Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2693 E. 2024/4325 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle açılan bedel davasında, istinaf incelemesinin miktar yönünden reddinin hukuki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 341/3. maddesi uyarınca kısmi dava açılması halinde alacağın tamamının istinaf kesinlik sınırının hesabında gözetilmesi gerektiği, bu durumda davanın değerinin istinaf kesinlik sınırının altında olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf dilekçesini miktar yönünden reddeden ek kararının kaldırılmasına ve esas kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/238 E., 2023/330 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul / İstinaf Talebi Değerden Ret- Temyiz Talebi Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/174 E., 2022/606 K.

Taraflar arasındaki vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince hüküm tarihi itibariyle kabul edilen değerin kesinlik sınırı olan 8.000,00 TL'den az olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 341/2. ve 352/1-b. maddeleri gereğince davalının istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 27.03.2023 tarihli ek karar ile; kabul edilen değerin kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine karar vermiştir.

Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakanı ...’ın maliki olduğu Ankara ilinde bulunan 45725 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 9 nolu bağımsız bölüm ile Yozgat ilinde bulunan 1604 ( yeni 126 ada 14 ) parsel sayılı taşınmazdaki ½ payının ....Noterliğinin 26.10.2010 tarih 25490 yevmiye nolu vekaletnamesine istinaden davalı vekil ... tarafından dava dışı üçüncü kişilere değerinin çok altında bedelle satıldıklarını, bu şekilde mirasbırakanına ait bir çok taşınmazın davalı tarafından üçüncü kişilere satış suretiyle devredildiğini, satış bedellerinin mirasbırakana ve mirasçılarına verilmediğini, davalının vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek şimdilik 1.000,00 TL olmak üzere fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile dava konusu taşınmazların keşif tarihindeki değerlerinin tespiti ile miras payı oranında davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; davacının iddialarının asılsız olduğunu, mirasbırakan Bekir’in 2011 yılında geçirmiş olduğu felç nedeniyle bakıma muhtaç hale geldiğini, kendisi ile annesi Hanife’nin mirasbırakana birlikte baktıklarını, dava konusu 9 nolu bağımsız bölümü 49.000,00 TL bedelle 13.01.2017 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye sattığını, bu bedeli mirasbırakan adına kayıtlı olan ... Mahallesinde bulunan taşınmazın kentsel dönüşüm nedeniyle yıkılıp yeniden yapılması için kullanıldığını, kalan miktarın ise mirasbırakanın sağlık harcamaları için kullanıldığını, Yozgat ilinde bulunan taşınmazın satış bedelinin ise mirasbırakan tarafından alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Ankara Batı 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2022 tarihli, 2021/174 Esas, 2022/606 Karar sayılı kararı ile davaya konu taşınmazların tarafların mirasbırakanı ... tarafından davalıya verilen vekaletname uyarınca satıldığı, satış bedelinin mirasbırakana ödendiğinin davalı tarafça ispat edilemediği, ayrıca mirasbırakanın tedavi belgelerinde ödemeye rastlanmadığı, ispat külfetinin davalıya düştüğü, davalı vekilin özen ve hesap verme yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının mirasbırakan adına kayıtlı Ankara ilinde bulunan 45725 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 9 nolu bağımsız bölümü mirasbırakana vekaleten 49.000,00 TL bedelle 13.01.2017 tarihinde dava dışı ...’a sattığını, bu satıştan elde edilen gelirin davalının mal varlığına dahil edilmeyip mirasbırakana ait başka bir taşınmazın yeniden yapım masrafı için kullanıldığını, kalan bedelin de mirasbırakanın sağlık harcamaları için kullanıldığını, Yozgat ilinde bulunan taşınmazın satış bedelinin ise mirasbırakan tarafından alındığını, davacı tarafça iddianın ispatlanamadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

1. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 10.02.2023 tarihli ve 2023/238 E., 2023/330 K. sayılı kararıyla; eldeki davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle bedele ilişkin olarak 1.000,00 TL değer gösterilerek açıldığı, çekişmeye konu edilen 9 numaralı bağımsız bölümün 13.01.2017 tarihinde, 126 ada 14 parselin ise 13.07.2011 tarihinde dava dışı kişilere satıldığı, 9 numaralı bağımsız bölümün satış tarihinde 45.000,00 TL,14 parselin ise 2.245,00 TL olduğunun bilirkişi incelemesi ile belirlendiği, davacının ise miras payının 3/20 olduğu, Mahkemece davanın kabulü ile 1.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği ve anılan karara karşı sadece davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulması karşısında davalı aleyhine kabul edilen 1.000,00 TL'nin 2022 yılı itibariyle belirlenen kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 341/2. ve 352/1-b. maddeleri gereğince davalının istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuş, bu kez Bölge Adliye Mahkemesinin 27.03.2023 tarihli ek kararı ile miktar itibariyle kesin olan karara karşı yapılan temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili, İstinaf Mahkemesinin işin esası hakkında inceleme yapmadan karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı bedel isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı HMK’nın 341 inci maddesinin 2 nci ve 3 üncü fıkraları.

3. Değerlendirme

Dava, bedel istemine ilişkindir. Karar davalı vekilince istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine karar verilmiş; kararın, davalı vekilince temyizi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 17.05.2023 tarihli ek kararı ile 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a gereğince hükmün kesin olduğu ve temyizi kabil olmadığı gerekçesi ile “temyiz isteminin reddine” karar verilmiştir.

Bilindiği üzere, İlk Derece Mahkemesinin miktar veya değeri üç bin Türk lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup istinaf edilemez (HMK 341/2). Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, bu üç bin Türk liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü üç bin Türk lirasını geçmeyen tarafın istinaf hakkı yoktur. Yukarıdaki 3.000,00 TL’lik parasal sınır 2022 yılı için 8.000,00 TL’dir.

Somut olayda, davadaki istek vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı bedel olup davacı dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile dava değerini 1.000,00 TL göstermiş, dava konusu taşınmazların dava tarihi itibari ile keşfen saptanan değerleri toplamı 178.568,79 TL'den davacının 3/20 miras payına isabet eden değerin ise 26.785,31 TL olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile toplam 1.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Bu durumda HMK'nın 341/3 maddesi uyarınca alacağın tamamı dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesi karar tarihine göre dava değerinin istinaf kesinlik sınırının altında kalmadığı açıktır.

Şu halde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan miktar dikkate alınarak davalının istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin değinilen yön itibariyle yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin 27.03.2023 tarihli EK KARARININ KALDIRILMASINA,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 10.02.2023 tarihli kararının BOZULMASINA,

Alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine,

Dosyanın kararı veren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

11.06.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.