Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1399 E. 2023/6187 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi ile yapılan sınır değişikliğinin yeni bir hak düşürücü süre doğurmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/657 E., 2022/2659 K.

DAVA TARİHİ : 05.09.2018

HÜKÜM/KARAR : Red/Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hakkari Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/292 E., 2019/338 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kadastro öncesi zilyetliğe dayanarak Hakkari İli, Merkez İlçesi, Çaltıkoru köyü 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tapuya kayıt ve tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 20.06.2019 tarihli ve 2018/292 Esas, 2019/338 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro tutanağına göre mera olarak tespitinin yapıldığı, kadastro tutanağının askıya çıkarıldığı, askı ilan süresi içerisinde kadastro mahkemesine dava açılmadığından 08.02.1990 tarihinde kesinleştiği, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olaya bakıldığında; çekişmeli Çaltıkoru Köyü 143 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, ilk kadastro tesbitinin Akbulut Köyü 113 ada 15 parsel olarak mera vasfıyla tesbit edildiği, 08.01.1990 ilâ 07.02.1990 tarihleri arasında ilan edilerek itirazsız kesinleştiği, Akbulut Köyü çalışma alanının 1988 yılında belirlendiği, belirlenen çalışma alanına Çaltıkoru Köyü Tüzel Kişiliğince itiraz edildiği, kadastro müdürlüğünce 05.08.1988 tarihli ve 1988/4 sayılı karar ile Akbulut Kadastro Birliği tarafından çevrilen sınırın aynen kabulüne, sınır hattı üzerindeki gayrimenkullerin Akbulut Köyü hudutları içinde kalmasına karar verildiği, kadastro müdürlüğünün kararının Çaltıkoru Köyü Tüzelkişiliğine 24.08.1988 tarihinde tebliğ edildiği, süresinde itiraz olunmadığından çalışma alanı sınırının kesinleştiği ve dava konusu taşınmazın Akbulut Köyü çalışma alanında kaldığı, çalışma alanı kesinleşen dava konusu taşınmaza ilişkin düzenlenen kadastro tutanağı, askı cetveli ve pafta örneğinin 3402 sayılı Kanun'un 11 inci maddesine göre müdüriyette ve ayrıca taşınmazın çalışma alanı olan Akbulut Köyü Muhtarının çalışma yerinde 30 gün süre ile ilan ettirildiği, 3402 sayıl Kanun'un 11 inci maddesinde 4 üncü maddenin aksine komşu köyde ilan yapılacağının düzenlenmediği, sadece çalışma yerinde ilan edileceği düzenlendiğine göre 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin ilan edilen tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren başladığı, çalışma alanı içinde kalan taşınmaza ilişkin düzenlenen askı cetvelinin Çaltıkoru Köyü'nde ilan edilmemesi halinin hak düşürücü sürenin davacılar yönünden uygulanmamasına gerekçe oluşturmadığı, dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi ile yapılan sınır değişikliği sonucunda mülki taksimata göre bağlı bulunduğu Çaltıkoru Köyü tapu kütüklerine aktarılma işleminin de davacılara yeni bir hak düşürücü süre tanınmasına imkan vermediği, İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması nedeniyle reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka, kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713 üncü, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü ve 14 üncü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro tespitinde; Hakkari ili, Merkez ilçesi, Akbulut köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 15 parsel sayılı 4.966.966,12 m² yüz ölçümlü taşınmaz mera vasfı ile tespit edilmiş, 08.01.1990-07.02.1990 tarihleri arasında askı ilanına çıkarılmış ve itiraz edilmediğinden tespit 08.02.1990 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra Kadastro Müdürlüğünce 2015 yılında Çaltıkoru Köyü ile Akbulut Köyü çalışma alanında 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi gereği sınırın yanlış geçirildiği ve Akbulut Köyü 113 ada 15 parselin Çaltıkoru Köyü sınırında kaldığının tespit edilmesi üzerine düzeltme tescil bildirimi ile Akbulut Köyü 113 ada 15 parsel terkin edilerek, aynı vasıf ve yüzölçümü ile Çaltıkoru Köyü 143 ada 1 parsel numarası ile 12.06.2015 tarihinde Çaltıkoru Köyü tapu siciline aktarılmış; dava ise 05.09.2018 tarihinde açılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 89,95 TL temyiz harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi