"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/276 E., 2023/455 K.
DAVA TARİHİ : 22.06.2016
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/367 E., 2018/166 K.
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 1. Hukuk Dairesince bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, ... ili, ... ilçesi, ...Mahallesinde bulunan 252 ada 652 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin yapıldığı, ağaçların davacıya ancak mülkiyetin Hazineye ait olduğunun tespit edildiğini, söz konusu yerin geçmişe dönük olarak 20 yıldan fazla bir süredir davasız aralıksız malik sıfatıyla davacının zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.03.2018 tarih ve 2016/367 Esas, 2018/166 Karar sayılı kararı ile, davacı lehine zilyetlikten edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, ... ili, ... ilçesi, ...Mahallesi Asarcık mevki 252 ada 652 parseldeki taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına zeytinlik olarak kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; 3402 sayılı Kadastro Kanunun'un 14 üncü ve 17 nci maddeleri gereğince yapılması gereken araştırma ve incelemelerin yapılmadığını, orman araştırmasının yerleşik kararlarda belirtildiği usulde yapılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.
2.Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde; davanın kabulüne karar verildiği halde lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi nedeniyle kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.02.2019 tarih ve 2018/964 Esas 2019/107 Karar sayılı kararı ile, dava konusu taşınmazın en eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasında çalılık vasfında, eğiminin % 20 olduğu, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmesi nedeniyle karar kaldırılarak, yeniden hüküm tesisi ile davanın reddine karar verilmiştir.
D. Bozma Kararı
Davacının temyiz talebinin reddine dair 25.03.2019 tarihli ek karar verilmiş, ek kararın temyizi sonrasında Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 14.11.2022 tarihli ve 2022/5805 Esas, 2022/7497 Karar sayılı kararıyla, 3402 sayılı Kanun'un Ek 6 ncı maddesinin yürürlük tarihinden bağımsız olarak henüz kanun yolu aşamasında olan dava dosyalarına sirayet edeceği sonucuna varılmakla 25.03.2019 tarihli ek karar ile temyiz isteğinin reddedilmesinin doğru olmadığı, taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu dışında kaldığı, öncesinin orman olmadığı, içinde sık ve sıralı dikilmiş 35-40 yaşlarında bakımlı zeytin ağaçlarının bulunduğu, taşınmazın imar ve ihyasının tamamlanarak tespit tarihinden önce 20 yılı aşkın süre ile davacı tarafından kullanıldığı, zilyetlikle taşınmaz edinme koşulları davacı yararına oluştuğundan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
E.Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin 2023/276 Esas 2023/455 Karar sayılı kararı ile; bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, taşınmaz üzerinde tespit günü itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunun 14 üncü maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile edinme koşullarının gerçekleştiğinin ve
bozma ilamına uyulmakla lehine uyulan taraf yararına kazanılmış hakkın oluşacağının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ...köyünde 766 sayılı Kanun'a göre yapılmış tapulama bulunduğunu, 766 sayılı Tapulama Kanunu'na göre çalılık olan yerlerin tapulama dışı bırakılmakta olduğunu, 3402 sayılı Kanunda ise tapulama dışı bırakma ortadan kaldırılarak kullanılmayan, tarım yapılmayan alanların ek 8 nci madde gereği yapılan kadastro ile 252 ada 652 parsel olarak Hazine adına yazılarak davacının muhdesat kaydı yapıldığını, 6831 sayılı Kanun'un 1/J maddesine, 26 J maddesine ve 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun'un 7 nci maddesine göre davacının taşınmazı imar-ihya ve süreye dayanarak tescil talep edemeyeceğini beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davacı vekili katılma yoluyla sunulan temyiz dilekçesinde; kararda istinaf aşamasında duruşma yapılmasına rağmen karşı vekalet ücretine hükmedilmediğini beyanla kararın düzeltilerek onanmasını veya bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü, 17 nci ve ek 8 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler; kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Aşağıda yazılı 89,95 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.