"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak saptanan 07/02/2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen davalı ... vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi iş karara bırakıldı. Süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü.
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ...’nin maliki olduğu 7711 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle davalı oğluna temlik ettiğini, yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına payları oranında tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, evlendikten sonra eşi ile birlikte 4 yıl boyunca babası, annesi ve davacı ... ile birlikte ikamet ettiklerini, muris ...'nin 1978 yılında satın aldığı 7711 numaralı parseldeki arsaya 1995 yılında tamamen kendisi ve eşinin birikimleri ile temel attıklarını, bu süreçte davacı kardeşinin işsiz olduğunu ve bu evin yapımında hiçbir maddi desteğinin bulunmadığını, evin zemin katına bakımları eşi ve kendisine ait olan kardeşi ve babasının yerleştiğini, davacının bu yıldan evleneceği yıla kadar kendisinin himayesinde kaldığını ve çalışmadığını, aile bütçesine hiçbir katkısının bulunmadığını, bunun yanında maddi ve manevi zararlar verdiğini, borçlarını kendisinin karşıladığını, eşi ile birlikte kendisinin ve babasının davacıya her zaman maddi ve manevi olarak destek olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mirasbırakanın vefatından önce rahatsızlandığı ve kendi bakımını kendisi göremeyecek duruma gelerek çok sıkıntılı bir dönem geçirdiği, bu dönemde murisin tedavi ve bakımlarının davalı ve eşi tarafından üstlenildiği, murisin, oğlu davalı ve eşi ile vefat edene kadar yaşadığı, bunun yanında davacının muris ile yeteri kadar ilgilenmediği, kaldı ki, temlikin muvazaalı olduğunun davacı tanıkları ile de ispat edilemediği, mirasbırakanın yapmış olduğu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirastan mal kaçırmak olmadığı ve bu amaçla temlikin gerçekleştirilmediği, mahallinde yapılan keşif ve dinlenen tanık beyanları ile dava konusu evin yapımının da davalı tarafından üstlenildiği, davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin taşınmazı satmaya ihtiyacı olmadığını, davalının satış bedelini ödemediğini, tapuda belirtilen bedelin çok düşük olduğunu, murisin bakıma ihtiyacı olmadığını, taşınmaz üzerindeki binanın büyük oranda mirasbırakan baba ve annelerinin geliriyle yapıldığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Muris muvazaasında 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras ... çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, ... ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle mirasbırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
Öte yandan mirasbırakan sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmışsa mal kaçırmak kastından söz edilmeyeceğinden olayda 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı da kuşkusuzdur.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1944 doğumlu mirasbırakan ...'nin 18.09.2016 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı oğlu Mümin ile davalı oğlu ...'in kaldıkları, murisin maliki olduğu 7711 parsel sayılı taşınmazını 13.03.2009 tarihli satış işlemi ile davalı oğluna temlik ettiği anlaşılmaktadır.
2. Tüm dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanları itibariyle; murisin tek malvarlığı olan dava konusu taşınmazını birlikte yaşadığı davalı oğluna bedelsiz bir şekilde devrettiği, davacı ile murisin ayrı yaşadıkları, temlikin bakım karşılığı yapıldığı hususunun davalı tarafça usulüne uygun şekilde ispatlanamadığı gözetildiğinde yapılan temliki işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu açıktır.
3. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının talep hâlinde temyiz eden davacıya iadesine,
03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davacı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davalıdan alınmasına,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.