Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7081 E. 2024/465 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu oluşan sınır uyuşmazlığı nedeniyle tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davaya konu parselin bir kısmının komşu parsele ait olduğunu tespit etmesine rağmen, iptal ve tescil kararını komşu parselin alanını artırarak değil de, ayrı bir parsel olarak hüküm altına alması doğru sicil oluşturma ilkesine aykırı görülerek, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/79 E., 2021/67 K.

ASLİ MÜDAHİL : ... vekili Avukat ...

..., ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Kısmen Kabul Kısmen Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istekli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.10.2017 tarih, 2015/13334 Esas, 2017/7012 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş; kararın bir kısım davalılar ..., ..., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili; dava konusu taşınmazın, davacının mirasbırakanından taksim sonucu intikal ettiğini, kadastro tespiti esnasında 129 ada 29 parselin hatalı olarak davalılar adına tespit edildiğini ileri sürerek ... köyü çalışma alanında bulunan 129 ada 29 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, aşamada 129 ada 28 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının 129 ada 29 parsel içinde kaldığını, davalı tarafın taşınmazdaki çok yıllık ağaçları keserek ve arazi içinden çıkararak tel örgü çekmek suretiyle 129 ada 29 parsel sayılı taşınmaza dahil ettiğini, uzun yıllardır yurt dışında olduğunu, köyde de yakını bulunmadığı için davalının her yıl tel örgüyü 129 ada 28 parsele kaydırmak suretiyle davacının taşınmazını işgal ettiğini ileri sürerek iptal-tescile karar verilmesini talep etmiş, 25.12.2014 tarihli dilekçesi ile 129 ada 28 parselin davacı ile ...’a ait olduğunu, anılan taşınmazın bir kısmının 129 ada 29 parsele dahil edilerek kadastro tespitinin yapıldığını ileri sürerek ...’ın davaya dahil edilmesini istemiş,17.02.2021 tarihli duruşmada davaya asli müdahil ... yönünden devam ettiklerini bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... aşamada; iddianın doğru olmadığını, davacının dava konusu taşınmaz ile bir ilgisinin bulunmadığını, mirasbırakanlarından intikal eden taşınmazların adlarına tespit edildiğini belirterek davanın reddini istemiş, davalı ... duruşmada davanın reddini talep etmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 28.01.2015 tarih, 2014/880 Esas, 2015/87 Karar sayılı kararı ile; keşif sırasında dava konusu taşınmazın bir kısmının davacılara ait olduğunun iddia edildiği, tanık ve mahalli bilirkişilerin beyanları dikkate alındığında davalıların dava konusu edilen yerde 25-30 yıl kavak yetiştirmeye başladıkları ve tel örgü içerisine aldıkları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahil vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.10.2017 tarih, 2015/13334 Esas, 2017/7012 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmaza komşu 129 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tespit tutanağı ile dayanak belgelerinin getirtilmediği, bu taşınmazın maliklerinin kim olduğu, buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın sınır uyuşmazlığından kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmediği, davacı tarafa ve müdahile davasının açıklattırılması, bundan sonra, taraf tanıkları ve mahalli bilirkişiler ile fotoğraf bilirkişisi ve fen bilirkişisi huzuruyla taşınmaz başında keşif yapılması, yapılacak keşifte taşınmazın kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığının, uyuşmazlığın sınır uyuşmazlığı olması halinde önceki keşifteki beyanlara göre sınır olduğu belirtilen kavak ağacının nerede olduğunun, çekişmeli taşınmaz etrafındaki telin ne zaman ve kim tarafından çekildiğinin, tel örgünün yerinin değiştirilip değiştirilmediğinin sorulması, taşınmaz üzerindeki zilyetlik durumu ile taşınmazın sınırlarının kesin olarak belirlenmesi, fen bilirkişisinden uydu fotoğrafı da değerlendirilerek, taşınmazın sınırlarını bildirir şekilde denetime elverişli rapor alınması, çekişmeli taşınmazın niza konusu bölümlerinin tanık ve bilirkişilerce gösterilen sınırların fotoğrafları çektirilerek dosyasına konulması gerektiği, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; hava fotoğraflarının incelendiği, yeniden keşif yapılarak tanıkların ve mahalli bilirkişilerin dinlendiği, iddianın kanıtlandığı, 17.02.2021 tarihli duruşmada davacı vekilinin davaya asli müdahil ... yönünden devam ettiklerini bildirdiği gerekçesi ile davacı ...’ın davasının reddine, asli müdahil ...’ın davasının kabulüne, 129 ada 29 parsel sayılı taşınmazın 26.10.2020 havale tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 424,01 m2'lik kısmının davalı adına olan kaydının iptali ile asli müdahil ... adına tesciline karar verilmiştir.

D. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar ..., ..., ..., ..., ... temyiz talebinde bulunmuştur.

E.Temyiz Nedenleri

Bir kısım davalılar temyiz dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, davacı tanığı olarak dinlenen ...’in kadastro çalışmaları sırasında köy muhtarı olduğunu ve dava konusu taşınmazın mirasbırakan ...’in zilyetliğinde olduğunu belirttiğini ancak keşifte farklı beyanda bulunduğunu, anılan tanık ile aralarında husumet olduğunu ve beyanına itibar edilemeyeceğini, iddianın kanıtlanamadığını belirtilerek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

F. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... köyü çalışma alanında bulunan 129 ada 29 parsel sayılı taşınmazın senetsizden intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle ve kavaklık vasfıyla davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edildiği; aynı yerde bulunan 129 ada 28 parsel sayılı taşınmazın senetsizden intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle ve kavaklık vasfıyla asli müdahil ... adına tespit edildiği, tespitlerin 29.03.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.

2 Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 inci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; bir kısım davalılar tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen öteki nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4. Ancak, doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca, 129 ada 29 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan dava konusu yerin bitişikte yer alan 129 ada 28 parsele dahil olduğu ileri sürüldüğünden ve Mahkemece bu olgu üzerinden dava kabul edildiğinden, 26.10.2020 havale tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 424,01 m2'lik kısmın 129 ada 28 parsele eklenmesi suretiyle iptal tescile karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

5. Ne var ki, anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın hüküm kısmının düzeltilerek onanması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğidir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bir kısım davalıların temyiz itirazlarının değinilen yönden kabulü ile hükmün (1) numaralı bendi hüküm yerinden çıkarılarak yerine (1) numaralı bent olarak "Davanın Kabulü ile; dava konusu ... ada 29 parsel sayılı taşınmazın Fen Bilirkişisi ... 'ın 26.10.2020 havale tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 424,01 m2'lik kısmın davalıların mirasbırakanı ... adına olan kaydının iptali ile asli müdahil ... adına kayıtlı aynı yerde bulunan 129 ada 28 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi suretiyle asli müdahil ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE," cümlesinin yazılması suretiyle 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438/7 nci maddesi uyarınca hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgililere iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.