaksız olarak davanın kabul edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18.01.2019 tarihli ve 2018/1695 E., 2019/96 K. sayılı kararıyla; taşınmazların satış tarihlerinin birbirine çok yakın olduğu, murisin taşınmazların satışına ihtiyacının olmadığı, dinlenen tanık ifadelerinin muvazaa iddiasını doğruladığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 09.11.2020 tarihli ve 2019/1884 Esas, 2020/5835 Karar sayılı kararıyla “…Somut olaya gelince, davalılar, mirasbırakanın davacıya da nakit para ve altın yardımı yaptığını belirterek denkleştirme savunmasında bulundukları halde bu savunma üzerinde durulmadan sonuca gidildiği gibi, dava konusu 1 nolu bağımsız bölüm mirasbırakan tarafından önce tarafların annesi .....’e, ondan 3. kişi ....’a, .... tarafından da davalı ...’e devredilmiş; 2 nolu bağımsız bölüm ise mirasbırakan tarafından önce 3. kişi ....’ya, .... tarafından da davalı ...’e devredilmiş olup, mahkemece ara maliklerin kim oldukları, edinimlerinden sonra taşınmazları kullanıp kullanmadıkları, taraflara yakınlık durumları gibi olgular üzerinde de durulmamış, bu hususlar tanık beyanları ile açıklığa kavuşturulmamıştır. Hal böyle olunca, yukarıdaki ilkeler uyarınca, davalıların denkleştirme savunması üzerinde durularak mirasbırakanın tüm mirasçılara kazandırmada bulunup bulunmadığının, davacıya da menkul vs. verip vermediğinin, ara maliklerin kim olduklarının ve durumlarının tüm tanıklar yeniden dinlenerek açıklığa kavuşturulması, böylelikle mirasbırakanın gerçek irade ve amacının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturma ile yetinilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
3. İlk Derece Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 29.12.2021 tarihli ve 2021/82 Esas, 2021/399 Karar sayılı kararıyla; yapılan yargılama, toplanan tüm deliller ve dinlenen tanık beyanları itibariyle muvazaa iddiasının sübut bulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile karar verildiğini, delillerinin yeterince toplanmadığını, husumet itirazlarının dikkate alınmadığını, dava konusu taşınmazları bedelini ödemek suretiyle iyiniyetli olarak satın aldıklarını, ara maliklerin taşınmazları kiraya verdiklerini, yani kullandıklarını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. Muris muvazaasında; 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
6.3. Değerlendirme
(V.2.) no.lu paragrafta yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (V.3.) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'un 438. maddesi gereğince ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.170,01 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 23/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.