"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalının avukat olduğunu söyleyip .... Dış Ticaret ve İnşaat San. A.Ş'ye ait olan İstanbul ili, Çekmeköy ilçesi, Alemdar Adalı Mahallesi, F-22-D-20-C-3-D pafta numaralı 388 ada, 2 parselde bulunan 2 numaralı bağımsız bölümün hileli şekilde satışını sağladığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına kayıtlı şirket adına tescilini olmadığı takdirde bedelini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız ve mesnetsiz olarak açıldığını, davada hak düşürücü sürenin geçtiğini ve davacının dava takip yetkisinin bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı, dava dilekçesi ve yargılama sırasında Mahkemeye sunduğu tüm dilekçeleri tekrarla, Mahkemece eksik inceleme yapıldığını, verilen kararın hatalı olduğunu, hileye maruz kaldığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gibi aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin de fahiş olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı 20.09.2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının istinaf talebi kabul edilerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılıp davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı dosyaya sunulan feragat dilekçesinin sehven verildiğini, dosyadaki teminatın iade alınmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı HMK'nın 311. maddesi “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükümlerini içermektedir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemece davacının feragat beyanında bulunduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki davacı şirketi adına dava açmış 20.09.2022 tarihli dilekçe ile de davadan feragat ettiğini bildirmiş ardından iradesinin davadan feragate ilişkin olmadığını, dilekçenin sehven verildiğini, dosyadaki teminatın da iade alınmadığını belirtmiştir.
2. Mahkemece davacının dava ve davadan feragat ehliyetli bulunup bulunmadığı araştırılmadığı gibi, davacının davadan feragate yönelik gerçek iradesi tespit edilmeden eksik incelemeyle karar verilmesi hatalıdır. Doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle davacının şirketi temsil ve davadan feragat yetkilerinin olup olmadığı hususlarının belirlenmesi, bundan sonra HMK'nın 311. maddesinin "İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir." şeklindeki ikinci cümlesi gözetilerek, davacının feragate yönelik beyanı yönünden irade bozukluğu bulunup bulunmadığının 6100 sayılı Kanun'un 163. maddesi gereğince ön sorun (hadise) şeklinde incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.