"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1012 E., 2021/316 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret /Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Kısmen Kabul - Kısmen Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/21 E., 2017/726 K.
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ve asli müdahiller vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve asli müdahiller vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ve asli müdahiller; Sakarya ili, Kocaali ilçesi, ... köyü 127 ada 5, 116 ada 32, 27, 7, 1 ve 29 parseller, 116 ada 21, 23, 26, 28, 30, 128 ada 2 parsel, 127 ada 6 ve 2 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan ...’na ait olduğunu, mirasbırakanın dava konusu taşınmazlarını ölene kadar kullanıp öldükten sonra kız çocukları olan davacı ... ile asli müdahiller ... ve ...'ye kalmasını vasiyet ettiği halde kadastro sırasında taşınmazlarda davalılar adına da pay tescil edildiğini, mirasbırakanın erkek evlatları olan davalılara dava dışı başka taşınmazlarını bağışladığını, dava konusu taşınmazlarda davalıların hakkı olmadığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile 1/3'er payla davacı ve asli müdahiller adına tescilini, olmazsa tenkisini istemişler; davacı vekili yargılama sırasında bir kısım taşınmazın ada-parsel numaralarının sehven yapılan hata sonucu yanlış yazıldığını belirtip dava konusu ettikleri taşınmazların 116 ada 23, 26 ve 28 ve 117 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu, diğer taşınmazlar yönünden davalarından vazgeçtiklerini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ..., ..., ... ve ... vekili; iddiaların doğru olmadığını, tapu iptali-tescil ve tenkis isteği yönünden hak düşürücü sürelerin geçtiğini, mirasbırakanın davacı ve asli müdahilleri lehine bir vasiyeti bulunmadığını, dolayısıyla kadastro tespitinin doğru olduğunu, mirasbırakanın dava dışı bir kısım taşınmazını ise sağlığında kadastro öncesinde erkek evlatlarına bağışlayıp zilyetliğini devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; tenkis isteğinin süresinde olmadığını, yine tapu iptal-tescil isteği yönünden de Kadastro Kanunu'nun 12/3 gereği hak düşürücü sürelerin geçtiğini, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın bir kısım taşınmazını sağlığında kadastro öncesinde erkek evlatlarına paylaştırdığını, davacı ve asli müdahiller lehine ise herhangi bir vasiyeti olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... ise keşif mahallinde alınan beyanında, dava konusu 116 ada 23, 26, 28 ve 117 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar hakkında aleyhine açılan davayı kabul ettiğini bildirip taşınmazlardaki paylarının davacı ve asli müdahil kız kardeşleri adına tescil edilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; sözlü vasiyetname düzenleme şartları oluşmadığı gibi dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından mirasbırakan tarafından davacı ve asli müdahiller lehine bir vasiyetnamenin yapıldığının da ispat edilemediği gerekçesiyle tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tenkis talebi yönünden ise mirasbırakanın 1993 yılında öldüğü, davanın ise 2014 yılında açıldığı, yasada belirlenen hak düşürücü süre geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahiller vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı ve asli mdahiller vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalılardan ...'in davayı kabul beyanı olmasına rağmen Mahkemece bunun gözetilmediğini, mirasbırakan ... öldüğünde dava konusu taşınmazlar tapusuz olup bu anlamda resmi olarak bağış sözleşmesi yapılmasının mümkün olmadığını, dosya kapsamına göre mirasbırakanın dava konusu taşınmazları kızlarına verdiğinin ispatlandığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 763 üncü maddesi gereğince tapusuz taşınmazlar menkul niteliğinde olup mülkiyetin devir ve teslimle alıcısına geçeceğini, mirasbırakanın sağlığında mal varlığını çocuklarına paylaştırdığını ve davalıların miras paylarını aldığını ancak kızlara yerlerinin teslim edilmediğini, Yerel Mahkemece olayın bir vasiyet olarak değerlendirilmesi ve geçerli bir vasiyetname olmadığından bahisle davanın reddine karar vermesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tenkis isteği yönünden hak düşürücü sürenin geçtiği, mirasbırakan tarafından usulüne uygun düzenlenmiş bir vasiyetname olmadığı, dava konusu taşınmazların ölene kadar mirasbırakan tarafından kullanıldığı, zilyetliklerinin davacı ve asli müdahil kızlarına teslim edilmediği, mirasbırakan tarafından taşınmazların davacı ve asli müdahillere bağışladığının da ispat edilemediği, ancak davalılardan ...'in dava konusu 116 ada 23, 26, 28 ve 117 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili davayı kabul ettiği, anılan davalının payları yönünden kabul nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği halde davanın tümden reddinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacı ve asli müdahiller vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalılar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden tapu iptali ve tescil isteğinin ispatlanamadığından reddine, anılar davalılar yönünden tenkis isteğinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine; davalı ... yönünden ise davanın kısmen kabulü ile davalı ...'in pay sahibi olduğu 116 ada 28, 26 parseller ve 117 ada 6 parsel sayılı taşınmazlarda davalı ...'in payının tapu kaydının iptali ile davacı ve asli müdahiller adına eşit paylarla tesciline, 116 ada 23 parsel sayılı taşınmaz yönünden davalı ... kayıt maliki olmadığından davanın reddine, tenkis isteğinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahiller vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı ve asli müdahiller vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mirasbırakan öldüğünde dava konusu taşınmazlar tapusuz olduğundan resmi olarak bağış yapılmasının mümkün olmadığını, dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarıyla dava konusu taşınmazların mirasbırakan tarafından davacı ve asli müdahil kızlarına bırakılan yerler olduğunu, diğer taşınmazlarının ise erkek çocuklarına paylaştırıldığının anlaşıldığını, davalı ...'in beyanlarının da bunu desteklediğini, mirasbırakanın dava konusu taşınmazlarını intifa hakkını uhdesinde tutup kendilerine bağışladığını, tapusuz taşınmazların menkul niteliğinde olup mülkiyetin devir ve teslimle alıcısına geçeceğini, tüm tanıkların davalıların yerlerini aldıklarını ancak kızlara yerlerinin teslim edilmediğini beyan ettiklerini, davalıların mirasbırakanın sağlığında yaptığı paylaşıma uymayıp dava konusu taşınmalarda da haksız olarak pay sahibi olduklarını, mirasbırakanın öldükten sonra sonuç doğuracak şekilde dava konusu taşınmazlarını kendilerine bağışladığını belirterek reddedilen kısımlar yönünden kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali-tescil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6, 713 ve 560 ila 571 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1-Kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu Sakarya ili, Kocaali ilçesi, ... mahallesi 117 ada 6 parsel sayılı taşınmaz senetsizden mirasbırakan ... adına tam payla, diğer dava konusu 116 ada 23, 26 ve 28 parsel sayılı taşınmazların ise ... mirasçılarının 1997 yılında harici ve rızai taksim yaptıklarından bahisle senetsizden; 116 ada 28 ve 26 parseller 1/4'er payla davalı ...,
davacı ve asli müdahiller ..., ... ve ... adlarına; 116 ada 23 parsel ise 1/4'er payla davacı ..., asli müdahil ... ve bir kısım davalıların mirasbırakanları ... ve ... adlarına tescil edilmiştir.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ve asli müdahiller vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ve asli müdahillerden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.06.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.