"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/160 E., 2022/398 K.
DAVA TARİHİ : 01.08.2013
HÜKÜM : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve tenkis davasından dolayı Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakanları ...e ve Mahmut’un, 743, 744, 746 ve 1492 ada 7 parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar bakma akdi ile davalılara devrettiklerini, mirasbırakanların ileri yaşta bulunmaları nedeniyle akli melekelerinin yerinde olduğuna dair heyet raporu alınmadan işlemin gerçekleştirildiğini, davalıların isteği ve baskısı ile mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak yapılan akdin geçersiz olduğunu ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına miras payları oranında tesciline, mümkün olmazsa tenkis hükümleri uygulanarak miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemişlerdir. Yargılama sırasında davacılardan ...'ın ölümü üzerine mirasçılarından Susam, Gülen, Gülçin ve Anıl davaya muvafakat etmişler; Ergun ise mirası reddetmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; iddiaların haksız ve yersiz olduğunu, mirasbırakanların devir tarihinde akli melekelerinin yerinde bulunduğunu, ölünceye kadar bakma akdi gereklerini yerine getirdiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, miras payı oranında iptal ve tescil istendiğinden ve dava dışı mirasçı bulunduğundan hukuki ehliyetsizlik ve sözleşmenin feshi nedenleri yönünden davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, muris muvazaası nedeni yönünden ise iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 12.02.2019 tarihli ve 2015/14140 Esas, 2019/899 Karar sayılı kararı ile; "Çekişme konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile terekeye döndürülmesi istenildiği halde mirasçılardan ...’ın davada yer almadığı dikkate alındığında usulüne uygun taraf teşkili yapılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, öncelikle davaya katılmayan mirasçı ...’ın olurunun alınması ya da TMK'nın 640 ncı maddesi uyarınca terekeye temsilci tayin ettirilerek temsilci huzuru ile davanın görülmesi ve işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir." gerekçesi ile karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Davanın, mirasbırakanlar M...ve ...e'nin terekesine temsilci olarak atanan ... tarafından takibi sağlandıktan sonra Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ehliyetsizlik iddiasının mirasbırakan M...yönünden Adli Tıp 1. Üst Kurulunun 01.12.2021 tarihli raporu ile sabit olduğu gerekçesiyle 1492 ada 7 parsel sayılı taşınmaz bakımından davanın kabulüne, tapu kaydının ipt...le mirasçılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmiş; mirasbırakan ...e'nin ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapıldığı tarihte hukuki ehliyeti haiz olduğu, davalıların sözleşme kapsamında mirasbırakanlar M...ve ...e'ye baktıkları, onları koruyup kolladıkları gerekçesiyle mirasbırakan ...e tarafından davalılara temlik edilen 743, 744 ve 746 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili, her ne kadar Adli Tıp Kurumu tarafından mirasbırakan ...un alzheimer hastalığı nedeniyle ilaç tedavisine başlandığına ilişkin 15.12.2009 tarihli hastane kayıtları dikkate alınmış ise de mirasbırakanın o tarihte ileri tetkiklerinin yapılmadığını, alzheimer hastası olduğunun farazi kabul edildiğini, tanık beyanları ile de sabit olduğu üzere mirasbırakanların tüm bakım ve gözetimlerinin davalılar tarafından yapıldığını, bu husus gözardı edilerek sadece rapora dayanılarak 1492 ada 7 parsel sayılı taşınmaz bakımından davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip kararın anılan taşınmaz bakımından bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali tescil ve terditli tenkis isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 9, 10, 13, 15 inci maddeleri ve 409 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 11.06.1941 tarihli, 4/21 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297 nci maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve bozma kararının gerekçelerine göre davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Hemen belirtilmelidir ki; terekeye iade istekli olarak açılmış eldeki davada, davacıların miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değil ise de bu husus temyize getirilmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
3. Ancak; 6100 sayılı HMK’nın 297 nci maddesinin ikinci fıkrasında, “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Kanun maddesinin bu açık hükmüne göre mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.
Somut olayda; Mahkemece, HMK'nın 297 nci maddesine uygun olarak ve infazda tereddüt yaratmayacak şekilde veraset ilamına atıf yapılmak suretiyle davacıların miras payı oranında tapu iptali ve tescile karar verilip kalan payın davalılar üzerinde bırakılması ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüte yol açacak biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Ne var ki anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nın geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalılar vekilinin işin esasına yönelik, temyiz itirazlarının reddine.
2.Hükmün 1. fıkrasında yer alan "Davaya konu ... ili Merkez İlçesi ... Mah. ...mevki 1492 ada 7 parselde kaim 375 m² yüz ölçümlü bahçeli kargir ev niteliğindeki taşınmazın tapu kaydının İPTALİ İLE, Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/1020 Esas 2012/1176 Karar sayılı veraset ilamı ve ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/1438 Esas, 2020/1341 Karar sayılı veraset ilamındaki hisseleri oranında ... hariç olmak üzere davacılar adına tapuya KAYIT ve TESCİLİNE, " cümlesinin tümden hükümden çıkartılarak yerine;
"Davaya konu ... ili, Merkez İlçesi, ... Mahallesi, ...mevki 1492 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/1020 Esas, 2012/1176 Karar sayılı ve ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/1438 Esas, 2020/1341 Karar sayılı veraset ilamlarındaki (mirasçı ... hariç olmak üzere) davacıların payları oranında iptali ile bu paylar oranında mirasçı ... haricindeki davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan payın davalılar üzerinde bırakılmasına," cümlesinin yazılmasına,
Davalılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgililere iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.