"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1375 E., 2023/206 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Of Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/295 E., 2022/274 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi 154 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, yapılan kadastro tespitinin hatalı olduğunu, zira çekişmeli taşınmazın sınırları keşif esnasında gösterilecek olan kısmının davacıların mirasbırakanı ...'e ait olup ölümüyle birlikte tüm mirasçılarına intikal ettiğini, çekişmeli taşınmaz bölümünün davacılar tarafından çay bahçesine dönüştürülmek amacıyla açıldığını, uzun yıllardır davacılar ve mirasbırakanlarının zilyetliği altında bulunan çekişmeli taşınmaz bölümünün halihazırda da fındık bahçesi olarak kullanıldığını beyanla, dava konusu Trabzon ili Of ilçesi ... Mahallesi 154 ada 15 parsel sayılı taşınmazın sınırları keşif esnasında gösterilecek olan kısmının tapu kaydının iptali ile mirasbırakan ... mirasçıları olan davacılar adına miras payları oranında tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, çekişmeli taşınmaza komşu arazilerde davacılar ya da mirasbırakanlerinin kullandığını herhangi bir taşınmaz bulunmadığını, kadastro tespitinin doğru olduğunu, çekişmeli taşınmazın uzun yıllardır müvekkilleri tarafında fındık bahçesi olarak kullanıldığını beyanla, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahalli bilirkişiler dava konusu olan yerin ...'in olduğunu, 30 yıldan fazladır kullandığını, davalı tarafları ve mirasbırakanlerini görmediklerini beyan etmişlerdir. Tüm bunlar bütün halinde değerlendirildiğinde davalı tanıklarının keşif mahallinde hazır edilmediği talimat yoluyla beyanı alındığı, bilindiği üzere kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasında tanıkların taşınmazın başında dinlenmesi gerektiği, mahalli bilirkişi beyanları ile davalı tanık beyanları arasında çelişki çıktığı ve keşif mahallinde davalı tanıkları hazır edilmediği için bu çelişki de yüzleştirmek suretiyle giderilemediği ve bu kapsamda davalı tanıklarının kendi içerisinde çelişkili beyanlarına itibar edilmediği, mahalli bilirkişi beyanlarına itibar edilerek çekişmeli taşınmazın davacıların mirasbırakanı ... tarafından 30 yıldır asli zilyet olarak kullandığının belirlenmesi karşısında, tespit tarihinde davacı mirasbırakanı ... yararına 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, dava konusu 154 ada 15 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 258,36 m2'lik kısmının tapu kaydının ifrazen iptali ile ayrı bir parsel numarası verilmek suretiyle miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece itiraz ve delilleri dikkate alınmadan hukuka aykırı gerekçelerle davanın kabulüne karar verildiğini, eldeki davadaki uyuşmazlığın çekişmeli taşınmazların davacıların mirasbırakanı ...'den intikal edip etmediği ve zilyetliğinde olup olmadığı noktasında toplandığını, bu uyuşmazlığın giderilmesi için Mahkemenin keşif yaptığı ve tanık dinlediğini, yargılama sırasında ileri sürdükleri itirazların ve beyanların Mahkemece hiç dikkate alınmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, fen bilirkişisi tarafından kesinleşen kadastro tutanakları ile mahalli bilirkişi ve tanık beyanları esas alınarak rapor düzenlenmesi gerekirken sadece davacı tanıklarının beyanları esas alınarak rapor düzenlendiğini, ayrıca mahalli bilirkişilerin davacılara ait olduğu iddia edilen arazideki fındıkları iki yıl süreyle topladıklarını beyan etmeleri karşısında objektif beyanda bulunamayacaklarının açık olduğunu, mahalli bilirkişilerin davaya konu yeri davacılardan belli bir süre kiraladıkları gözönüne alındığında davacılarla yakın irtibat halinde yada kendileriyle menfaat birliği içerisinde olduklarının kabulü gerektiğini, tüm dosya kapsamı dikkate alınarak davanın reddi gerektiğini, Mahkemece eksik inceleme yapıldığını beyanla, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep emiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilememiş olmasına, keşifte ve duruşmada dinlenen mahalli bilirkişiler ve davacı tanığının birbirleriyle uyumlu beyanlarına, istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplere, istinaf edenin sıfatına ve tüm dosya kapsamına göre, Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesini tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kadastro sonucunda, Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 154 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve hibeye dayanılarak belgesizden 1/2'şer paylı şekilde ... evlatları ... ve ... adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmıştır.
2. Davacılar, dava konusu taşınmazın bir bölümünün mirasbırakanları ...'e ait olmasına rağmen kadastro tespitinde hatalı olarak davalılar adına tespit ve tescil edildiği ileri sürülerek eldeki davayı açmış, İlk Derece Mahkemesince tanık beyanlarının çeliştiği, mahalli bilirkişi beyanlarına üstünlük tanınarak çekişmeli taşınmaz bölümünün davacıların mirasbırakanından geldiği, ve davacıların zilyetliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, aynı gerekçe Bölge Adliye Mahkemesince benimsenerek davacıların istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
3. İlk Derece Mahkemesince, çekişmeli taşınmaz bölümün davacıların mirasbırakanından geldiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, keşifte dinlenmek üzere mahalli bilirkişi listesi istendiği, Jandarma Komutanlığı tarafından üç kişilik mahalli bilirkişi listesi gönderilmesine rağmen keşif sırasında iki kişinin dinlendiği, bu iki kişinin de karı-koca olduğu, tanıkların bir kısmının da talimatla dinlendiği görülmektedir. Ancak Mahkemece, beyanlar arasındaki çelişkiler giderilmemiş ve taşınmaz üzerinde kimin ne kadar süredir ve hangi sıfatla zilyet olduğu kesin olarak belirlenmeksizin hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulaması usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; komşu taşınmazların varsa dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu belirlenmeli; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli ve dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeye çalışılmalı; çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; teknik bilirkişiden keşfi takibe ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli, komşu parselleri de gösterir şekilde krokili rapor alınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Alınan peşin harcın istek halinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.