"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1576 E., 2023/266 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sürmene Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/22 E., 2022/79 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilip Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Trabzon ili, .... ilçesi, .... Mahallesinde bulunan 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kendisi ve kardeşi ... adına kayıtlı iken kadastro çalışmalarında tüm kardeşler adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydına dayanarak taşınmazın tespitinin iptali ile kendisi ve kardeşi ... adına tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ...’ın davaya dahil edilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ...; dava konusu parselin babaları ... ... adına yazıldığını ve veraset yoluyla tüm kardeşlere intikal ettiğini, dava konusu taşınmazın erkek kardeşler tarafından alınmak istendiğini, babasının sağlığında erkek kardeşlerine başka müstakil yerler verdiğini, kızlara ise hiçbir yer verilmediğini, dava konusu yerde tüm kardeşlerin haklarının bulunduğunu, erkek kardeşleri tarafından herhangi bir satın alma olayı olmadığını, dava konusu yeri sağlığında babalarının kullandığını ve kardeşler arasında herhangi bir taksimin yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Sürmene Asliye Hukuk Mahkemesi 22.03.2017 tarihli ve 2015/245 E., 2017/46 K. sayılı davanın reddine ilişkin olarak verilen kararının davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesince, komşu taşınmaz kayıtlarının dosya arasına alınması, tapu kaydı iştirak halinde olup tüm kayıt maliklerinin davada yer almasının sağlanması için ...’nun davaya dahil edilmesi gerektiği belirtilerek dosya Mahkemesine gönderilmiş, Mahkemenin 05.04.2022 tarihli ve 2019/22 E., 2022/79 K. sayılı karar ile; sunulan tapunun dava konusu yere uymadığı, taşınmazın murise ait olduğu, sağlığında bağışlamadığı, ölümüne kadar kullandığı ve zilyetliğini devretmediği, murisin ölümü sonrasında da mirasçıları arasında usulüne uygun paylaşım yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; komşu taşınmaz tapu kayıtlarının değerlendirilmediğini, mahalli bilirkişi olarak tespit edilen ... ...’in davalı ...’ya akraba olduğunu, ...’nin ilk celse taşınmazın davacı ve ...’a verildiğine ilişkin kabulü olduğunu, taşınmaz murise ait ise tapusunun bulunması gerektiğini, sunulan tapu kaydının nereye ait olduğunun tespit edilmediğini, dinlenen kişilerin mahalli bilirkişi olma sıfatını haiz olmadıklarını, raporun yetersiz olduğunu, mülkiyet hakkı bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi 23.02.2023 tarihli ve 2022/1576 E., 2023/266 K. sayılı kararı ile; ispat yükü üzerinde olan davacı tarafça, çekişmeli taşınmazın dayanağı olduğu iddia edilen Temmuz 1977 tarih ve 15 sıra sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığının ispat edilemediği, yine çekişmeli taşınmaza tarafların ortak murisi vefat edene kadar tespit tarihinden evvel 20 yıldan fazla süre ile zilyet olup murisin, sağlığında taşınmazını herhangi bir mirasçısına bağışlamadığı ve vefatı üzerine taşınmazın da paylaşıma tabi tutulmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/(1).b.1. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve dahili davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanları tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
Dahili davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; eksik inceleme ile karar verildiği, raporun yetersiz olduğunu, komşu parseller hakkında raporda bilgi olmadığını, zilyetliğin incelenmediğini belirtip kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi,
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 20. maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. ve 713/1. maddeleri.
3. Değerlendirme
Trabzon ili, ... ilçesi, ..... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmalarında 127 ada 3 parsel sayılı 810,24 m2 miktarlı kargir ev ve ahşap ev ve tarla nitelikli taşınmazın senetsizden ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinden ... ...’nun malı olup 1995 tarihinde öldüğü, mirasçılarının tam olarak tespit edilmediği, ... evi 1981 yılında, ahşap evi 1940 yılında inşa ettiği belirtilerek .... adına tespit edildiği, tespitin dava açılmadığından 25.09.2008 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın 17.11.2009 tarihinde ... çocukları davacı ..., davalılar ...,...,...,adına intikalle iştirak halinde tescil edildiği, ...’ın 2014 yılında bekar ve çocuksuz ölümü ile 02.12.2014 tarihli intikal işlemi ile payının kardeşleri adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Dahili davalı ...’in temyiz itirazları yönünden;
İlk Derece Mahkemesi kararı dahili davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği halde istinaf yoluna başvurulmadığı anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın, aleyhine yeni bir durum oluşmadıkça temyiz yoluna başvuramayacağı açıktır. Bu durumda, dahili davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmelidir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Dahili davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin reddine,
Alınan peşin harcın istek halinde dahili davalıya iadesine,
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.