"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2403 E., 2022/1911 K.
DAVACILAR : ..., ... vekili Avukat ...
DAVALILAR : ..., ... vekilleri Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM/KARAR : Ret / Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/637 E., 2021/521 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilmesi suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; karı-koca olan davacılar ... ve...'nın paydaşı oldukları dava konusu 2802 ada 2 parsel üzerindeki tek katlı evde yaşadıklarını, davacı ...'in ilk eşinden olma oğlu davalı ...'un hile ve baskılarıyla davacı ...'nın taşınmazdaki payını davalı ...'a, davacı ...'in ise payını davalı ...'un eşi olan diğer davalı ...'a satış suretiyle devrettiğini, devirden sonra davalıların kendilerini İzmir/Dikili’deki evlerine götürdüklerini, ancak bir zaman sonra kendilerini istemeyip darp ederek İstanbul'a geri bıraktıklarını, yaşlı ve bakıma muhtaç olup davalılar tarafından bakılacakları inancıyla taşınmazlarını devrettiklerini, ancak ceza dosyasına konu olaylardan sonra davalıların hile, şiddet ve korkutmasıyla taşınmazın adlarına tescilini sağladığını anlayıp eldeki davayı açtıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini istemişler, davacılardan...'nın yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davacı vekiline vekaletname vermek suretiyle davayı sürdürmüştür.
II. CEVAP
Davalılar ... ve ...; iddiaların doğru olmadığını, uzun yıllardır Hollanda'da yaşayan davalı ...'un Türkiye’ye geldiğinde davacı annesinin tüm ihtiyaçlarıyla ilgilendiğini, çekişmeli taşınmaz üzerinde davacıların oturdukları evi davalı ...'un tadilat ettirmesi üzerine davacı ...'nın “...oğlum sen bu eve çok masraf ettin, bize senden başkası bakmıyor, payımı sana devredeyim...” teklifi üzerine...'nın payını bedeli karşılığında satın aldığını, 2015-2016 yıllarında davacı annesi ...’in protez kalça ameliyatını yaptırdığını, o dönemde ve sonrasında ücretini ödeyerek bakıcı tuttuğunu, ancak bakıcının iyi bakmaması üzerine Türkiye'ye döndüğü dönemde diğer davalı ... ile tanışıp evlendiklerini, davalı ...'un ise taşınmazdaki davacı ...'in payını evlenmeden önce 45.000 TL bedelle satın aldığını, davacılarla birlikte yaşamak için Dikili'ye geldiklerini, dava konusu evin ise davacıların ihtiyaçları için kiraya verildiğini, hile ve şiddetin söz konusu olmadığını, davacılara en iyi şekilde baktıkları halde davacıların evlilik birliklerini sarsmaya yönelik hareketlerde bulunduklarını, davacıların isteği üzerine İstanbul'a geri getirdiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın hile ve korkutmaya dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğu, davacıların paylarını farklı tarihlerde devrettikleri, devir tarihleri arasında 6 yılı aşkın bir süre olduğu, iddia olunan baskı ve hileli davranışların varlığı kabul edilse dahi aradan geçen zaman diliminde davacıların hareketsiz kaldığı, ceza dosyasındaki eylemin devirlerden sonraki bir dönemde gerçekleşmesi sebebiyle temlik tarihinde iradeyi sakatlamasının mümkün olmadığı, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu, temlikin hile ve korkutmayla yapıldığının tanık beyanlarıyla ortaya çıktığını, ceza dosyasına konu darp olayı sonucunda aldatıldıklarını anlayıp dava açtıklarını, Mahkemece hatalı değerlendirme ile hüküm kurulduğunu, vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın hile ve korkutma nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu, davacı ...'in 2018 yılında şikayeti üzerine davalıların sanık olarak yargılandıkları ceza dosyası içeriği ve anlatımlara göre eldeki davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı, tüm dosya kapsamıyla davacıların hile ve korkutmaya maruz kaldıklarına ve sözleşmeyi bu etki ile yaptıklarına dair iddianın ispatlanamadığı, davanın taraflar arasında ailevi geçimsizlik sebebiyle yaşanan olaylar etkisiyle açıldığı, ceza yargılamasına konu olayın temliklerden sonra yaşandığı, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı ancak vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilmesi gerektiği, ayrıca davacı ... miraçılarından ...'nun karar başlığında gösterilmemesinin de hatalı olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle hüküm ortadan kaldırılarak vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilmesi suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dinlenen tanık beyanlarıyla temliklerin davalılar tarafından yapılan baskı, korkutma ve aldatma sonucunda yapıldığının ortaya çıktığını, davalıların sanık olarak yargılandığı ceza davasına konu darp olayı sonucunda davacıların aldatıldıklarını anlayarak dava açtığını, davalıların davacıları sokağa terk ettiklerini, vekalet ücretinin de fazla hükmedildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hile ve korkutma hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36/1 inci, 37, 38 ve 39/1 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1927 doğumlu davacı ... ile 1934 doğumlu davacı ...'in karı-koca oldukları, davalı ...'un ise davacı ...'in ilk eşinden olma oğlu olduğu, dava konusu 2802 ada 2 parsel sayılı taşınmazda davacı ...'nın 1/6 payının tamamını 11.11.2010 tarihinde davalı ...'a, davacı ...'in ise 139/600 payının tamamını 27.02.2017 tarihinde davalı ...'un eşi olan diğer davalı ...'a satış suretiyle devrettiği, dava konusu taşınmaz üzerinde davacıların yaşadıkları tek katlı evin bulunduğu, 2018 yılının Mayıs ayında davalı ...'un davacı annesi ...'i yumruk atmak suretiyle yaralaması üzerine Dikili 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/469 E. 2020/181 K. sayılı dosyası üzerinden görülen ceza davasında sanık olarak yargılanan ... hakkında kasten yaralama suçundan mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmaktadır.
2. Somut olayda, taraflar arasında görülen ceza yargılamasına konu dava dosyası, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından; yaşlı ve bakıma muhtaç olan davacıların bundan sonraki yaşantılarında oğlu ve gelinleri olan davalılar tarafından bakılacakları inancıyla taşınmazlarını devrettikleri, davalıların ise davacılarla ilgilenip onlara yardım ederek bu yönde güven telkin ettikleri, ne var ki tapuda son devir sağlandıktan sonra davalıların davacılara karşı olumlu davranışlarının değiştiği, ceza dosyasından da anlaşıldığı üzere davranışların artık şiddete dönüştüğü, ceza yargılamasına konu 2018 yılının Mayıs ayında gerçekleşen şiddet ve korkutma eyleminden sonra davacıların bakılmayacaklarını ve kandırıldıklarını anlayarak süresi içerisinde eldeki davayı açtıkları, davacıların akit anında bakılmayacaklarını bilseler idi zaten yaşadıkları tek evlerini temlik etmeyeceklerinin kuşkusuz olduğu, davalılar tarafından bakılıp gözetileceklerine inandırılıp bu yönde davacıların iradesi yanıltılarak hile ile temliklerin yapılmasının sağlandığı anlaşılmaktadır.
3. Hâl böyle olunca; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 371/1-a maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.