"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : KEŞAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davacıların istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği görüşüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakanları .....'ın paydaşı olduğu 294 ada 12 parsel sayılı taşınmazın Keşan Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemesi sonucu 579 ada 3 parsel sayılı taşınmaza gittiğini ve anılan taşınmazda 478 m2'lik bir bölümün şuyulandırma cetvelinde mirasbırakanlarına tahsis edildiğini ancak davalıların mirasbırakanı olan Hüseyin Kırbıyık'ın Keşan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1990/19 Esas- 1990/73 Karar sayılı ilamı ile tapu kaydında isim ve soyadı tashihi yaptırarak mirasbırakanları adına olan taşınmazı kendi adına tescil ettirdiğini, tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, dava konusu 579 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davalıların mirasbırakanı Hüseyin Kırbıyık adına tescil edilen tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar, mevcut tapu kayıtlarına ile dava dilekçesinde belirtilen hususların uyuşmadığını, davacı tarafın isteminin zamanaşımına uğradığını, söz konusu taşınmazın kadastro uygulamasından itibaren mirasbırakanları adına kayıtlı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, Keşan Belediyesi tarafından hazırlanmış olan şuyulandırma cetvelinde geçen Hasan Aydın Karabıyık’ın Hüseyin Kırbıyık olduğu, 294 ada 12 parselin Ocak 1946, sıra no 17 ve cilt 115 de kayıtlı olduğu, anılan kayıtta da davacıların mirasbırakanının yer almadığı; diğer taraftan, 3402 sayılı Kanun'da düzenlenen 10 yıllık hak düşürücünin süre geçtikten sonra dava açıldığı, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, yargılama sırasında yapılan keşifte dinlenen tanıkların dava konusu taşınmazın uzun yıllardan beri davacıların mirasbırakanı olan Hasan Aydın'ın zilyetliğinde olduğunu ifade ettiklerini, dava konusu taşınmazın hiçbir zaman davalıların zilyetliğinde olmadığını, Keşan Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 1990/19 E. 1990/73 K sayılı kararı ile isim ve soyad değiştirildiğini, tescilin yolsuz olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesince; 294 ada 12 parsel sayılı taşınmazın senetsizden .... Yapı Kooperatifi adına tespit edildiği ve tespitin 08/03/1972 tarihinde kesinleştiği, dava konusu taşınmaz Yuvam Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken davalıların mirasbırakanı Hüseyin Kırbıyık'ın 294 ada 12 parsel sayılı taşınmazdan pay satın aldığı, yapılan imar uygulamasıyla 953 ada 3 parsel sayılı taşınmazın oluştuğu, Keşan Belediyesi tarafından hazırlanmış olan şuyulandırma cetvelinde Hasan Karabıyık(Aydın) olarak geçen kişinin Hüseyin Kırbıyık olduğu, 953 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yapılan ada değişikliği ile 579 ada 3 parsele gittiği, davacıların yolsuz tescil iddiasının sübut bulmadığı gerekçesi ile davacıların istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022. maddesinin birinci fıkrasında ise “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) no.lu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına, 28/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.