Logo

1. Hukuk Dairesi2023/4754 E. 2024/5402 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, vekaletname verdiği kişinin vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazını düşük bedelle elden çıkardığını iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iddia ettiği hata, hile, gabin, ikrah ve vekalet görevinin kötüye kullanılması gibi tapu iptal sebeplerini ispatlayamaması ve davalıların kötüniyetli edinimlerinin de ispatlanamaması gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/908 E., 2023/451 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/502 E., 2020/243 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; kayden paydaşı olarak yer aldığı 594 parsel sayılı taşınmazdaki 1/12 oranındaki payının 310.000,00 TL mukabilinde satılması hususunda davalılardan ...'yı vekil tayin ettiğini, vekaletnamenin verildiği tarihten birkaç gün sonra davalı ...'nın anılan taşınmazdaki hissesini davalı ...'e, davalı ...'in birkaç gün sonra davalı ... İnş. Şirketine, davalı ... İnş. Şirketinin ise yine kısa süre içinde davalılardan ...'ya devrettiklerini, davalılardan ...'nın taşınmazı vekaleten satmış olmasına rağmen taşınmazın satım bedelini ödemediğini, taşınmazın elinden çıkma sebebinin ilerleyen yaşı, acil paraya ihtiyacı olması, tecrübesizliği ve iyiniyeti olduğunu, hataya düşürüldüğünü, hileli davranışlara maruz kaldığını ve iyiniyetinden aşırı yararlanıldığını, ayrıca vekalet görevinin de kötüye kullanıldığını, taşınmazdaki hissesi üzerinde yüksek bedelli hacizler bulunması ve taşınmazın hisseli olması karşısında, birkaç gün aralıklarla satılmasının davanın hukuki sebebini doğruladığını, davalıların fikir ve eylem birliği içerisinde elinden taşınmazını bedelsiz olarak aldıklarını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalılardan ... adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar davaya cevap vermemişler, katıldıkları duruşmalarda davalı ...; taşınmazı davacıdan 310.000,00 TL karşılığında satın aldığını, bunun için davacıya vadeli bono verdiğini, davacının kendisine verdiği satış yetkisi içeren vekaletle taşınmazı sattığını, davalı ...; davalı ...'dan taşınmazı satın alıp davalılardan ... İnş. Şirketine (takas yapmak sureti ile) devrettiğini, davalı ... İnş. Şirketi temsilcisi; bu yeri davalı ...'den takas yapmak sureti ile devralıp davalılardan....'ya sattığını, davalı ... ise; eşinin inşaat işi ile uğraştığını, davalı ... İnş. Şirketine yapmış olduğu iş karşılığında taşınmazı (kendi adına tapu yapılacak şekilde) devraldıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.06.2020 tarihli ve 2018/502 Esas, 2020/243 Karar sayılı kararıyla; davacının davalılardan ...'a vekaletname vererek dava konusu taşınmazın satışını istediği, neticede dava konusu taşınmazın silsile halinde davalılara satışının yapıldığı, vekaletname vermede ve satış konusunda herhangi bir hileye ya da gabine varan bir durumun davacı tarafça ispat edilemediği, kaldı ki davacıya taşınmazın satışı karşılığında davalılardan ... tarafından senet verildiği, bu durumun keşif yerinde ve yargılama sırasında dinlenen davacı tanık beyanlarından anlaşıldığı, iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece delillerin takdirinde hataya düşüldüğünü, eksik inceleme ile tüm deliller toplanmadan karar verildiğini, davaya konu taşınmazın hisseli olduğunu, müvekkili dışında 11 hissedarın daha bulunduğunu, öte yandan dava konusu taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu tarihlerde üzerinde iki adet yüksek miktarlı haciz şerhlerinin bulunduğunu, devirlerin çok kısa aralıklarla ve çok düşük bedellerle gerçekleştirildiğini, davalıların taşınmazı satın alacak ekonomik güçlerinin bulunmadığını, hata, hile ve gabin unsurlarının araştırılmadığını, vekalet görevinin kötüye kullanılması yönünden de yeterince araştırma yapılmadığını, davalıların davacının zor durumundan, acil paraya ihtiyacı olmasından yararlandıklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 22.05.2023 tarihli ve 2020/908 Esas, 2023/451 Karar sayılı kararıyla; her ne kadar davacı taraf hata, hile, gabin, ikrah ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebeplerinden hareketle taşınmazın tapu kaydının iptalini ve davacı adına tescilini talep ve dava etmiş ise de, dayandığı hukuki sebepleri somutlaştıramadığı gibi, toplanan yazılı deliller ve dinlenen davacı taraf tanık beyanlarından, anılan hukuki sebeplerin hiç birinin yasal şartlarının eldeki davada oluşmadığı, kaldı ki son malik davalı ...'nın ediniminin de kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği, ayrıca (davacının davalı ...'ya satış yetkisi verip tazminat talebi de bulunmadığından) tapu iptal ve tescil isteminin dinlenilme imkanının bulunmadığı anlaşılmakla yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü iddialarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; hata, hile, gabin ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 504/1. ve 506. maddeleri.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 28, 30, 36/1 ve 39. maddeleri.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması HMK'nın 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; dava konusu 594 parsel sayılı 19.300 metrekare miktarlı, bağ vasıflı taşınmazın 1/12 payı davacı ... adına kayıtlı iken davacının Kahramanmaraş 6. Noterliğinin 06.07.2017 tarihli ve 15016 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile vekil olarak tayin ettiği davalı ... tarafından 11.07.2017 tarihli satış işlemi ile davalı ...'a, onun tarafından 24.07.2017 tarihli trampa işlemi ile davalı ..... İnş. Ltd. Şti'ye (karşılığında 6042 ada 13 parseldeki 21 nolu bağımsız bölüm davalı ...'e devredilmiş), davalı Şirket tarafından da 20.02.2018 tarihinde satış yolu ile davalı ...'a devredildiği anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı, kararı adli yardım talepli temyiz ettiğinden ve adli yardım talebi kabul edildiğinden; başlangıçta alınmayan 886,80 TL temyiz başvuru harcı ile 427,60 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.