"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonucunda; Mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi;
I. DAVA
Davacılar, kök mirasbırakanları ...’nın maliki olduğu 1212 ada 8 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında kök mirasbırakanın adının “..... kızı .... (.... karısı)” olarak yazıldığını belirterek, anılan kaydın nüfus kayıtlarına uygun şekilde “.... kızı ...” olarak düzeltilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 16.02.2016 tarihli ve 2016/97 E., 2016/93 K. sayılı kararıyla; Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Birinci Bozma Kararı
Dairenin 19.03.2018 tarihli ve 2016/16212 E., 2018/7836 K. sayılı kararıyla;“...tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi işleri 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki, 382. maddenin 2-ç/1 fıkrasında “Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi işleri de bu tanıma uymaktadır. İstem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 383. maddesine göre de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemeleridir. Bu itibarla, çekişmesiz yargı işi olan tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi taleplerine sulh hukuk mahkemelerince bakılması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacılar; 6100 sayılı ...nın yürürlük tarihinden sonra 09.02.2016 tarihli dava ile kök mirasbırakanları ...’nın maliki olduğu 1212 ada 8 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında kök mirasbırakanın adının “.... kızı ...(... karısı)” olarak yazıldığını ileri sürerek, anılan kaydın nüfus kayıtlarına uygun şekilde “Abdullah kızı ...” olarak düzeltilmesi isteğiyle eldeki davayı açmışlardır. Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi gerekirken, değinilen hususlar gözardı edilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuştur.
3. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 29.09.2020 tarihli ve 2018/524 E., 2020/590 K. sayılı kararıyla; iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. .
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
5. İkinci Bozma Kararı
Dairenin 14.01.2021 tarihli ve 2020/3605 E., 2021/126 K. sayılı kararıyla; “...somut olaya bakıldığında; Mahkeme tarafından yapılan inceleme ile toplanan delillerin hüküm vermeye yeterli ve elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca;...öncelikle ilgili Nüfus Müdürlüğünden 1868 doğumlu ....’nin nüfus kaydının (altsoy ve üstsoy kayıtlarını da içerir şekilde) temin edilmesi, dava konusu 1212 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının getirtilmesi, davaya konu taşınmazda tapu kayıt maliki ile aynı kimlik bilgilerine sahip kişi ya da kişilerin kaydının bulunup bulunmadığının sorulması, bildirilmiş ise tanıkların, yok ise dava konusu taşınmazı bilen yaşlı ve tarafsız kişiler arasından seçilecek yerel bilirkişilerin katılımı ile taşınmaz başında keşif yapılması, tüm deliller toplandıktan sonra dava konu taşınmazda kayıt maliki olan “.... kızı, ... karısı ...” ile nüfus kayıtlarına uygun olarak kimlik bilgilerinin düzeltilmesi talep edilen “... kızı, ...”‘nın aynı kişi olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. " gerekçesiyle bozulmuştur.
6. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 23.06.2022 tarihli ve 2021/383 E., 2022/617 K. sayılı kararıyla; dosya kapsamı, tapu kaydı, tapu dayanakları, nüfus kayıtları, mirasçılık belgesi, tanık beyanı, araştırma, keşif ve bilirkişi raporundan; tapuda malik olan ... kızı (... Karısı) ...'nın davacıların murisi .... kızı ... olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
8. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili, Mahkemece taşınmazın hissedarı olan .... kızı ... ile davacıların murisi ... kızı ...'nın aynı kişi olduğuna ilişkin sarih bir tespit yapılmadığını, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, eksik incelemeye dayanılarak verilen hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
9. Gerekçe
9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
9.2. İlgili Hukuk
9.2.1.Türk Medeni Kanunu'nun 1027. maddesi şöyledir:
“İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, Tapu Sicili Tüzüğü kuralları uyarınca re'sen düzeltilmesi mümkün olan basit yazı yanlışlıkları (adi yazım hataları) dışında, mahkeme kararı olmadıkça hiçbir düzeltmede bulunamaz.”
9.2.2. Tapu Sicili Tüzüğü 72/1. maddesi şöyledir:
“Tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır.”
9.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere göre hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (IV/6.) numaralı parağrafta gösterilen şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
V.SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince davalı ... Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına, 22.12.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.