"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2423 E., 2022/2510 K.
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul/Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/130 E., 2022/194 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil; bedel ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, %45 ortopedik engelli olup Ankara'da yaşadığını, babasından kalan dava konusu yerlerin satışı için ağabeyi davalı ...'i 2014 yılında vekil tayin ettiğini, vekilin, vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle 115 ada 5, 125 ada 21, 108 ada 24, 113 ada 7, 113 ada 8, 125 ada 19, 116 ada 3, 108 ada 38, 125 ada 25, 112 ada 2, 112 ada 9, 108 ada 31, 113 ada 1, 108 ada 28, 115 ada 11, 112 ada 28, 112 ada 24, 112 ada 38, 115 ada 6 ve 112 ada 11 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını gerçek değerlerinin çok altında bedellerle eşi olan diğer davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescile, mümkün olmaz ise bedele, ayrıca ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar; davacının taşınmazlardaki paylarını kendi istek ve iradesi doğrultusunda devrettiğini, taşınmazların küçük parçalar halinde bulunduğunu, hiçbir işe yaramayan, kullanılmayan ve bugüne kadar ekilip biçildiği görülmeyen yerler olduğunu, taşınmazların satış bedel olarak davacıya toplam 20.200,00 TL verdiklerini belirtip davanın reddini savunmuşladır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; vekaletnamenin davacı tarafından iradi olarak verildiği, vekilin de iradeye uygun hareket ettiği, davacının yapılan işlemlerden haberdar olduğu, davacının davasının ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 2 nci maddesinde yer alan iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiği, satışın gerçek olduğu, davacının ancak taşınmazın satış tarihindeki gerçek değerini faiziyle isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle; tapu iptali tescil ve ecrimisil isteklerinin reddine, terditli tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; davacının bedensel engeli ve mesafe sebebiyle satış için güven duyduğu kardeşi ...'e vekalet verdiğini ancak kardeşinin vekalet yetkisini kötüye kullanarak taşınmazlarını değerlerinin çok altında bedellerle eşi olan diğer davalı ...'ye sattığını, mağdur durumda olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
2.Davalılar vekili; taşınmazları o tarihte alacak bir tek kişi bile yokken davalıların, akrabası olan ve fiziksel rahatsızlığı bulunan davacıya yardım etmek, onun tedavisine katkıda bulunmak için satın aldıklarını, taşınmazların rayiç bedelleri karşılığında satın alındığını, dava dilekçesinde taşınmazların kötü niyetle ve satıcı olan davacıyı zarara uğratmak kastıyla bir alışveriş yapıldığı iddiasının hiçbir zaman ileri sürülmediğini belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın tümden reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı, vekalet görevi kötüye kullanılmak suretiyle taşınmazlardaki paylarının gerçek değerlerinin oldukça altında bir bedelle devredildiğini ileri sürmüşse de satışın davacının iradesine uygun olarak gerçekleştirildiği ve kararlaştırılan satış bedeli olan 20.200,00 TL'nin davacıya ödendiği, devrin sadece taşınmazların gerçek değerlerinin çok altında bedellerle yapılmış olmasının vekalet görevinin kötüye kullanılarak yapıldığı sonucunu doğurmayacağı gibi vekilin tazminat sorumluluğunu da doğurmayacağını, ortada gabine dayalı bir davanın da bulunmadığı, bu nedenlerle davanın külliyen reddi gerekirken terditli tazminat isteğinin kabul edilmesinin yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf isteğinin esastan reddine, davalılar vekilinin istinaf isteğinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, davacının bedensel engeli ve mesafe sebebiyle güven duyduğu kardeşi davalı ...'e satış için vekalet verdiğini ancak vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları bedelin çok altında bir bedelle 20.000,00 TL'ye eşi olan diğer davalı ...'ye devrettiğini, yapılan satışın gerçek değerinin çok çok altında olduğunu, bu hususun keşfen saptandığını, davalının kıyas kabul etmez bir bedelle vekalet yetkisini kötüye kullanarak yeri satmasının niyeti halis bir davranış olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içeriği ve toplanan delillerden davacının 20.11.2014 tarihinde ağabeyi olan davalı ...'i vekil tayin ettiği, vekilin davacının maliki olduğu çekişme konusu 20 parça taşınmazdaki paylarını 25.11.2014 tarihinde eşi olan diğer davalı ...'ye satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...