Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1908 E. 2024/2282 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanılarak yapılan ifraz işlemi sonrasında tapu kaydına işlenen krokinin hatalı olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ve tescili davası açılıp açılamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Daha önce aynı konuda açılan davanın kesin hüküm oluşturması ve davacının mevcut davasının bu kesin hükmü ihlal etmesi nedeniyle, HMK'nın 114/1. maddesi uyarınca kesin hüküm itirazının kabulü ile davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1919 E., 2022/856 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : KDZ. Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/121 E., 2019/258 K.

Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... köyünde bulunan 801 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının hükmen ifraz edilerek 1112 parsel sayılı taşınmazın oluştuğunu, ancak Mahkeme kararına ekli krokinin tapuya işlenirken hata yapıldığını, taşınmazlar arasındaki hududun değişmemesine rağmen sınırın yanlış belirlendiğini ileri sürerek tapunun bu kısmının kaydının iptali ile davacının maliki olduğu 801 nolu parsel sayılı taşınmaza eklenerek tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca TMK'nın 1023 üncü maddesi gereği çekişmeli taşınmazı tapu kütüğündeki sicile güvenerek satın aldığını savunarak davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının daha önce aynı taşınmaz hakkında KDZ. Ereğli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/300 E, 1996/555 K sayılı dosyası ile dava açtığı ve kararın Yargıtay 8. Hukuk Dairesince 24.10.1997 tarihinde onanarak kesinleştiği gerekçesiyle davanın HMK'un 114/1 inci maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; KDZ. Ereğli Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/300 Esas ve 1996/555 Karar sayılı hükmüne itiraz etmediklerini, bu karara dayanak teşkil eden keşif sonrası çizilen krokiye de itirazlarının olmadığını, davalarının, karar eki krokinin tapuya işlenmesinde hata yapıldığından kaynaklandığını, kroki tapuya işlenirken parseller arasındaki hudut çizgisinin daha güneyden geçirildiğini, davacıya ait bina kısmen davalı parselinde kaldığını, binanın, Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/300 E.ve 1996/555 K.sayılı kararında görüleceği gibi önceden mevcut olduğunu, sabit avla ve ağaçlar olduğunu, hudut çizgisi; bina, bitişik tuvalet ...'ın yerinde kalmak üzere, avla ve ağaçlar esas alınarak çizildiğini, bu karardaki hududun hiç değişmediğini, ancak sonradan binanın bir kısmının komşu parselde kalır şekilde tapuya işlendiğinin fark edilmesi üzerine eldeki davanın açıldığını, ortada kesin hüküm olmadığını, bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; KDZ Ereğli Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/300 Esas 1996/555 Karar sayılı dosyasında davacı ... 801 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının kendisine ait olduğu iddiasıyla açılan davada Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın 24.10.1997 tarihinde onanarak kesinleştiği ve dava konusu 1112 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu taydının oluştuğu, bu davanın tarafı olan ... sonradan taşınmazı davalı ... n'a devretmiş ise de kesin hükmün ilk davanın külli ve cüzi tüm haleflerini bağlayacağı, davacı vekilinin bu yöne ilişen istinaf istemlerinin yerinde görülmediği, Mahkemece davanın kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'un 353/1-b.(1) inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerinde ki taleplerini tekrar ile ret kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapu kaydının iptali ve tescili isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114, 115 ve 303 üncü maddesi

3. Değerlendirme

Kadastro çalışmaları sırasında dava konusu Zonguldak ili KDZ Ereğli ilçesi ... Köyü 801 parsel sayılı 254,10 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle dava dışı ... adına tescil edilmiş, kadastro tespit tarihinden sonra 05.11.1986 tarihinde yapılan satış işlemi ile davacı ... oğlu ... adına tescil edilmiş, dava dışı ... tarafından açılan dava sonucunda KDZ Ereğli Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/300 Esas, 1996/555 Karar sayılı ilamı ile 801 parsel sayılı taşınmazda 163,54 m2'lik kısma ilişkin tapunun iptali ile ... kızı ... adına tesciline karar verilmiş,verilen hüküm Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş ve yapılan ifraz işlemi sonucunda 1112 parsel olarak tapuya kayıt edilmiş, 1112 parsel de yapılan satış ve birleştirme işlemi ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.,