Logo

1. Hukuk Dairesi2022/75 E. 2022/2479 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, ... ... Basın Yayın Dağıtım Pazarlama Elektronik İnşaat Turizm A.Ş'nin .../pdy kapsamında çıkartılan KHK'lere göre kapatılan kurumlardan olduğunu, bu kurumların tüm mal varlıklarının hak ve alacakları çıkartılan KHK ile ilgisine göre Hazine veya Vakıflar adına tescil edildiğini, 1236 ada 6 ve 12 parsel sayılı taşınmazların kapatılan kurumlardan olan ... Egt.Öğr.A.Ş. tarafından 18/11/2015 tarihinde davalı ... ...’ya onun da diğer davalı ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, anılan temliklerin muvazaalı olarak gerçekleştirildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ..., hakkında açılmış her hangi bir adli yada idari soruşturma olmadığını, taşınmazları bedel ödemek suretiyle satın aldığını, aradan 2,5 yıl geçtikten sonra davanın açıldığını, teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesinin doğru olmadığını, uyuşmazlığa konu taşınmazların KHK kapsamına girmediğini, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Merzifon 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/03/2021 tarihli ve 2018/367 E., 2021/216 K. sayılı kararıyla; dava dışı ... ... Basın Yayın Dağıtım Pazarlama Elektronik İnşaat Turizm A.Ş'nin KHK ile kapatılan kurumlardan olduğu, dava konusu taşınmazların bu kurum adına kayıtlı iken 18/11/2015 tarihinde davalı ...'ya, davalı ...'nın da 21/12/2015 tarihinde diğer davalıya muvazaalı bir şekilde gerçek bedelinin altında devredildiği, davalı ...'nın Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 22/12/2017 tarihli ve 2017/64 E., 2017/433 K. sayılı ilamı ile Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan TCK'nun 62. maddesine göre 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın 11/12/2018 tarihinde kesinleştiği, 675 sayılı KHK'nın "Muvazaalı Devir İşlemleri" başlıklı 12. maddesinin 1 ve 2. fıkraları gereğince taşınmaz üzerinde aynı faaliyete devam edildiğine bakılmaksızın devir işlemleri muvazaalı kabul edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davalı vekili, dava konusu taşınmazların temlikinin ohal KHK'sı kapsamına girmediğinden davanın usulden reddi gerekmesine rağmen, Yerel Mahkemenin bu hususu gerekçeli kararında hiç tartışmadığını, somut olayda müvekkili ...’ın ...'dan (... da dava konusu taşınmazı ohal khk sı ile kapatılan ... ... Bas. Yay. Dağ. Paz. Elek.İnş.Tur.Tic.Anonim Şirketinden satın almıştır) satın aldığı dava konusu taşınmazın üzerinde herhangi bir özel öğretim kurum ve kuruluşu veya özel öğrenci yurdu ya da bir pansiyon mevcut olmadığını, dava konusu taşınmazların boş arazi olduğunu, faaliyet yürüten herhangi bir okul, yurt veya pansiyon binası bulunmadığını, dolayısıyla dava konusu taşınmazlar bakımından 689 sayılı KHK’nın 5. maddesi ile değişik “muvazaalı devir işlemleri” başlığını taşıyan 675 sayılı KHK’nın 12/ı hükmünün uygulanabilirliği bulunmadığını, düzenlemenin ikinci fıkrasında ise faaliyete devam ediyor olma unsuru da aranmadığını, kanunun kapsamını sayma yoluyla belirlediği konularda, kanunları uygulamakla görevli olan idare tarafından kanunun uygulama alanını genişletecek şekilde bir müdahalede bulunamayacağını, aksi takdirde idare kendini asli düzenleme yetkisi sahibi olan kanun koyucu yerine koyarak Anayasanın kendisine çizdiği faaliyet alanını ihlal etmiş olacağını, dava konusu taşınmazlar bakımından 689 sayılı KHK’nın 5. maddesi ile değişik “muvazaalı devir işlemleri” başlığını taşıyan 675 sayılı KHK’nın 12/ı hükmünün uygulanabilirliği bulunmadığını, sayın Mahkemenin dava konusu taşınmazların değerine ve değerinin hesaplanmasına ilişkin bilirkişi raporlarına itirazlarını dikkate almadan keyfi olarak değer tespitinde bulunduğunu, müvekkilinin boş araziden ibaret olan dava konusu taşınmazları diğer davalıdan bedelini ödeyerek iyiniyetle yasal yollardan satın aldığını, devir işleminin gerçekleştiği tarihte ne yasal yollardan faaliyet gösteren kapatılan özel eğitim kurum hakkında ne de müvekkilinin taşınmazları satın almış olduğu ... hakkında herhangi bir hukuki soruşturma olmamakla birlikte yapacağı işlemlerle ilgili hukuki anlamda herhangi bir tahdit te bulunmadığını, aksi düşünülecek olursa hukuken izah edilemeyecek bir şekilde iyiniyetle yapılan/yapılacak bütün devir işlemleri hukuka aykırı ve muvazaalı hale geleceğini, bunun da hem masumiyet karinesine hem de hakkaniyete ve hukuka aykırı olacağını belirterek, Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını isteyerek istinaf talebinde bulunmuştur.

3. Gerekçe ve Sonuç

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 15/10/2021 tarihli ve 2021/1645 E., 2021/2022 K., sayılı kararıyla; davalılardan ...’nın Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 22/12/2017 tarihli ve 2017/64 E., 2017/433 K. sayılı ilamı ile Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan TCK'nın 62. maddesine göre 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın 11/12/2018 tarihinde kesinleştiği, davalı son tapu maliki ...'in ise dosya kapsamından ... ilişkin her hangi bir iltisak, üyelik ya da Mahkemece verilmiş mahkumiyet hükmü bulunmadığı ancak davalı ...’nın bu taşınmazları 18/11/2015 tarihinde aldıktan hemen kısa bir süre sonrasında son tapu maliki ...'e 21/12/2015 tarihinde satması yine davalı ...’in taşınmazları tapudaki satış bedelleri miktarı ile satın aldığını iddia etmesine rağmen satış bedelleri bakımından tapudaki satış değerleri ile gerçek değerleri arasında fahiş fark bulunması bir arada değerlendirildiğinde tapu maliki ...'in iyiniyetli malik olmadığı, muvazaalı yapılan işlemi bildiği ya da bilebilecek durumda olduğu anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Bilindiği üzere, 29/10/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 03/10/2016 tarihli 675 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin dava takip ve usulü başlıklı 16 ncı maddesinde “(1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/08/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/08/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle ret kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara re'sen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.

(2) 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce başlatılan icra ve iflas takipleri ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen takipler hakkında icra müdürlüklerince, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi uyarınca düşme kararı verilir. Bu kararlar dosya üzerinden kesin olarak verilir ve takip alacaklısına re'sen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı takip giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.

(3) 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da re'sen terkin üzerine ... ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir.

(4) Birinci ve ikinci fıkralar uyarınca verilen kararlarda davacı veya alacaklının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama, tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvurabileceği belirtilir. İdari başvuru üzerine idari merci tarafından verilecek karar aleyhine idari yargıda dava açılabilir. İdari yargının verdiği karar kesin olup, uyuşmazlık adli yargıda hiçbir şekilde dava konusu yapılamaz.” hükümleri düzenlenmiş ve 675 sayılı KHK 7082 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanunun ile kanunlaşmıştır.

3.3. Değerlendirme

Kararın (III.) ve (IV/3.) numaralı paragraflardaki gerekçeler yerinde bulunmakla, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 19.534,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 28/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.