Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3565 E. 2024/2434 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tescil harici bırakılan bir taşınmazın davacı adına tescili talebi üzerine açılan davada, taşınmazın davacıya ait olup olmadığı ve usuli kazanılmış hak ile bilirkişi raporlarındaki çelişkilerin değerlendirilmemesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uymasına rağmen, bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi gidermeyerek ve usuli kazanılmış hak ilkesini gözetmeyerek eksik inceleme ile hüküm kurması bozmayı gerektirmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/751 E., 2022/282 K.

HÜKÜM : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme Kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı; Amasya ili ... köyünde kain kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescilini talep etmiş olup yargılama sırasında ... çekişmeli bölümün davacıya ait olmadığı iddiasıyla Hazine yanında fer'i müdahil olarak davaya katılmıştır.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.

Müdahil ... özetle; davacının umumi yol güzergahına ev, ahır, fırın yaparak tecavüz ettiğini, yolunun daraltılmasıyla arabalarının ve traktörlerinin geçirilemediğini, zarar gördüklerini, İl İdare Müdürlüğünün 14.04.2011 tarihli kararıyla davacının müdahalesinin 3091 sayılı Yasa'ya göre önlenerek Köy Muhtarlığına tesliminin sağlandığını, Savcılığa yapılan şikayet üzerine Amasya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.10.2013 tarih ve 2013-19 - 473 sayılı kararıyla davacının cezalandırıldığı ancak engelleri kaldırmadığından yine Amasya 3. Asliye Hukuk Mahkemesine meni müdahalesi ve engellerin kal'ine karar verilmesi için dava açtığını, davacının haksız fiilinin devam ettiğini, davasının reddinin gerektiğini savunmuştur.

III.YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

1- Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.10.2015 tarih, 2013/181 Esas, 2015/2181 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 215,94 m2lik kısmının davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili ve müdahil ... tarafından temyiz edilmiştir.

2-Yargıtay ( Kapatılan ) 16. Hukuk Dairesi’nin 30.04.2019 tarih, 2018/5686 Esas, 2019/3275 Karar sayılı kararıyla; araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olmadığı, ziraat bilirkişisinden rapor alınmadığı, taşınmazın imar-ihya edilip edilmediği hususlarının araştırılmadığı, hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, soyut beyanlarla karar verildiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuş, karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.

3-İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde tesis kadastro çalışmalarının 01.11.1955 tarihinde kesinleştiği, 2859 sayılı Kanunun kapsamında yenileme çalışmalarının 06.11.2002 tarihinde kesinleştiği, 3402 sayılı Kanun 22-a maddesi kapsamında yenileme çalışmalarının 30.12.2020 tarihinde kesinleştiği, dava konusu olan ve bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmazın ilk tesis kadastrosu ve yenileme çalışmalarında tapulama harici olarak bırakıldığı, Amasya 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/19 Esas sayılı dava dosyasında, dava konusu alanın köy tüzel kişiliğine ait yol olarak belirtilmiş, karara dayanak 14.04.2011 tarihli İl İdare Kuruluna ait kararda fiilen yol olarak kullanılan yerin Köy Muhtarlığına teslimine karar verildiği, çekişme konusu alanın tahsisli yol olmadığı, taşınmazın Köy Tüzel Kişiliğine tahsis edildiğine ya da tahsisli yol olduğuna ilişkin kayıt bulunmadığı, Amasya İl Özel İdaresinin 05.10.2021 tarihli cevabi yazısında alanın tahsis edildiğine ilişkin ifadenin yer almadığı, köy yerleşik alanında kaldığı hususunun belirtildiği, bu sebeple Amasya 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/19 Esas sayılı dosyasındaki tespit ve hükümlere katılmanın mümkün olmadığı, 1971 tarihli hava fotoğrafında bilirkişi raporunda A ve D harfi ile gösterilen alanın davacı ... mirasbırakanı tarafından kullanıldığı, mahalli bilirkişi ifadelerinin de bu yönde olduğu, kalan taşınmaz bölümlerinin ise davacı tarafından sonradan kullanıldığı mahalli bilirkişi ifadeleri, hava fotoğrafları ve fen bilirkişi raporlarından anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, bilirkişi raporunda “A harfi” ile gösterilen 189,05 m2 ile “D harfi” ile gösterilen 83,03 m2 alanın davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma ilamında belirtilen hususların araştırılmadığını, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, çekişmeli taşınmazın köyde yol olarak kullanıldığını, zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığı, davacının yeterli zilyetliğinin de bulunmadığını, kullanım alanının sınırlandırıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Niteleme

Dava, tespit harici yerin tescili isteğine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk

4721 sayılı TMK'nın 713/1 inci, 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiş, Harita Mühendisi bilirkişilerinin raporları arasındaki çelişki giderilmemiş, bilirkişilerden elverişli rapor alınmamış, hüküm vermeye yeterli bulunmayan araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilmiştir.

2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile özellikle harita mühendisi bilirkişi raporunun incelenmesinde; Mahkemece, 07.09.2020 tarihli raporda dava konusu taşınmazın 1971 yılında kullanılmadığı yönünde görüş belirtilmiş ise de 14.07.2021 tarihli Harita mühendisi bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 1971 yılında üzerinde kagir ev gözüktüğü yönünde rapor verildiği, Mahkemece bozma öncesinde davanın kabulüne karar verilen kısmın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 215,94 m2 lik kısım olduğu, verilen kararın davalı ... feri müdahil tarafından temyiz edildiği, Mahkemece de bozmaya uyulduğu gözetilmeksizin bozmadan sonra alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı adına tescil edilen alanın bilirkişi raporunda (A ) harfiyle gösterilen 189,05 m2 ve (D ) harfiyle gösterilen 83.03 m2 olmak üzere toplam 272,08 m2 olmakla usuli kazanılmış hak hususunun dikkate alınmadığı anlaşılmıştır.

3-Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için usuli kazanılmış hak kuralının dikkate alınması ve bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğinin düşünülmesi gerekmektedir.

4-Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda Harita mühendisi bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilerek ve usuli kazanılmış hak kuralı da gözetilerek toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı ... harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,25.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi