"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : SİLİVRİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/06/2021 tarihli, 2019/103 Esas, 2021/173 Karar sayılı kararı ile davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24/05/2022 tarihli, 2021/1753 Esas, 2022/907 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakan babaları .....’nin 2645 parsel sayılı taşınmazını oğulları ..... (davalı) ve ......’e (diğer davalıların mirasbırakanı) satış suretiyle temlik ettiğini, temlike konu taşınmaza ilişkin davalılar aleyhine açtıkları muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/62 Esas sayılı dosyasında kabul edilip kesinleştiğini, muvazaalı temlik işlemi neticesinde, 2015 yılında ölen anneleri ...’nin miras payının da haksız kayba uğradığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile mirasbırakan anneleri ...’nin mirasçılık belgesindeki payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar, .....'nin sağlığında dava konusu taşınmaz yönünden dava hakkından feragat ettiğini, buna ilişkin belgenin de mevcut olduğunu, feragatin mirasçıları olan davacıları da bağlayacağını belirtip, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/06/2021 tarihli, 2019/103 Esas, 2021/173 Karar sayılı kararı ile 10/12/2014 tarihli belge içeriğinden davacıların mirasbırakanı ....'nin kök mirasbırakan ..... tarafından dava konusu taşınmazın devrine rıza gösterdiği ve taşınmazla ilgili talepte bulunmayacağını belirttiği, mirasbırakan .....’in temlikteki amacının mirasçılardan mal kaçırma değil, mal paylaşımı olduğu, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili, resmi şekilde yapılmayan miras feragat sözleşmelerinin geçerli olmayacağını, şekil şartı mevcut olsa bile taraflar arasındaki miras feragat sözleşmesi ivazsız yapıldığından feragat edeni bağlayıp, alt soyu olan davacıları etkilemeyeceğini, kaldı ki, davacıların mirasbırakan anneleri ...’nin, sözleşme sırasında 91 yaşını aşmış, üstelik okuma yazma ve imza bilmeyen hayli yaşlı bir insan olduğunu, Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/62 Esas sayılı dosyasında, temlikin muvazaalı olduğu yönünde davalıların kabul beyanlarının bulunduğunu, muvazaa iddialarının sabit olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24/05/2022 tarihli, 2021/1753 Esas, 2022/907 Karar sayılı kararı ile, 10/12/2014 tarihli "Dava Açmaktan Peşinen Feragat Beyanı" başlıklı belgenin geçerli bir mirastan feragat sözleşmesi olmadığı, ancak davacıların mirasbırakanı ...’nin anılan belgede dava konusu taşınmaza ilişkin muvazaa iddiasını ileri sürmeyeceğine, dava hakkından feragat ettiğine yönelik beyanlarının mirasçılarını bağlar nitelikte olduğu, bu nedenlerle davacıların eldeki davayı açma haklarının olmadığı, davanın reddine yönelik kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.1. maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini tekrar ile hükmün bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre, Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, onama harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, 07/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.