Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2303 E. 2024/3795 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ölünceye kadar bakma akdiyle yapılan temlikin muris muvazaası içerip içermediği.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak yapılan yargılamada, temlik edilen taşınmazın mirasbırakanın malvarlığındaki payının makul sınırı aştığı ve mirasbırakanın gerçek iradesinin mal kaçırma olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/857 E., 2023/278 K.

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/266 E., 2020/72 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların mirasbırakan anneannelerinin 10 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümünü ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya temlik ettiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payı oranında davacılar adına tesciline karar verilmesini istemiş, aşamada davacılardan ...’ın ölümüyle mirasçıları davayı sürdürmüşlerdir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı tarafından mirasbırakana karşı bakım borcunun yerine getirildiğini, ayrıca mirasbırakanın davacılara da mal varlığı bıraktığını, davacıların mirasbırakan ile ilgilenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.03.2020 tarihli ve 2019/266 E. 2020/72 K. sayılı kararıyla; ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ivazlı akitlerden olduğu, mirasbırakanın sözleşmeyi mirastan mal kaçırmak saiki ile yapıp yapmadığının incelenmesi gerektiği, sözleşmeden sonra bakımın yapılmadığı iddiasının ancak bakım alacaklısı tarafından ileri sürülebileceği, başlangıçta usulüne uygun olarak yapılan bir sözleşmenin sonradan bakım borcunun yerine getirilmemesi sebebi ile muvazaa ile illetli olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 01.10.2021 tarihli ve 2020/978 E., 2021/1329 K. sayılı kararıyla; mirasbırakanın dava konusu taşınmazın intifa hakkını uhdesinde bırakarak çıplak mülkiyetini mirasçılık sıfatı bulunmayan, uzun süredir yakın ilişki içinde olduğu davalıya temlik ettiği, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden mirasbırakanın yaptığı temlikte kendisine baktırmayı amaçlamadığı, mal kaçırma iradesi ile hareket ettiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince kabulüne, kararın kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Dairenin 14.02.2022 tarihli 2021/9772 E. 2022/1095 K. sayılı kararıyla; “...bakım alacaklısı mirasbırakan tarafından bakım borcunun yerine getirilmediğine ilişkin herhangi bir iddia ileri sürülmediğine göre mirasbırakanın üzerinde kalan taşınmazlar ile temlik edilen taşınmazın değeri belirlenerek makul oranın aşılıp aşılmadığı ve mirasbırakanın gerçek iradesinin ne olduğu belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır..." gerekçesiyle bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararı sonrası alınan 30.01.2023 tarihli bilirkişi ek raporuna göre temlik edilen dava konusu 2 nolu bağımsız bölümün tüm mameleke oranı nazara alındığında makul karşılanabilecek bir sınırı aştığı, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden mirasbırakanın davalıya yaptığı temlikle bakımı amaçlamadığı, mal kaçırma iradesi ile hareket ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece soyut değerlendirme sonucu karar verildiğini, makul sınırın aşılmadığını, mirasbırakandan davacılara intikal eden taşınmazlar dışında alınan taşınmaz ve taşıtlar ile de kazandırmalar yapıldığını, davalının bakım borcunu ifa ettiğini, mirasbırakanın iradesinin mal kaçırma olmayıp kendine baktırmak olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1915 doğumlu mirasbırakan ...’ın 29.04.2003 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak 08.01.2015 tarihinde ölen evlatlığı Selime’nin kaldığı, mirasbırakanın maliki olduğu dava konusu 10 parseldeki 2 nolu dükkanı 11.06.2001 tarih ve 2591 yevmiye numaralı akitle, intifa hakkı kendisinde kalmak üzere çıplak mülkiyetinin tamamını ölünceye kadar bakma aktiyle davalıya temlik ettiği, getirtilen tapu kayıtlarına göre mirasbırakanın ölümü ile geriye büro ve mesken niteliğinde tam ya da paydaş olduğu taşınmazlar bıraktığı, taşınmazların mirasçısı Selime’ye intikal ettiği, mirasbırakanın maliki olduğu 5705 parseldeki 2 nolu depolu dükkanı 07.05.1992 tarihli ve 5489 yevmiye numaralı akitle dava dışı İlim Yayma Cemiyetine bağışladığı anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 78.744,35 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.