"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/107 E., 2022/150 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Hatay ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakıldığını, oysa taşınmazın mirasbırakan annesinden kendisine kaldığını, annesinin öldüğü 1960 yılından bu yana, 50 yılı aşkın süredir taşınmazı kendisinin kullandığını ileri sürerek adına tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar; davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Mahkemece ilk kararda; davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı Hazine vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.11.2013 tarihli ve 2013/10227 Esas, 2013/11236 Karar sayılı kararı ile; yapılan inceleme ve araştırmanın yeterli olmadığı, uydu ve hava fotoğrafları getirtilerek inceleme ve değerlendirme yapılmadığı, bilirkişi ve tanık sözlerinin diğer delillerle ve komşu taşınmaz kayıtlarıyla denetlenmediğinden bahisle 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla keşif yapılması, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 03.11.2017 tarihli ve 2015/15789 Esas, 2017/7447 Karar sayılı kararı ile; bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediği, öte yandan, karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince Hatay Büyükşehir Belediyesi ile taşınmazın bulunduğu ilçe olan Yayladağı Belediye Başkanlığının davaya dahil edilmediğine değinilerek öncelikle yasal hasım niteliğinde bulunan Hatay Büyükşehir Belediyesi ile Yayladağı Belediye Başkanlığını davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilerek taraf teşkilinin sağlanması, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu aracılığı ile keşif yapılması, hava fotoğrafları jeodezi veya fotogrametri uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesinin yaptırılması, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.03.2021 tarihli ve 2019/460 Esas, 2021/2874 Karar sayılı kararı ile; bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, hava fotoğraflarından yöntemine uygun biçimde yararlanılmadığı, taşınmazın niteliği ile imar-ihya durumu hakkında kanaat vermeye yeterli olmayan ziraat bilirkişi raporunun hükme esas alındığı; öte yandan, taşınmaz bölümü Antakya – Yayladağı Karayolu sınırında bulunduğu halde Karayolları Genel Müdürlüğünün ilgili kamu tüzel kişisi olarak davada taraf konumuna getirilmediği, çekişmeli taşınmazın kamulaştırma sahasında kalıp kalmadığının da belirlenmediğinden bahisle taraf teşkilinin sağlanması, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişi, 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi; kabule göre de ilk karar ile yüzölçümü bakımından davalı lehine usulü kazanılmış hak oluştuğunun gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
3. Mahkemenin 09.06.2022 tarihli ve 2021/107 Esas, 2022/150 Karar sayılı kararıyla; bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının davacı taraf yararına gerçekleştiği gerekçesiyle Antakya - Yayladağı karayolu kamulaştırma sınırları temel alınarak koordinatlandırılmak suretiyle davanın kabulüne, ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli ve bozma kararındaki hususları karşılar nitelikte olmadığını, 22-a çalışmalarının sonucunun beklenmesi gerektiğini, davacı lehine iktisap şartlarının gerçekleşmediğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu yerin bir kısmının idare tarafından yapılan yolun kamulaştırma koridoruna isabet ettiğini, söz konusu kısmın yol olarak tescil edilmesi gerektiğini, davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre, dava konusu taşınmazın Hatay ili, Yayladağı ilçesi, Hisarcık köyü kadastro çalışma alanında bulunduğu ve kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakıldığı anlaşılmaktadır.
2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Temyiz eden davalılar harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,28.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.