"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/120 E., 2021/224 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki kadastro sırasında tespit harici bırakılan çekişmeli taşınmaz bölümünün davacı adına tescili talepli davanın bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan ve yörede 2006 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan, sınırları dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır.
II. CEVAP
1.Davalı Köy Tüzel Kişiliği yargılama sırasında; iddiaya konu taşınmaz bölümünün davacılara ait taşınmazların devamı niteliğinde olduğunu ifade ederek davaya bir diyeceği olmadığını bildirmiştir.
2.Davalı Hazine temsilcisi; aşamalarda davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Şebinkarahisar Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.02.2016 tarih, 2015/177 Esas 2016/38 Karar sayılı kararı ile; davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 184,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 20.06.2019 tarih, 2016/10892 Esas, 2019/4675 Karar sayılı kararıyla: ‘’ TMK’nın 713/4 ve 5 inci fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi ve ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması’’ gerekçesiyle karar bozulmuştur.
C. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Şebinkarahisar Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen temyiz incelemesine esas kararı ile; davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşulunun oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 08.02.2016 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 184,38 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle ve mirasbırakan ...'in ... Noterliğinin 14.11.2012 tarih, 3283 sayılı mirasçılık belgesinde yazılı payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
D. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
E. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; hak düşürücü sürenin dolduğunu, taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığını, çekişmeli taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup zilyetlikle edinilemeyeceğini, davalı Hazine yasal hasım olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
F. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine temsilcisinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.