"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/112 E., 2022/71 K.
DAVA TARİHİ : 01.07.2015
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili, Eğirdir Gölü kıyı kenar çizgisi içerisinde Eğirdir Belediyesi tarafından muhtelif zamanlarda doldurma ve kurutma yoluyla yaklaşık 512.000,00 m² arazi kazanıldığını, Belediye tarafından kıyıda yapılan dolgu işlemlerinin Kıyı Kanunu’nun 7 nci maddesi gereğince gerekli izinler alınmadan yapıldığını, dolgu alanlarının Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki alanlardan olduğunu, bu alanlar üzerinde davalı tarafından yapılan bina ve tesislerin restoran, büfe, çay bahçesi, işyeri gibi amaçlarla kullanıldığını, Eğirdir Gölü’nün Türkiye’nin ikinci en büyük tatlı su gölü ve doğal içme suyu havzası olduğunu, bu nedenle Eğirdir Gölü kıyılarında doldurma ve kurutma yapılamayacağı gibi yapılmış dolgular için de Kıyı Kanunu uyarınca izin verilmesinin söz konusu olamayacağını, Eğirdir Belediyesi tarafından Eğirdir ilçe sınırları dahilinde kıyıda ve kesinleşmiş kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan dolgu alanlarının Belediyeye devrinin yapılması için talepte bulunulduğunu ancak bu talebin Maliye Bakanlığınca reddedildiğini, Eğirdir Belediyesi tarafından Eğirdir ilçe merkezinde ve Eğirdir Gölü kıyı kenar çizgisi içerisinde kıyıların izinsiz doldurulması suretiyle elde edilen arazilerde davalı tarafından yapılan bina ve tesislerin kâl’ine ve davalının bu yerlere el atmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, dava konusu alanın kullanımı konusunda davacının bilgisi ve rızası bulunduğunu, 2008 yılından bu tarafa ecrimisil bedeli ödediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Eğirdir Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.01.2016 tarihli ve 2015/340 E., 2016/35 K. sayılı kararıyla; dava konusu alanın malikinin belirsiz olduğu, davalının kira sözleşmesi ile dava konusu yerin dolaysız fer'i zilyedi bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 04.02.2020 tarihli ve 2016/10434 E., 2020/869 K. sayılı kararıyla; Eğirdir Belediye Başkanlığı tarafından dava konusu alanların Belediyeye devri için talepte bulunulduğu, talebin reddi nedeniyle ret işleminin iptali için Isparta İdare Mahkemesi’nin 2015/461 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, sonucunun eldeki davada verilecek kararı etkileyeceği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK'nın 165 inci maddesi uyarınca Isparta İdare Mahkemesi’nin 2015/461 Esas sayılı dosyasının sonucunun beklenilmesi, kesin olarak karara bağlanmasından sonra toplanan ve toplanacak bütün deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere ret karar verilmesi doğru olmamıştır gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; toplamda 73,98 m²’lik kısmın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesine ve taşınmaz üzerindeki yapının kâl’ine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu alan üzerindeki platformun 3621 sayılı Kıyı Kanunu’nun 6 ıncı ve 7 nci maddelerinde belirtilen doldurma alanlarına yapılabilecek yapılar sınıfında kaldığını, davaya konu yerin imar planı içinde park olarak görünen doldurma bir yer olduğunu, davacının bilgisi dahilinde yaz dönemlerinde ecrimisil bedeli ödenmek suretiyle Kanun'un 8 inci maddesi çerçevesinde turizm amaçlı kullanıldığını, bu husus gözetilmeksizin karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 3621 sayılı Kıyı Kanunu uyarınca açılan elatmanın önlenmesi ve yıkım istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. T.C. Anayasası'nın 43 üncü maddesi,
2. 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5 inci ve 6 ncı maddeleri.
3. 28.11.1997 tarihli ve 1996/5 E., 1997/3 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Eğirdir Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı ... Demirel Üniversitesi Rektörlüğünden 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/J maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.