"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/32 E., 2020/154 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.10.2017 tarihli 2015/12977 Esas, 2017/6917 Karar sayılı kararı ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Dikmen ilçesi ... köyünde yapılan kadastro çalışmalarında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında davacının paydaş olduğu 1139 ve 1315 parsel sayılı taşınmazların devamı olduğunu ileri sürerek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile davacı ve dava dışı paydaşlar adına 1139 ve 1315 nolu parsellerdeki payları oranında tapuya tescilini istemiştir.
Yargılama sırasında davacı vefat etmiş mirasçıları davaya devam etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, Kadastro Kanunu'nda düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacı hakkında kaymakamlık tarafından müdahalenin men-i kararı verildiğini, davacı tarafın hakkı olmayan yeri işgal ettiğini, açılan davanın reddi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Gerze (Sinop) Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.02.2015 tarih ve 2014/231 Esas, 2015/60 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.10.2017 tarihli 2015/12977 E.- 2017/6917 K. sayılı kararıyla; Mahkemece davanın, çekişmeli taşınmazın tescil harici bırakıldığı tarihten itibaren makul süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle verilen ret kararının dosya kapsamına uygun bulunmadığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde, kadastro sırasında haklarında tutanak düzenlenen taşınmazlar yönünden kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açma hakkı 10 yıl ile sınırlanmış ise de, kadastro sırasında haklarında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmazlar yönünden kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açma hakkını sınırlayan herhangi bir yasa hükmü bulunmadığı, işin esasına girilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Gerze (Sinop) Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin taşınmaz malikleri adına tapudaki payları oranında tescili istemiyle açıldığı, söz konusu taşınmazların paylı mülkiyet hükümleri uyarınca davacıların mirasbırakanı ... ile dava dışı ..., ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tapuda kayıtlı olduğu ve paydaşlar arasında iştirak halinde mülkiyet durumu bulunmadığından ve davacıların mirasbırakanı ...’nin diğer paydaşlar adına dava açma hak ve yetkisi olmadığı gerekçesiyle davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK'nın 114/1-d ve 115/2 inci maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçıları vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
E.Temyiz Nedenleri
Davacı mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle, Mahkemenin verdiği ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargıtay bozma ilamında davacının tapudaki diğer paydaşlar adına tescil harici bırakılan kısmın tapuya tescilini isteyemeceğini, bu paylar yönünden davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddi gerektiğinin belirtildiğini, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda fen bilirkişi raporunda (B) ve (C) harfleri ile gösterilen kısımların yolda kaldığının belirlendiğini, bu sebeple bu kısımlar hakkında açılan davanın davacıların mirasbırakanı ...'nin payı oranında kabul kararı verilmesi gerektiğini belirterek ve re'sen görülecek nedenlerle ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
F. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro çalışmaları sonucu tespit harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri, 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6 ncı ve 713/1 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 inci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan nedenlerle
Davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
05.12.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.