Logo

1. Hukuk Dairesi2023/504 E. 2023/2384 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı temlik ve vasiyetname işlemlerinin muris muvazaası ve irade fesadına dayanarak iptali istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Temlik işlemine ilişkin açılan davanın değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle reddine, vasiyetnamenin iptali talebinin ise delil yetersizliği ve hukuka aykırılık bulunmaması nedeniyle reddine karar verilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil ile vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istekli davada İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacıların istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine; davalının istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma günü olarak saptanan 25.04.2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılardan ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... Erel Uçma geldiler, duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, ... karara bırakıldı. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili, davacıların mirasbırakanı ...’in 03.11.2006 tarihinde davalı ile evlendiğini, evlenmeden bir gün önce dava konusu 109 ada 212 parseldeki ½ payını davalıya temlik ettiğini, ayrıca 04.03.2012 tarihli vasiyetname ile dava konusu taşınmazdaki kalan ½ payını davalıya vasiyet ettiğini, 02.11.2006 tarihli temlikin gerçek bir satış işlemi olmadığını, muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın dava konusu taşınmazdaki payını satmasını gerektirecek ekonomik bir ihtiyacının olmadığını, bağış iradesi ile hareket ettiğini, temlikin bedelsiz yapıldığını ileri sürerek, taşınmazın davalı adına kayıtlı ½ payının tapu kaydının davacıların miras payları oranında iptali ile davacılar adına tesciline, olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş; mirasbırakanın, 04.03.2012 tarihinde düzenlediği vasiyetnamenin mirasbırakanın gerçek iradesini yansıtmadığını, düzenleme tarihinde 76 yaşında olduğunu, davalının baskısı ile vasiyetnamenin düzenlendiğini, TMK’nın 536. maddesi uyarınca vasiyetnamedeki tanıkların da vasiyetnameyi geçersiz hale getirdiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, vasiyetnamenin iptalinin mümkün olmadığını, tanıkların mirasbırakanın arkadaşı ve komşusu olduğunu, vasiyetname düzenlenirken doktor raporu alındığını, vasiyetin mirasbırakanın gerçek iradesini yansıtmakta olup baskı altında yapılmadığını, satış işleminin gerçek olduğunu, mirasbırakanın temlik tarihinde taşınmazı satmak istediğini, davalının da taşınmazın tamamını almaya ekonomik gücü olmadığından yarısını satın aldığını, mirasbırakanın terekesinde dava dışı taşınmazların olduğunu, saklı paya müdahale edilmediğini, belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararıyla; temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu, vasiyetnamenin iptalini gerektirecek bir husus bulunmadığı, vasiyetname ile davacıların saklı payına müdahale edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte 76 yaşında olduğunu, sonradan yapılan araştırmada, içinde bulunduğu durum, hastalığı, psikolojisi, kullandığı ilaçlar, aşı ve davalının manevi baskısı altında dava konusu vasiyetnamenin düzenlendiğini, mirasbırakanın gerçek iradesini yansıtmadığını, vasiyetnamenin iptaline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yöne ilişkin kısmının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; satışın gerçek olduğunu, işlemin davalı ile mirasbırakan evlenmeden önce yapıldığını, davacıların da bilgisi dahilinde taşınmazın tamamını almaya davalının ekonomik gücü olmadığından yarısını satın aldığını, eksik inceleme ile karar verdiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bu yöne ilişkin kısmının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile vasiyetnamenin iptalini gerektirecek bir husus bulunmadığı, vasiyetnamenin iptaline yönelik iddianın mevcut deliller ile ispat edilemediği, davacılar vekilinin istinaf aşamasında mirasbırakanın ilaç listesinde akıl sağlığını etkileyen ilaçlar olduğunu belirterek ilaçların mirasbırakanın akıl sağlığını etkileyip etkilemediğinin araştırılması talebinin ...nın 357/1. maddesi uyarınca dinlenme olanağının bulunmadığı, vasiyetname ile davacıların saklı payına müdahale edilmediği gerekçesi ile davacıların istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine; temlikin mirasçılardan mal karçımak amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının usulünce kanıtlanamadığı gerekçesi ile davalının istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek ve sadece tanık anlatımları ile değil, tapu kayıtları, tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmasına ilişkin raporlar, banka kayıtları, yaşam deneyimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın içinde bulunduğu durum, davalı ile yapılan evlilik, evlilik akit tarihi ile tapu devir işlem tarihi, davalı tarafın alım gücü, satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasındaki fark gibi diğer deliller ile iddialarını kanıtladıklarını, mirasbırakanın aynı zamanda evi olarak kullandığı dava konusu taşınmazı satmasını gerektirir bir ihtiyacı olmadığını, temlik sırasında intifa hakkını üzerinde bıraktığını, temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

2. 4721 sayılı ... Medeni Kanununun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; ehliyetsizlik, vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir.

3. Değerlendirme

1.Davacılar vekilinin muris muvazaası iddiasına dayalı temyiz itirazının incelenmesinde;

Bilindiği üzere pay oranında açılan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı davalarda, davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.

Dosya içeriğine göre; çekişme konusu taşınmazın ½ payının dava tarihi itibariyle keşfen saptanan 182.154,82 TL değeri üzerinden, her bir davacının 3/28’er miras payına karşılık gelen değer 19.516,58 TL olup, temyize konu edilen bu miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibariyle kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır.

2. Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazına gelince;

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebine yönelik ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

1.Davacılar vekilinin muris muvazaası iddiasına ilişkin temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE,

2.Davacılar vekilinin vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararını 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına,

Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

25/04/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.