"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2013/250 E., 2022/188 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece verilen karar Yargıtay 8.Hukuk Dairesince bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Van ili, Özalp ilçesi, ... ve ... Köy sınırlarında bulunan sınırlarını belirttiği taşınmaz bölümünün 20 yıldan fazla bir zamandır davacıların zilyetliğinde bulunduğunu belirterek kadastro harici bırakılan bu yerin davacılar adına tescilini talep etmiştir.
Birleşen dosyada; davacılar vekili aynı nedene dayanarak ... Köyü Tüzel Kişiliği’ne karşı dava açmıştır.
II. CEVAP
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Özalp Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.06.2011 tarih ve 2009/220 Esas 2011/403 Karar sayılı kararıyla;
bilirkişi raporunda A ve B olarak ikiye ayrılan taşınmazların davacı tarafından ıslah edildiği, kültür arazisi haline dönüştürüldüğü, bilirkişisi raporunda belirtilen 29.327 m2' lik krokide A harfi ile gösterilen taşınmaz ile 6.869,50 m2'lik krokide B harfi ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin davacı tarafından nizasız ve fasılasız olarak 20 yıldan fazladır kuru tarım arazisi olarak kullanıldığı, taşınmazın toplamının 100,000 m2 'den az olduğu, taşınmazlar için herhangi bir çekişmenin ve husumetin bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, bilirkişi raporunda A ve B harfleri ile belirtilen kadastro harici taşınmazların eşit paylarla müşterek mülkiyet olarak davacılar adına tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... Tüzel Kişiliği temsilcisi temyiz talebinde bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 21.12.2012 tarihli 2012/13178 Esas, 2012/12862 Karar sayılı kararıyla; kısa kararla gerekçeli karar birbiriyle çelişecek şekilde hüküm kurulduğu,yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli bulunmadığı açıklanarak dava konusu yerin tapuda kayıtlı yerlerden olup olmadığının araştırılması, çekişmeli taşınmaza komşu 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükmen tescil dosyalarının bulundukları yerden getirtilerek incelenmesi, bilirkişi raporları ile krokilerinin davaya konu taşınmazı ne olarak gösterdiği üzerinde durulması, bitişik 121 sayılı mera parseli ile 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanaklarının onaylı örnekleri ve kadastro çalışmaları sırasında bu parsele revizyon gören tapu kayıtlarının ilk tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte Tapu Sicil Müdürlüğünden, vergi kayıtlarının ise bulundukları yerlerden getirtilerek dosya içerisine konulması ve yerel bilirkişi ve teknik bilirkişiler aracılığıyla mahallinde uygulanması, kayıtların taşınmaz yönünü ne olarak gösterdiklerinin belirlenmesi, uyuşmazlığın çözümünde hava fotoğraflarından yararlanılması, taşınmazla ilgili mera ve zilyetlik araştırması yapılması, dava konusu taşınmazın fotoğraflarının keşfi yapan hakim tarafından onaylandıktan sonra dosyaya eklenmesi gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararıyla; bilirkişi raporunda A ve B olarak ikiye ayrılan taşınmazların davacı tarafından ıslah edildiği, kültür arazisi haline dönüştürüldüğü, 2001 yılına ait hava fotoğraflarında da bir kısımının ihya edildiğinin bilirkişi raporunda belirtildiği, il tarım müdürlüğü cevap yazısından ziraat bilirkişi raporundan ve mahalli bilirkişi beyanlarından dava konusu yerin mera olmadığı, bilirkişi raporunda B ile gösterilen 29327,00 m2' lik 3 tarafı tapulama harici olan bir tarafı vatandaş arazisine sınır olan taşınmaz yönünden davacı tarafından nizasız ve fasılasız olarak 20 yıldan fazladır kuru tarım arazisi olarak kullanıldığının ispatlandığı, taşınmazın toplamının 100,000 m2 'den az olduğu, krokide A harfi ile gösterilen 6.869,50 m2'lik 4 tarafı tapulama harici olan taşınmaz yönünden davanın ispat edilemediği, B ile gösterilen taşınmaz için herhangi bir çekişmenin ve husumetin bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulüne ,krokide B harfi ile gösterilen kadastro harici taşınmazın eşit paylarla davacılar adına tesciline, A bölümüne ilişkin davanın reddine, çekişmeli taşınmazın ... köyünde bulunmaması nedeniyle ... Köy Muhtarlığına karşı açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
E.Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, eksik bilirkişi raporuna göre karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu yer ile ilgili herhangi bir mera tahsis kararı bulunup bulunmadığının ve taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacılar açısından senetsiz araştırması yapılmadığını, karar başlığında taraf bilgilerinin doğru gösterilmediğini, Mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini, dava konusunun usulüne uygun olarak ilan edilmesi gerektiğini, dava kısmen reddedildiği halde reddedilen kısmın Hazine adına tescili taleplerinin değerlendirilmediğini, Hazine lehine nisbi vekalet ücreti takdiri gerektiğini, Hazine tarafından yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı ... vekili; çekişmeli taşınmazın dava değerinin düşük gösterildiğini ve eksik harcın ikmal edilmediğini, dava konusu taşınmaz üzerinde davacıların zilyetlikle mülk edinimine yeter sürede zilyetliklerinin bulunmadığını, davanın kısmen kabulüne karar verildiğine göre davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, verilen kararın yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
F. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ve 713 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Van ili, Özalp ilçesi, ... köyünde bulunan dava konusu taşınmaz bölümü, yörede yapılan kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılmıştır.
2. Davacılar, zilyetliğe dayalı olarak taşınmazın adlarına tescilini talep etmiş; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi raporunda A ile gösterilen taşınmaz bölümü yönünden davanın reddine , B ile gösterilen taşınmazın eşit hisselerle davacılar adına tesciline karar verilmiş; karar davacılar vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Mahkemece verilen kararın davacılar vekiline iki kez tebliğ edildiği, elektronik olarak ve aynı UETS hesabına yapılan ilk tebliğin 16.04.2022, ikinci tebliğin 18.05.2022 tarihinde yapıldığı, temyiz süresinin geçerli olarak yapılan ilk tebligatla başlayacağı, temyiz dilekçesinin ilk tebligat ile başlayan yasal süre geçirildikten sonra 16.05.2022 tarihinde verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 432 nci maddesi uyarınca Mahkemece verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin yasal 15 günlük temyiz süresinden sonra verilmesi halinde anılan Kanun maddesi ve Yüksek Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 01.06.1990 tarih ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin reddine karar vermek gerekir.
2. Davalı Hazine vekilinin ve davalı ... vekilinin fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölüm hakkında kurulan hükme ilişkin temyiz itirazları yönünden; Mahkemece zilyetlikle edinim koşullarının davacılar lehine oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de karar başlığında davacı ...’in yer almaması nedeniyle karar başlığının usule uygun olmadığı anlaşılmış, Mahkemenin gerekçeli kararında yer almasına rağmen, 08.03.2022 tarihli celsede verilen kısa kararda, “2009/220 Esas sayılı dava dosyasında davanın ... Köy Muhtarlığına açılmasından dolayı davanın husumet nedeni ile reddine” karar verildiği hususu yer almamış, bozmaya uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiş, uyuşmazlığın çözümüne etkisi olmayan hava fotoğraflarından yararlanılmış, usulünce mera araştırması yapılmamış, komşu parsellerin dava konusu olduğu dosyalardan yararlanılmamış, tek kişilik ve yetersiz ziraat bilirkişi raporu ile yetinilmiş, taşınmazın imar planı kapsamında olup olmadığı belirlenmemiş, davacılar açısından usulünce senetsiz araştırması yapılmamış, Hazinenin tescil talebi hakkında olumlu – olumsuz bir hüküm kurulmamıştır.
Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3.O halde Mahkemece, dava konusu taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları (tespite esas dayanakları) tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ve dava dosyaları getirtilmeli, taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile ilgili İlçe Belediye Başkanlığından sorulmalı, Harita Genel Müdürlüğü WEB sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden (imar planı içerisinde ise bu tarihten) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli,
4. Bundan sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek komşu köylerden ve aynı köyden üçer kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, taşınmazın evvelinde kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı, mera ile arasında ayırıcı bir sınır bulunup bulunmadığı, mera değil ise imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli;
5. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın evvelinde mera olup olmadığı, mera özelliği gösterip göstermediği hususlarını belirleyen, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı, taşınmazın ne zaman imar ihya edildiği ve tamamlandığı hususlarını açıklayan, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; Mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı;
6. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın mera vasfında olup olmadığı, mera ile arasında ayırıcı bir sınır bulunup bulunmadığı, taşınmazın taşlık-çalılık gibi imar ihyaya muhtaç olan yerlerden mi yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli;
7. Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli, 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların bayileri adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Değinilen hususlar göz ardı edilerek hüküm kurulması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Davalılar Hazine vekili ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince kararın BOZULMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
İstek halinde peşin temyiz harcının temyiz eden Belediyeye iadesine,
Dosyanın Özalp Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.