"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına dair verilen karara, İlk Derece Mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin karar, süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacılar vekili Kadastro Mahkemesine vermiş olduğu 07/02/2006 havale tarihli dava dilekçesi ile; Göksun ilçesi Küçükkızılcık (Esenköy) köyünde 956 parsel no.lu taşınmazın mera vasfı ile tespit gördüğünü, bu durumun tamamen bilirkişilerin ve kadastro çalışmaları sırasında görev yapan köy muhtarının bilgisizliğinden veya kasıt nedeniyle bu şekilde olduğunu, zira bu yerin halen davacılar tarafından kullanıldığını, bu yerin davacılara dedelerinden ve babalarından kaldığını, davacıların bu yeri herkesin yerini belirleyerek ve sınırlara ayıracak şekilde kullanmakta olduklarını, davacılar arasında herhangi bir sınır anlaşmazlığının olmadığını belirterek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacıların adına ayrı ayrı parsel numarası verilerek kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Görevsizlik: Göksun Kadastro Mahkemesi tarafından 11/08/2010 tarihli ve 2006/2 E., 2010/30 K. sayılı kararıyla görevsizlik kararı verilerek Göksun Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Göksun Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/11 Esas, 2014/111 Karar sayılı kararı ile dava değeri nedeniyle görevsizlik kararı vererek Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.
II.CEVAP
Dahili davalı ... Belediyesi cevap dilekçesinde, davalının husumet ehliyetinin bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, dava dilekçesi, tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporları, yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından dava konusu taşınmazların davacılara ait olduğu gerekçesiyle talebin kabulüne karar verilerek, teknik bilirkişi raporunda ... kullanımındaki yer olarak gösterilen 8380,63 m²'lik alanın davacı ... adına kayıt ve tesciline, 7457,72 m²'lik alanın davacı ... adına kayıt ve tesciline, 6306,22 m²'lik alanın davacı ... ...adına kayıt ve tesciline, 5904,37 m²'lik alanın hisselendirilerek 358698 hissesinin ... 231739 hissesinin de ... adına kayıt ve tesciline,11438,03 m²'lik alanın davacı ... adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
V. Yargıtay Bozma ilamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 27/05/2013 tarihli ve 2013/4922 E., 2013/5727 K. sayılı ilamında “Mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, fen bilirkişisi ,jeolog, jeodezi ve fotoğrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, Keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın 1985 yılı ve sonrasında kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dolarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, jeolog, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kuruluna dava konusu taşınmazın dava tarihine göre 20 – 25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip uygulama yaptırılarak taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlenmeli, tanık ve bilirkişi sözleri bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bu şekilde davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
VI. Bozmaya uyularak verilen karar
Mahkemenin 18/02/2016 tarihli ve 2014/247 E., 2016/72 K. sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın kadastrodan sonra davacılar tarafından imar-ihyaya konu edildiği, bu imar-ihyadan sonra 20 yıldan fazla süre geçtiği, dava konusu taşınmazın orman, mera vb. İmar-ihyaya konu olamayacak taşınmazlardan olmadığı düşüncesi ile davacıların kendi aralarında paylaştıkları şekilde davanın kabulü ile bozma öncesindeki gibi karar verildikten sonra Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24/06/2020 tarihli ve 2016/13853 E., 2020/2165 K. sayılı kararıyla, “Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesine husumet yöneltilmesine” değinilerek bozulmuştur.
VII.2. Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 08/06/2021 tarihli ve 2020/383 E., 2021/303 K. sayılı kararıyla, Keşifte dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarıyla; dava konusu yapılan tapulama harici yerlerin davacılar tarafından zirai amaçla kullanıldığı, davacıların bu alanları eklemeli olarak 20 yıldan fazla, aralıksız fasılasız, malik sıfatıyla zilyet olarak kullandıkları, davacılar lehine 713. maddeye göre tescil koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, zirai faaliyet sürdürülmeyen A4-1 ve A5-1 ile gösterilen taşlık alanlar yönünden davanın reddine karar verilerek A1 harfi ile gösterilen 6.095,09-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına A2 harfi ile gösterilen 4.846,52-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına, A3 harfi ile gösterilen 2.920,47-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına A4 harfi ile gösterilen 7.565,28-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına A5 harfi ile gösterilen 8.125,04-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına A6 harfi ile gösterilen 2.802,81-m²'lik tescile konu taşınmaza aynı ada son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile davacı ... ...adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
VIII. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... Belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz nedenleri
2.1.Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde özetle, davacılar mera tespitinin iptali için dava açmış olup, TMK'nın 713. maddesi gereğince tescil kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, harita ve jeodezi bilirkişisinden rapor alınmadığını, gazete ilanının usulüne uygun yapılmadığını, davacılar dededen geldiğini iddia ettiğine göre diğer mirasçıların davaya dahil edilmediğini öne sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.2.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmaz develetin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını öne sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yörede yapılan kadastro sırasında “taşlık” olarak bırakılan taşınmazın davacılar adına tescili isteğinden ibarettir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. "
3.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, " Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.
3.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, "– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir." hükümlerini içermektedir.
3.3. Değerlendirme
3.3.1. Çekişmeli taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında paftasında “taşlık” olarak tescil harici bırakıldığı saptanmıştır.
3.3.2. Davacı yanın imar-ihya ve zilyetlik hukuki nedenine dayalı olarak tapuya tescil isteğinde bulunduğu belirlenmiştir.
3.3.3. Öte yandan, İlk Derece Mahkemesince zilyetlikle mülk edinme koşulları üzerinde durularak sonuca gidildiği görülmüştür.
3.3.4. Hemen belirtilmelidir ki, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine usulî kazanılmış hak doğacağı ve Mahkemece bozma gereklerinin yerine getirilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Bu hususun kamu düzeniyle ilgili olduğu belirtilmelidir.
3.3.5. Somut olayda; bozma ilamına uyulduğu belirtilmesine rağmen, bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Şöyle ki; taşınmazın yalnızca 1985 yılına ait hava fotoğrafının temin edildiği ve yöntemine uygun şekilde incelenmediği, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi olması gerekirken tek ziraat mühendisi katılımı ile keşif icra edildiği ve rapor düzenlendiği, imar-ihyanın ne zaman başladığının ve tamamlandığının tespit edilmediği, öte yandan davacılara taşınmazın nasıl ne şekilde düştüğü aralarında akrabalık ilişkisi bulunup bulunmadığı tespit edilmeden karar verilmesi isabetsizdir.
3.3.6. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılmalı dava konusu taşınmaz bölümüne ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğünün web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre taşınmaz imar planı kapsamında kalıyor ise imar planına alınma tarihinden, kalmıyor ise dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü'nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile bir jeodezi-fotogrametri mühendisi, üç ziraatçı bilirkişi, ve bir fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmelidir.
3.3.7. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın eğimini, niteliğini, toprak yapısını, üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın öncesinin imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar ve ihyaya muhtaç ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını, taşınmaz üzerinde ekonomik amaçlı zilyetliğe ne zaman başlanıldığını ve taşınmazın kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel verilere dayalı, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın her yönünden çekilmiş ve sınırları kabaca işaretlenmiş renkli fotoğraflarını içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı;
3.3.8. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmaz üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı;
3.3.9. Fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye imkan veren rapor ve kroki düzenlettirilmeli; mahkeme hakiminin, taşınmazın niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı,
3.3.10.Öte yandan davacıların aralarında akrabalık ilişkisinin bulunmadığı, taşınmazın ne şekilde kendilerine düştüğü ve kimlik bilgileri tespit edilerek, taşınmazın 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
IX. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle;
Tarafların değinilen yönlerle yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı ... Belediyesinden alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.