"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1264 E., 2022/1415 K.
HÜKÜM/KARAR: Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/595 E., 2021/231 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili; dava konusu 3036 ada 4 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına kayıtlı iken 5737 sayılı Vakıflar Kanunu kapsamında İbrahim Paşa Vakfı adına tescil edildiğini, ancak taşınmaz üzerindeki yapının vakıf yoluyla meydana gelmiş olduğuna ilişkin belge bulunmadığını, kanuni şartların oluşmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, taşınmazın aslının vakıf olduğunu ve vakıf yoluyla meydana getirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın tapu kaydında 1. ve 2. grup eski eser ve korunması gerekli kültür varlığı olduğuna dair şerh bulunduğu, vakıf yolu ile meydana getirilen taşınmazın vakfı adına tescili işleminde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın vakıf adına tescil edilebilmesi için vakıf yoluyla meydana gelen bir kültür varlığının söz konusu olması gerektiğini, herhangi bir taşınmazın evveliyatı itibariyle vakıfla ilişikli olabildiğini ancak taşınmazların sadece zemin olarak vakfedilip daha sonraki dönemlerde kullanıcılar, işgalciler veya sonraki malikler tarafından üzerine yapı yapılabildiğini, daha sonra bu taşınmaz üzerindeki yapılara koruma kurullarınca kültür varlığı olduğuna dair karar alınmasının bu kültür varlığının vakıf tarafından oluşturulduğunu göstermeyeceğini, dava konusu taşınmazın üzerindeki yapının vakıf kültür varlığı olduğu ve yapının vakıf tarafından vücuda getirildiğinin kesin olarak kanıtlanamamış olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın icareli vakıf taşınmazı olduğu, taşınmaz üzerinde vakıf yoluyla meydana geldiği anlaşılan çok eski yıllardan beri aynı vasfıyla mevcut yapının bulunduğu, taşınmazın tamamının 1. ve 2. grup eski eser olduğu, yine tamamının korunması gerekli kültür varlığı olduğu yönünde şerh bulunduğu, vakıf adına tescilin 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 30 uncu maddesine uygun olduğu, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nunu 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
5737 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesi ve Vakıflar Yönetmeliğinin 178 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.İbrahim Paşa Vakfından icareli İstanbul ili, ... ilçesi,... mahallesi kök 573 ada 5 parsel sayılı bahçeli ahşap ev vasfındaki taşınmaz ... mirasçıları adına kayıtlı iken 30.05.1945 tarihinde satış yoluyla Hazine adına tescil edildiği, taşınmazın dava dışı bir çok parselle tevhit işlemine tabi tutulması sonucu oluşan 3036 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 9184387/97847030 payı Hazine adına kayıtlı iken 17.10.2018 tarihinde 5737 sayılı Yasa kapsamında İbrahim Paşa Vakfı'na devredildiği, taşınmaz üzerinde 28.03.1988 tarihli 1. ve 2. grup eski eser ve 05.09.2005 tarihli tamamı korunması gerekli kültür varlığı şerhi olduğu anlaşılmaktadır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.