"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında Mahkemesinde görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 25.02.2021 tarihli ve 2018/4816 E., 2021/1656 K. sayılı kararıyla Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Dairenin bozma kararı üzerine, davalı ... vekili tarafından süresinde karar düzeltme talebinde bulunulduğu anlaşılmakla, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ile davalıların kardeş olduğunu, muris babaları ... ...'den miras yoluyla intikal eden Kulu ilçesi 700 ada 6 ve 10 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğunu, davacının bu taşınmaz üzerine ev yaptığını, bu taşınmazların hem davacıya hem de davalılara ait olduğunu ileri sürerek, davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı ile diğer davalılar adına taşınmazın ayrı ayrı veya birleştirilerek tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ek beyan dilekçesinde, taşınmaz üzerinde bulunan binanın yurt dışından gönderdiği paralarla yapıldığını ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki binanın davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... dilekçesinde, mahkeme huzurunda dava konusu arsa üzerinde davacı ve davalıların hakkı olduğunu kabul ettiğini, ancak dava konusu üzerinde bulunan inşaatla 1992 yılından bu yana ilgilendiğini, davacı tarafın kendisine zaman zaman para gönderdiğini ancak bunların bağış olduğunu, kardeşinin kendisine yardım etmesi nedeniyle binanın iki dairesinden birini talep ettiği takdirde bu durumu düşüneceğini belirterek, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binanın kendisine ait olduğunun beyanlar hanesine şerh düşülmesini talep etmiş, duruşmada; dava konusu taşınmazların babalarından kaldığının doğru olduğunu, mirasçılar arasında yapılan taksim sonucu eşit olarak kendisiyle birlikte davacıya ve diğer kardeşleri ..., ..., ... ve ...’ya kaldığını, diğer mirasçıların hisselerini başka yerden aldığını, dava konusu taşınmazların 1/6 payının kendi adına 5/6 payının da 1/6’şar hisseyle davacı ile belirttiği kardeşleri adına tesciline muvafakat ettiğini beyan etmiş, keşifte; taşınmazların babalarının ölümü ile yaptıkları taksim sonucu anneleri ...’ya düştüğünü, annelerinin de taşınmazı 6 erkek çocuğuna bağışladığını belirtmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 12.10.2000 tarihli ve 1998/209 E., 2000/588 K. sayılı kararı ile usulüne uygun şekilde dava açılmadığından, taşınmaz üzerindeki evle ilgili değerlendirme yapılmadığını, çekişmeli 700 ada 6 ve 10 parsel sayılı taşınmazların davalı ... ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile muris ... ... adına tescillerine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 28.09.2017 tarihli ve 2015/17215 E., 2017/5878 K. sayılı kararıyla, "Davalı ... beyanı, tarafların kardeşleri ..., ..., ... ve ... ile tanık olarak dinlenen anne ayrı kardeşleri ...’ın beyanı ve tarafların anneleri ...’nın beyanı dikkate alındığında; dava konusu taşınmazların muris ... ...’den kaldığı, mirasçılar arasında yapılan taksim sonucu tarafların annesi ...’ya düştüğü, ...’nın da taşınmazları oğulları davacı ..., davalı ... ile ..., ..., ... ve ...’ya bağışladığı sabittir. Bu durumda davacı ...’ın aralarında mirasçılık ilişkisi bulunmayan, birlikte müşterek malik oldukları diğer kardeşleri lehine dava açamayacağı, onlar tarafından usulünce açılan bir dava da bulunmadığı göz önüne alınarak, davalının "1/6 payın davacı adına tescilini kabul" anlamına gelen muvafakat beyanı doğrultusunda 1/6 payın iptali ile davacı adına tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken muris ... ... adına tesciline karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dosya kapsamından tespitten sonra yapıldığı anlaşılan muhdesat değerinin de harç hesabına katılması, ayrıca kabule göre de ölümle kişiliğin son bulduğu göz ardı edilerek ölü kişi adına tescile karar verilmesi de isabetsiz" olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ...'ın asli müdahale talebinin reddedilmesine, çekişmeli 700 ada 6 ve 10 parsel sayılı taşınmazların davalı ... ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile 1/6 paylarının davacı ... adına tapuya kayıt tesciline, geriye kalan paylarının ise ... ... üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davalılar ... ve ... ile davalı-müdahil davacı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.02.2021 tarihli ve 2018/4816 E., 2021/1656 K. sayılı kararıyla "2-Davalılar ... ile davalı-müdahil davacı ... vekilleri’nin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bu nitelikteki davaların tapu kayıt maliklerine, bu kişi ya da kişilerin ölmüş olmaları halinde ise mirasçılarına yöneltilmesi ve tüm mirasçıların davada yer alması zorunlu olup, bunlar haricindeki kişilerin taraf sıfatı bulunmamaktadır. Somut olayda, çekişmeli taşınmazın tapu maliki ... ... olup, bu kişi dışında taraf olarak olarak gösterilen ... ve ...’nün davada taraf sıfatları bulunmadığı kuşkusuzdur. Diğer taraftan, Mahkemece bozma ilamına uyulmasından sonra, ... tarafından taşınmazda payı bulunduğu öne sürülerek, harcı da ikmal edilmek suretiyle davaya müdahale edilmiş, bu kişinin müdahalesi yönünden 05.04.2018 tarihli duruşmada bu talebin reddine karar verilmiş, gerekçeli kararda ise, davanın taraflarının davaya müdahalelerinin mümkün bulunmadığı gerekçesi ile, bu talebin reddedildiği belirtilmiştir. Müdahale isteğinde bulunan ..., davanın gerçek tarafı olmadığına ve harcını da ikmal etmek sureti ile müstakil hak talebinde bulunduğuna göre, mahkemenin bu yöndeki gerekçesi de yerinde değildir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davacının, tapu kayıt maliki olmayan ve bu nedenle de taraf sıfatı bulunmayan davalılar ... ve ...’ye karşı açtığı davanın husumet (sıfat yokluğu) nedeniyle reddine karar verilmesi ve müdahil ...’nün katılma yoluyla oluşan davası yönünden ise olumlu-olumsuz bir hüküm verilmesi gerekirken, bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuranlar
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı ... vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle, davalı ... için verilen kararın davalı ... için de verilmesi gerektiğini, davalı ... yönünden, Mahkemece karar verildikten sonra talepte bulunduklarını, ancak davalı ... ile taleplerinin aynı olduğunu, kendilerine süre verilmesinin usul açısından mümkün olduğunu ileri sürerek, davalı ... açısından hatalı olan Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin Kararının düzeltilerek kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Dava konusunun devri" başlıklı 125. maddesinde; "1) Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:
a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde dava davacı lehine sonuçlanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.
b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.
(2) Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder. (Ek cümle:22/7/2020-7251/11 md.) Bu takdirde dava davacı aleyhine sonuçlanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur." düzenlemesine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Somut olayda, tapuda davalı ... ... adına kayıtlı çekişmeli 700 ada 6 ve 10 parsel sayılı taşınmazların 22.10.2020 tarihinde Levent Kılıç isimli üçüncü kişiye satıldığı anlaşılmakla, Mahkemece re'sen nazara alınması gereken 6100 sayılı HMK’nın 125/1 maddesi gereğince işlem yapılmaması isabetsiz olup, bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.
3. Hal böyle olunca, Mahkemece güncel tapu kayıtları dosya arasına alındıktan sonra HMK'nın 125/1 maddesi gereğince davacı tarafa seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceğinin sorulması ve sonucuna göre işlem yapılması gerekir.
4. Bozma nedenine göre, davacı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 25.02.2021 tarihli ve 2018/4816 E., 2021/1656 K. sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA,
Peşin alınan karar düzeltme harcının talep hâlinde düzeltme isteminde bulunana iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
22.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.